Aldığı mailden sonra uzun süre korku ve şaşkınlığını dizginleyememişti. Kısa sürede bu olay yaşaması ona garip gelmesinden çok olağan gelmişti.Sebebi ise kendi gibi farklı güçlere sahip kişilerinde o güçler üzerinde belli bir süre geçmeden geliştirmesi ve ustalaşması mümkün değildi. Ama çıkardığı bu sonucun dışında bir sonuç daha çıkarmıştı ki bu onu mutlu etmişti.Dünya üzerinde kendi gibi güçlere sahip bir çok kişi olduğunu doğrulamıştı.Ama nerelerde yaşadıklarını ve onları bulma olasığı şuan için çok düşüktü.Onlara zihin yoluyla ulaşma konusunda kendinden emin olamıyordu.Zorlu bir süreçti ve zihinler arasından geçmek onun için o kadarda kolay değildi.Güçlerini farkettiği günden beri uzun uğraşlar sergilememişti.Ona bir tür lanet gibi gelmiş ve çoğu kişinin onun arkadaşı olmadığını farkettirmişti.Fakat bu olaylar onun zihninde bir tür değişim yaratmıştı.Babasının adalet anlayışını devam ettirecek birine dönüşmeyi planlar hale gelmişti.Tabi bunun olabilmesi onun tek başına güçlerinde ustalaşsa bile imkansıza yakın bir şeydi.Çünkü polis departmanına defalarca gitmiş ve bir suçlunun bulunabilmesi bir çok ekibin bir arada çalışmasına şahit olmuştu.Hatta gücünü kullanmayı çözebildiği bir sırada şüpheli 14 kişi arasından zanlıyı bulmuştu.Zanlının fikirlerini okuyabildiği için cinayet silahını da kolayca tespit etmişti.Polis memurları sorduğunda onlara suçlunun dosyasındaki kanıtlara uygun birkaç mantıklı cevap vererek zekasını kanıtlamıştı.Bu yüzden departmanda oldukça tanınan ve cinayet büroda ünü hızlıca yayılan biri haline gelmişti.
Buluşma saat 17.00 da olmasına rağmen erken uyanmasında ki temel neden kendi güçlerinin sınırlarını tekrar zorlayacak olmasıydı.Bir şeyler atıştırdıktan sonra bir bardak kahve alıp evlerinin ikinci katında bulunan odasına doğru yürümeye başladı.Yolda düşündüklerini uygulamak istiyordu.''Zihin okuyorsam kontrol edebilirmiyim ?'' diye düşünerek penceresine doğru yöneldi.Baktığı yönde komşuları Sam'in kapısının önündeki postacıyı fark etti.Bisikletini park etmiş ve zarfı posta kutusuna yerleştiriyordu.İlk denek o olmalı diye düşünerek adamın zihnini okumaya başladı.Biraz daha zorlayarak adamın hareketlerini onun zihninde iken kafasında canlandırmaya ve adamı bisikletine doğru yönlendirmeye devam ettirdi.Elinin bisikleti iterek yere düşürdüğünü canlandırdığında adamda kendisinin hayal ettiği doğrultuda elini iterek bisikleti yere düşürdü.Bu olay olduğunda bir anda irkilerek tüm bağlantıyı kaybetti.Postacı kontrolü sağladığında şaşkın bir yüz ifadesiyle sağına ve soluna bakarak bisikleti kaldırdı.Postacı yoluna devam ederken hala izlemeye devam eden Jason adamda farklı bir yan etkinin oluşmadığını fark etti.Güçlerini postacıda denemesinin amacı etrafta kimsenin olmamasıydı.Kolay bir şey denemesi ise postacıyı izleyen başka biri olsa bile kuşku uyandırmaması içindi.Ve ailesini seçmemesinin sebebi de onlara çok değer vermesiydi.