Yeniden/gonkillu

-Tıpkısının Aynısı-

Gözlerimi yerden ayırıp ellerime baktım.

Titriyorlar...

Karşımda o var. Rüyadayım. Rüyada olduğumu biliyorum, ama uyanamıyorum.

Bana bakıyor. Gözleri parlamıyor, eski sıcaklığı yok.

Gülümsemiyor. Sadece yüzüme bakıyor.

Bu sahne. Beni bıraktığı sahne.

Tekrar yaşayacağım o sahneyi. Tekrar acı çekeceğim.

Derin bir nefes aldı. Dudaklarını araladı.

"Bitirmek isti-"

"Biliyorum." dedim sözünü keserek.

"Lütfen... Hızlı ol Rei. " ne kadar hızlı olursa o kadar az canımı yakardı, değil mi?

Çenemde bir baskı hissettim. Onun eliydi. Ama çok soğuktu. Eskiden güneşten bile sıcak olan ellerinde şimdi ısının kurıntısı yoktu.

Yüzümü kaldırarak ona bakmamı sağladı.

"Killua." dedi soğuk bir sesle.

"...Keşke seni hiç tanışmamış olsaydım."

Dedikleri karşısında gülümsedim.

Gözümden yaşlar akıyordu. Sonunun böyle olacağını bildiğim halde ağlıyordum. Oysaki bunları tekrar duymaya hazır hissetmiştim kendimi.

Ama değilmişim.

Elini çenemden sertçe geri çekti. Yüzüme son bir kez bakarak arkasını dönüp hiç bilmediğim bir yere ilerledi.

Gözden kaybolmadan hıçkırık sesine benzeyen bir ses duydum. Ama sesin kimden geldiğini anlayamadım.

Belki de bendim.

Yüzümdeki gülümseme duruyordu hala. İçinde karışık duyguları barındıran bir gülümsemeydi. Söylemek istediği milyonlarca şey olan bir gülümsemeydi...

Gözlermi denize çevirdim. Sahile hafıf dalgalar vuruyordu. Ve bir de dalgaları izleyen biri vardı. Arkası dönüktü. Denizi izliyordu.

Kim olduğunu seçemiyordum ama çok tanıdıktı.

Bana doğru döndü. Onu daha önce gördüğüme adım kadar emindim ama tanıyamadım.

Kehribar rengi gözleri vardı.

Onunkiler gibi...

Hatta tonu tonuna aynıydı.

Ama aslında aralarında dağlar kadar fark vardı...

Gülümsüyordu. Gözleri daha ilgili, daha sıcak bakıyordu.

Daha güzeldi.

.

.

Aniden yatağımdan kalktım. Elimi alnıma götürdüm ve terden alnıma yapışmış saçlarımı elimle geriye taradım. Heryerim sırılsıklamdı.

Gözlerimin altı bile.

Telefonumu alıp saate baktım.

Beşe geliyor.

Kalkıp, duşa girmek için bornozumu aldım. Suyu açıp ısınmasını bekledim.

Aklımda gördüğüm rüya vardı.