Lina'dan
Sabah gözüme giren keskin güneş ışıkları ve dünyanın sonu gelmiş gibi öten alarmım ile uyandım, yanımdaki telefonuma uzanarak alarmı kapattım.
Başım ağrıdığından ötürü elimi kafama götürerek yatakta doğruldum ve birkaç saniye bekledim,ağrı neredeyse yok olunca kalkıp lavaboya gittim ve günlük işlerimi yapıp çıktım.Gardırobumun önüne geçerek giyeceğim şeyleri seçtim bir ara yenilemem gerekiyordu kıyafetlerimi diye düşünerek giyinmeye başladım.
Üzerime koyu yeşil tonlarında saten bir gömlek giyerek ön tarafını altıma giydiğim kısa yırtmaçlı eteğimin içine soktum eteğin içine üşümemek için termal çorap giymiştim düz siyah topuklularımı giyip siyah blazerimi üzerime geçirdikten sonra hazırdım uzanıp telefonumu aldım ve çantamın içine atıp çıktım bakacak vaktim yoktu.
------<>------
Karakola gitmeden önce adliyeye uğrayıp birkaç dosya imzalamam gerekmişti,şimdi ise arabamı karakolun bahçesine park ediyordum.
Arabayı park ettikten sonra araçtan inerek karakola girdim ve saçlarım rüzgardan uçuştuğu için saçlarımı düzelttim içeri geçtiğimde herkes beni selamladı herkesle merhabalaştıktan sonra Alaz'ın odasına giderek kapıyı çaldım ve içeri girdim.
İçeri girince kafasını dosyalardan kaldırmaya tenezzül bile etmemişti "Sana da günaydın komiser." kafasını kaldırıp bana baktı "Günaydın savcım." gözlerimi devirerek ona döndüm ve oturdum.
"Eeee yeni birşeyler var mı tanık falan?" sıkıntılı bir nefes alarak bana baktı ve yüzünü sıvazladı "Henüz yok ancak yurda gitmek için izin alacağım birazdan orada bir arkadaşı falan vardır muhakkak."
Onu onayladım "E ne bekliyoruz izni alalım da gidip bakalım." kaşlarını kaldırıp şaşkınca bana baktı "Sende mi geliyorsun?" dedi ona anlamsızca baktım "E yani,ne var ki bu kadar şaşırılacak?" kafasını salladı "Yani yokta ne biliyim neyse ben izni alayım siz bekleyin burda." tamam dercesine kafamı salladım ve o da odadan çıktı.
15 dakika kadar sonra Alaz izni alıp odaya dönmüştü ve oradan ayrılmıştık şimdi ise kız yurdunda müdürün odasında müdürü bekliyorduk.
Müdür odaya girdi ve üzerini düzelterek bizi karşıladı "Hoşgeldiniz polis bey ve savcı hanım,Ezgi'ye olanları duyduk ve çok üzüldük Ezgi çok tatlı,kibar,nazik bir kızdı."müdüre hanım cidden üzgün duruyordu ona soru sormaya başladım.
"Yani şimdi anladığınız üzere bu bir cinayet vakası ve size birkaç sorumuz olacak sorun olmazsa." kadın üzgünce iç çekerek "Tabi Ezgi için ne gerekirse." dedi Alaz atlayıp soru sormaya başladı "Ezgi nasıl bir kızdı davranış olarak son zamanlarda bir değişiklik fark etmiş miydiniz?" kadın üzgünce kafasını olumsuz manada salladı ancak sonra duraksadı "Aslında Ezgi çok mutlu hayat dolu bir kızdı ama son birkaç aydır paranoyak davranışları olduğunu seziyordum ve mutlu değildi eskisi gibi ama sorduğumda birşey olamadığını söylemişti.." derin bir nefes aldım "Peki hiç arkadaşı var mıydı?" dedim kadın kafasını salladı ve cevapladı "Neredeyse herkes onu çok severdi ama bir tane yakın arkadaşı vardı Ezgi'nin o da Melekti."
Kadından kızın okulunu da öğrendikten sonra ayağa kalktık ve son bir soru sordum "Peki,biz Meleği nerden buluruz?" müdüre gülümsedi "Melek hala bizimle onun daha 2 ayı var yeni yemek saatiydi odasındadır isterseniz götürebilirim." onu onayladıktan sonra bizi odasına götürdü içeri girdik ve kapıyı kapattık.
Melek uzun kumral saçlı mavi gözlü bir kızdı saf bir güzelliği vardı. Onu karşımıza alıp otturtuk ve ben konuşmaya girdim "Merhaba Melekcim ben savcıyım bu abin de komiser sana Ezgi ile ilgili birkaç soru sormamız lazım cevaplayabilir misin?" ürkekçe bize kafasını salladı tedirgin görünüyordu ancak güvensizlikten diye düşünerek çok önemsemedim.
Yutkunarak konuşmaya başladım yurdun boğucu bir etkisi vardı "Ezgi en çok seninle yakınmış sana hiç anlattı mı birşey bir değişiklik fark ettin mi Ezgi'de?" kız kafasını olumsuz manada salladı elleri titriyordu konuşmaya başladı "Birşey anlatmadı ya bilmiyorum son zamanlarda tedirgindi hep sorsam da bana çıkışıyordu." anladım dercesine kafa salladım.
Birkaç soru sonra buradan da birşey çıkmamıştı yurdun kapısından çıkınca yüzüme vuran temiz havadan derin bir nefes alıp gözlerimi birkaç saniye kapattım açtığımda Alaz bana bakıyordu onu fark ettiğimde gözlerini kaçırdı yurdun ana çıkış kapısına giderken peşimizden koşan 16 yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim sarışın bir kız bizi durdurdu panik ve endişe içinde görünüyordu nefesini düzeltince konuşmaya başladı.
"Lütfen beni de dinler misiniz? ama burada olmaz yurdun dışına çıkartsanız çok önemli" kaşlarımı çattım ve kızı da alarak hemen yurttan çıktık kenarda gölge bir yerdeydik kız konuşmaya başladı "Melek korkağın teki size anlatmazdı bende artık kendime saklayamayacağım."
Alaz ile birkaç saniye gözlerimiz kesişti ve kıza döndük anlamaz gözlerle ona baktım "Anlamadım neyden bahsediyorsun?" kız etrafa baktı ve konuşmaya başladı "Ezgi ile aynı okulda burslu okuyorduk ama ben ondan alt sınıftaydım Ezgi'nin hep rahatsız olduğu bir hoca vardı Erdem Hoca adam hep gözleriyle taciz ederdi Ezgi'yi." yutkundu ve konuşmaya devam etti "Birgün Ezgi ağlıyordu yanına gidip ne olduğunu sordum ilk söylemek istemedi ama bir şekilde ikna ettik Melekle,yurda dönünce o pis herif kıza tecavüz etmişti Ezgiyi ikna etmek istedik polise gitmesi için ama korkuyordu yurttan çıktığı gün karar vermişti karakola gidecekti..ama gidemeden biliyorsunuz." duyduklarım midemde bulantı ve ağrı yapmıştı kıza teşekkür edip arabaya bindik.Arabaya binince camı açtım bu tarz tecavüz olayları hep midemi bulandırıyordu Alaz'da arabaya binince bana baktı "İyi misin?" kafamı salladım "Evet bir an önce dönelim de alalım şu insan olmayan varlığı içeri ifadesini almaya." Alaz da kafa sallayıp arabayı sürmeye başladı.
Kısa bir süre sonra karakola gelmiştik ve adamı alması için bir ekip gönderilmişti Alaz ben ve Ozan adamı bekliyorduk Ozan ve Alaz az sövmemişti adama ki haklılardı.
Odada oturup beklerken içeri bir memur girdi ve adamın getirildiğini söyledi sorgu odasına gitmek için kalktık üçümüzde.
2. kata gelince koridorda ve her yerde bir anda ışıklar gitti ve saniyeler sonra jenaratör devreye girse de ışık çok az ve yok gibiydi derken bir anons yapıldı "CEZAEVİNE GİTMEK ÜZERE GÖTÜRÜLEN SUÇLU KAÇTI SİVİLLER SAKİNCE BİNAYI TERK ETSİN TEKRAR EDİYORUM SİVİLLER BİNAYI TERK ETSİN." Alaz ve Ozan hemen bana döndüler elim arka cebime gitti ancak silahım çekmecem de kalmıştı Alaz hızlıca konuşmaya girdi "Ozan sen Savcı ile git onu koru,bende yardıma gideyim." Ozan kafasını salladı ve kolumdan tutup benimle birlikte merdivenlerden koşmaya başladı koşarken telefonum düşmüştü ancak Ozan sırası değil diyerek almama izin vermemişti birkaç saniye sonra kolumdaki elin gittiğini fark ettim arkamı dönmem Ozanı yerde baygın görmem tam eğilecekken ağzıma konan bez ile gözlerimin kapanması bir oldu.
------<>------
Gözlerimi yavaş yavaş gökyüzüne bakarken açtım ilk dışarı çıkarılıp kurtulduğumu sansam da aslında çatıda olduğumu fark etmiştim beni çatıya çıkarmıştı ve hala baygın olduğumu sanıyordu.
Karşımda iri cüselli 40lı yaşlarında bir adam vardı ve dört dönüyordu dikkatinin dağınıklığından faydalanıp ona saldırabileceğimi düşünmüş ancak sadece aptal olarak kalmıştım ve çıkan dalavere de kendimi saniyeler içinde binadan aşağı sallanırken bulmuştum.
Aşağıdan gelen çığlık seslerini duyuyordum beni fark etmiş olmalıydılar sadece bir kaos vardı o saniye benim için çığlık sesleri,demir boruya tutunma cabam ve adamın gülüşü doldu kulaklarıma "Aptal küçük savcı beni o kadın halinle alt edebileceğini mi sandın?" şuan ona cevap verecek durumda değildim ellerim terliyordu umudum tükenmişti artık emindim ölecektim.
Tam gözlerimi kapatıp ölümü beklerken içimi umut dolduran birşey oldu kapı kırıldı ve iki el silah sesi duyuldu ama çok geçti elim gidiyordu tam düşecekken ellerime sarılan bir kol beni yukarı çekti Alaz'dı ,kahramanım Alaz'dı bana sarıldı ve kulağıma fısıldadı "Geçti,güvendesin." yaşadığım adranelin ve stres ile gözlerim kapandı ve kendimi boşlukta hissettim.
------<>------
Evett yeni bölüm geldi umarım beğenirsinizz yorumlarınızı bekliyorumm.
![](https://img.wattpad.com/cover/362614307-288-k575071.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUN
Romance"Annesinin ölümü ardından onun cinayetini çözmek için savcı olan ve kendini sonsuz kışa kapatan bir kız ve ailesinin pisliğinden kurtulmak için polis olan bir adamın hayat tarafından karşılaştırılma hikayesi." ----<>---- Yasmin:"A-Alaz annem ö...