Bir çocuk düşünün, her üzüldüğünde saklanan, her öfkelendiğinde susan, öfkesinden kızaran, dolmuş gözlerini saklayarak uzaklaşan. Her mutluluğu kursağında kalan, hayalleri pişmanlık getiren, gerçeği çok erken öğrenen bir çocuk.
Şimdi bu çocuğun büyüdüğünü düşünün; umutsuzluğa sarılarak geçirmiş tüm yıllarını, ne kadar aramış olsa da yaşamak için neden bulamamış. Her seferinde aynı hisleri yaşamış ve cezasını kendisine kesmiş.
Ruhunu bedenine tutsak etmiş, tüm duygularını sayılı yaşamış.
Birilerini değiştirmek uğruna kendini harcamış ve onu seviyor gibi yaklaşan herkes onu değiştirmek istemiş, üstelik de sevmemiş.
Ve bir gün pes etmiş. Dilini değil belki ama ruhunu susturmuş.
Kan akışı devam eden bir beden içinde ölü bir ruh kalmış.
Ve sonunda kendini çürümeye mahkum etmiş bu genç.
Bu siz olmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bugün de Günlerden İyiyiz
Non-FictionBugün de günlerden iyi miyiz? Evet, biliyorum iyisiniz. (değilsiniz.) Bu bir kurgu değil buraya hayatın artıklarını bırakıyoruz.