𝟙-𝔾ü𝕫𝕖𝕝 𝕓𝕚𝕣 𝕘ü𝕟

932 52 1
                                    

İlk omegaverse ficimi yazıyorum noktalama işaretlerinde yanlışlarım olabilir özür dilerim şimdiden bir yanlışım olursa çekinmeden söyleyin

Bu ficdeki omegaverse dünyası farklı olabilir bazı şeyleri değiştirebilirim

Bugün yine okul çıkışında Jimin'le birlikte eve gitmiştim. Jimin yine her zamanki gibi sınıfındaki, ona flörtöz bir tavırla yaklaşıp kokusunun çok güzel olduğunu söyleyen kişilerden birini anlatıyordu. Bana kalırsa bu çok rahatsız ediciydi, ama Jimin benim tam tersimdi. Jimin'de utanma diye bir şey yoktu, ayrıca çok flörtöz bir insan olması birbirimize hiç benzemediğimizin ikinci kanıtıdır. Ben çok sosyal bir insan değildim ve tek arkadaşım Jimin'di. Jimin ise herkesi tanırdı. Çok fazla arkadaşımın olmamasının sebebi ise cinsiyetsiz olmamdı.

Aslında cinsiyetsiz değildim, herkesin cinsiyeti farklı zamanlarda belli oluyordu. Benim cinsiyetimin şu ana kadar belli olmamasının iki nedeni olabilirdi, en azından doktor öyle söylemişti. Birinci nedeni, omegam doğru zamanı kolladığı için çıkmamış olabilirdi. Omegam diyorum çünkü herkes öyle tahmin ediyordu. Alfalar daha uzun boylu ve iri yarı bir görünüme sahip olurdu. İkinci nedeni ise cinsiyetsiz de olabilirdim ve bundan çok korkuyordum.

Aslında üçüncü nedeni de olabilirdi tek. Vitalar eşlerini yani deltarını gördükten sonra ortaya çıkardı, ama bu üçüncü ihtimalin olma olasılığı yoktu çünkü ben asla vita olamazdım. Vita'lar çok narinlerdi, kitaplarda bahsedilenlere göre ve deltalardan çok daha nadirlerdi. Bu yüzden bu yüzyılda vita olmadığına iddiasına bile girebilirdim.

Henüz kurdum, ortaya çıkmadığı için kızgınlığa da girmemiştim ve bu sağlığım için kötü bir şeydi. Yaşım ilerlediği için ilk kızgınlığımın daha ağır olacağı kesindi ve bu beni korkutuyordu. Sanırım yine daldığım için Jimin isyan etmeye başladı. "Jungkook, yine daldın! Yarım saattir sana ne anlatıyorum? Söyle bakalım!"dediği an sağlam atmalıydım, yoksa Jimin'in dilinden kurtulamazdım.

"Şu geçen gün seninle flörtleşen çocuğu anlatıyordun" dediğimde yüzünde bir anda güller açtı ve sırıtmaya başladı. "Çok yakışıklı değil mi ama? Ben ruh eşimi hiç bekleyemem, ilk hoşlandığım alfa ile evleneceğim" dediğinde göz devirmeden yapamadım. Jimin ile ben kardeş gibiydik ve benim gözümün tutmadığı kişiyle asla evlenmeyeceğini ya da mühürlenmeyeceğini biliyordum.

"Jimin, hadi markete gidelim. İçki ile çerez alırız, hem de babama sürpriz yapmak için yarın iş yerine götüreceğim kurabiye için malzemeleri alırım" dedim. Hemen ardından Jimin "Sen içkiyi kaldıramıyorsun, biz en iyisi süt ile kek alalım. Yoksa yarın erken kalkıp baban için hazırlanamayacaksın" dedi ve hak verdiğim için kafamı aşağı yukarı sallayıp ayaklandım.

Markete gelmiştik ve Jimin'in limonlu mu, yoksa çikolatalı mı kek alması gerektiğini kara kara düşünüyorduk. Şaka gibi! En sonunda onun karar veremeyeceğini anlayıp çikolatalı keki alıp kasaya doğru ilerledim. Tabii ki Jimin arkamdan bağıra bağıra söyleniyordu: "Ya Jungkook, tamam ben seçeceğim! Hemen bir dakika bekle yaa!" desede ben dinlemedim ve kasadan aldıklarımızı geçirip poşetlemeye koyuldum. Poşetleri doldurup hızlıca marketten çıktım. Jimin arkamdan koşarak geliyordu, çok geride kalmıştı. Hızlı soluklandığı için yanakları şişip duruyordu ve bu yüzden çok tatlı gözüküyordu. Tıpkı civcive benziyordu.

Eve gelip koltuklardan bir tanesine yayıldım. Bir anda uykum gelmişti, ama bugün uyumamakta kararlıydım. Jimin'le takılacaktım, bu yüzden uyumamalıydım. Jimin mutfağa gidip aldığımız abur cuburları tabaklara koyarken ben de düşüncelere dalmış haldeydim.

ONE LOVE TWO MOUTH |𝕋𝕒𝕖𝕜𝕠𝕠𝕜 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin