Canny boy-Y.Jungwon
"Bu hoca nerede kaldı yaa." sıcaktan eliyle kendini serinletmeye çalışan Sunoo'nun ardından "Beş dakika daha gelmezse topluca ekiyoruz okulu, itiraz edeni pencereden atarım." Riki söylendi. Sıcaktan sırayla bütünleşmek üzereydi. Klasik her zaman derse geç giren fizik öğretmenimizin huyuna alışamamışlardı hâlâ. Bunu bildiğim için kantinden rahat rahat koşuşturmadan gelmiş, ön sıradaki yerime doğru geçtim. "Aldın mı istediğimi?" "Aldım Yeonjun hazretleri. Var mıdır başka bir isteğiniz, emrinize amadeyim." Diyerek göz süzdürdüm. "Yok şimdilik, teşekkürler köle."
"Gıcık" omzuna vurduğum gibi açılan kapıyla giren fizik öğretmeni için ayağa kalktık. "Oturun çocuklar." Arka sıradan "off son iki dakika kalmıştı neden geldi ki" diyerek söylenen Riki'ye gülümsememi zor durdurdum. "Hey Yeon- AH!" Gözüme sert şekilde değen soğuk metalle çığlık attım. "OHA İYİ MİSİN!?"
Ceketinin diğer kolunu da giymek için öne doğru getirdiği sırada ona taraf dönmemle birlikte gözüme çarpmıştı. Oldum olası o gri beyaz ceketi sevmemiştim, ki şimdi yakmam için bir neden yoktu. "Kör oldum sanırım, aman TANRIM! Bak gör kan geliyor mu! BAKSANA."
"ELİNİ ÇEK BAKAYIM."
"BAĞIRMA BANA APTAL YAZDA SENDEN BAŞKA HANGİ APTAL CEKET GİYER Kİ!" Acının verdiği sinir ve drama queenliğimin verdiği hisle iki kat sinirlenmiştim. "Özür dilerim tamam, çek elini bakayım." Çektiğim anda giren acıyla tekrar elimi kapattım. "Kızım sen en iyisi git bi su vur yüzüne." Diyen öğretmeni onaylayarak bulanık bakışlarla sınıftan çıkmaya çalışıyordum. "Ben de geleyim mi?" "Senin kızlar tuvaletinde ne işin var oğlum." Suçluluğun verdiği etkiyle saçmalayan Yeonjun bu halimle bile gülmemi sağladı.
Sınıftan çıktığım gibi koridorun diğer ucundaki kızlar tuvaletine doğru giderken uzaktan duyulan birkaç erkek sesiyle daha yeni derse girecek olanların olduğunu anladım. Elimle hâlâ diğer gözümü kapatmış, muhtemelen kızarmış olan yüzümle seslerin sahibi karşımda çıktı, abimin sınıf arkadaşlarıydı hepsi. Hemen yan taraflarındaki boşluktan geçerek gitmiş, soğuk su vurarak kendime gelmeyi bekledim.
Geçen iki üç dakikanın ardından acının dinmesiyle açık olan saçlarımı toplayıp aynadaki görüntüme baktım. Fermuarın çarptığı kısımda hafif yara izi oluşmasına rağmen ciddi bir sorun yoktu. Her iki gözüm ve burnum kızarmıştı ancak boş verip derse girmek adına koridora çıktım.
Kendi sınıflarının önünde durmuş telefonuyla uğraşan kişiyi iki metre öteden görsem tanırdım. Yang Jungwon, okulun 11. sınıflarının zeki ve her ailenin isteyeceği türden nezaketli olan o evlat ve abimin ilk sınıftan beri arkadaşı. Kendisiyle tanışmış olsak da hiç iletişimimiz olmamıştı belki bir kez ya da hiç. Hatırlamıyorum bile. Bir saniyelik gözlerimiz buluşsa da boş verip beş adım ötede ki kendi sınıfımın kapısını açarak hocadan izin alıp yerime geçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
en-world
Fanfiction- Enhypen tepki, hayal et ve b. - Uyarlama/çeviri değildir! - Enhypen dünyasına hoş geldiniz ☆ |02.08.23|