Çünkü eğer bir yan etkisi varsa çok üzülecekti.Ama yan etkisi olmadığını bu olanlar ona kanıtlamıştı.Daha sonra küçük bir çocuğun zihnine girerek kendi zillerine bastığını düşünerek çocuğu yönlendirebilmişti.Uykusunu alabilmesinin de etkisiyle baş ağrısı gibi semptomlar oluşmamıştı.Düşünecek olursa aslında oldukça ilerlemişti.Bugün bunu öğrenmesi ileride kötü durumlar olacağı zaman kendini savunma şansı olacaktı.Mesela saat 17.00 da ki buluşmaya gelecek olan Athene adındaki kızın tehlikeli biri olmadığını umuyor ama kesin bir kanıya varamıyordu.Kötü bir durum olduğunda kendini savunabilmeyi umarak boş bardağı masasına bıraktı.Yatağının yanındaki dolaptan her zamanki kıyafetlerini giydi.Tamamen hazırlandığında boş bardağı alıp alt kata indi.Annesine doğru ilerlerken annesini son görüşü olmaması için dua etti ve bardağı teslim etti.Vedalaştıktan sonra en yakın otobüs durağına doğru yola çıktı.Hyde parka 150 metre mesafe kala araçtan indi.Parka yaklaşmadan bankları gözetlemek istiyordu.Yeterince yakınlaşınca etrafı dikkatlice taradı.Tatilin son günü olmasına rağmen parkta bu saatlerde doluluk oranı oldukça düşük olurdu.Birkaç çift banklarda oturuyordu.Genç çocuklar ise köpekleri ile çimlerde oyun oynuyordu.Etrafta tedirgin olacak bir durum yoktu ve buluşmaya geç kalmamıştı.Telefonuna baktığında saatin 16.38 olduğunu gördü.Dikkat çekmeyen hatta girişte fark bile edilmeyen bir banka geçmeyi tercih etti.Anlaşılan gözleri 22 dakika boyunca girişte olacaktı.Bir yandan Thengom'u düşünüyordu.Athene denen kızın bununla bir bağlantısı olabileceği şüphesi aklından bir an olsun çıkmıyordu.Çünkü Thengom ile tanıştıktan sonra o maili almış ve bir buluşmaya gelmeye zorlanmıştı.Buna zorlanmak denmezdi ama meraklı ve gerçeklerle kolayca yüzleşen biri olduğu için buna hayır dememişti.
Biraz rahatlamak için sırtını banka yasladığı sırada birisinin ''Güzel kıyafet'' demesi ile irkildi.Sesin arkasından geldiğini düşünerek döndü fakat kimse yoktu.Sağında ve solundada ona yakın bir canlı bile yoktu.Ani bir korku seline kapıldığı anda düşündüğü tek şey birinin telepati yeteneğine sahip olabildiğiydi.Fakat yanılıyordu.Tekrar bir ses ''Şuan yanındayım fakat beni görememen normal lütfen sakin ol yanına geleceğim'' diyerek Jason'ı sakinleştirmeye çalıştı.Jason ilk defa böyle birşeyle karşılaştığı için soğuk terler içinde kalmıştı.Kısa bir süre sonra arkasındaki ağacın oradan kızıl saçlı,kendi yaşlarında,güzel görünümlü bir genç kız yanına geldi.''Merhaba ben Athene'' diyerek elini uzattı.Jason biraz kekeleyerek ''Beni bilsende genede adımı tekrarlıyorum.Ben Jason,memnun oldum'' dedi.Ardından aksanını farklı bulduğu için yaşadığı semti sordu.Sheffield'da oturduğunu öğrenmiş oldu.Asıl meseleye gelip kendisini nasıl ve ne amaçla bulduğunu sordu.Kız elindeki kimlik kartını uzatarak ''İskoç çocuğun seni kurtardığı gün kimlik kartını düşürdüğün için seni bulmam hiçte zor olmadı.Ayrıca suçlunun sana ateş ettiği anda tam yanındaydım.Merminin çocuğa hiçbir zarar vermediğini ve senin ona sırrını saklaması gerektiğini söylediğini duydum.Bunun sonucunda onun da benim gibi bir güce sahip olduğunu hem gördüm hem senin sözlerinle teyit ettim.Sanada bir sorum olacak.Senin hiçbir özelliğin yokmuş gibi görünüyor.Peki neden o çocuğa sırrını saklaması gerektiğini söyledin?'' dedi.Jason tüm her şeyin bir yapboz parçası gibi yerine oturduğunu farketti.Kızın gücü istediği zaman görünmez olabilmesiydi.Kendisine neden ulaştığı hakkında daha kolay çıkarımlarda da bulunabiliyordu.Jason küçümser bir tavırla ''Şu ilerdeki yaşlı amcayı görüyormusun?'' dedi.Evet yanıtını aldığı anda ''Şuan elindeki gazeteyi okuyor.Peki ya elindeki gazeteyi yere atıp onu çiğnemeye başlasa nasıl olur ?'' dediği anda yaşlı amca gazeteyi yere atıp çiğnedi.Athene olanlar karşısında şaşkınlığı gizleyemedi ve ''Senin gücün bu.Şimdi herşeyi anlıyorum.İskoç çocuk,senin ve benim gibi başkalarıda olabileceğini düşünerek onlara ulaşmaya çalışıyorsun'' diye zekice bir çıkarımda bulundu.Jason,düşüncesini onaylayan bir baş hareketi ile her şeyi açıklamış oldu.Kız şaşkınlığını üzerinden attığında Jason'a bundan sonraki adımının ne olacağı konusunda bir soru sordu.Bu soru üzerine Jason ''Bu güçlere sahip olan başkaları olduğuna göre onları bulup insanoğlunun eski çağlardan beri çok istediği ama başaramadığı mutlak adaleti sağlamak'' diyerek Athene'den iletişim bilgilerini istedi.Athene hakkında daha fazla bilgi sahibi olmaya başlamış ve eğer kurabilirse grubunun ilk üyesini bulmuştu.Şuan için Thengom'a tekrar ulaşmamıştı.Gelen mail tüm planlarını farklı bir zamana itmişti.Aslında bu daha iyiydi.Farklı güce sahip biriyle tanışmıştı.Güneşin batmasına dakikalar kala parktan ayrılmışlardı.Birbirlerine eğer bir sorun çıkarsa haber vereceklerine dair söz vermişlerdi.
Jason evine vardığında bugün babasını da sofrada gördüğü için mutlu olmuştu.Sonuçta bu adalet anlayışının temelini babası atmış ve şekillendirmişti.Hayatı boyunca unutamayacağı dersleri ondan öğrenmişti.Ailesini selamladıktan sonra hemen yemek başına geçmişti.Evindekilere bu olanları hissettirmemek için çok doğal davranıyordu.İlkokulda tiyatro kulübünde olmasının ve bir çok tiyatro oyununda başrol olmasının doğal davranmasında etkisi çok büyüktü.Yemekten sonra her zamanki gibi odasına çıktı.Ödevleri olmadığı için biraz Thengom hakkında biraz daha araştırma yapacaktı.Thengom'un blog sayfasını açtığında hala İngiltere içerisinde olduğunu fark etti.Bu onunla konuşabilmek için ikinci bir şans demekti.Thengom'un yazdıklarına göre sadece 1 hafta daha İngiltere'de olacaktı.Okulunu aksatmadan konuşabilecek bir fırsat bulmayı ümit etti.Pijamalarına giyip yatağına uzanmaya başladı.Her zaman olduğu gibi günün özetini kafasında çıkarırdı.Yorucu bir gün geçirdiği için uykuya dalması uzun sürmedi.
Sabah uyanıp hazırlanmaya başladı.Kahvaltı ettiği sırada telefonu çalmaya başladı.Telefonu açtığında Athene sevinçle '' Jason,aynı saatte Hyde Park'a gel.Çok önemli bir şey oldu.Bunu sana telefonda söyleyemem.' dediği anda telefonu kapattı.Jason şaşkınlığını her zamanki gibi gizleyerek okul servisine yetişmek için evinden ayrıldı.Athene'in sevinçli konuştuğu için başının belada olmadığını bildiği için rahatlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Evren Yolcuları
Научная фантастикаGüçlerinin yeni farkına varan yolcuların,iyilik ve kötülük arasındaki savaşta kendi taraflarını seçip bir bütün halinde savaşabilecek yeteneğe erecekleri günün gelmesi yakın mı? Birçok kişiden farklı olan yolcuların güçlerini keşfetme çabası,inanılm...