Saatler günleri, günler haftaları, haftalar ayları kovalamıştı. Minho, Yuqi'yi nüfusuna almıştı. Jisung ile flört gibilerdi.
Soracak olursanız; Jisung ve Felix yaşanan olaydan sonra buluşmuş, ikisi bu sefer medeni ve sağlıklı bir ayrılık gerçekleştirmişlerdi.
Chan ve Seungmin ise fazlasıyla güzel bir ilişkiye sahipti, hatasız ve kavgasız; tam anlamıyla kusursuz.
Hyunjin ve Jeongin'e gelirsek...
O gün yaşanan olaydan sonra, her şey daha güzel olmuştu.
Gece yarısı 04.48
"Ben cidden ne diyeceğimi bilmiyorum, inanamıyorum hala."
İkili yatakta uzanmış, öylece tavanı izlemeye devam ediyordu.
Hyunjin, Jeongin'e dönerek;
"Hoşuna gitti mi emin değilim jeo."
Jeongin nefeslenerek;
"Şu yaşıma kadar en çok hoşuma giden 2 şeyden biri bu."
"Diğeri ne ki?"
"Sensin."
İkilinin muhabbeti bu tarzda gittikten sonra Jeongin dayanamayarak doğrulmuş, ellerini Hyunjin'in göğsüne yaslayıp;
"Biliyorum, sormam mantıksız olacak farkındayım."
"Hm?"
"Hwang Hyunjin, sevgilim olur musın?"
Hyunjin ise sadece sarışın oğlanı kendine yaklaştırmış ve dudaklarını birleştirmişti, ikisi de halinden oldukça memnun ve mutluydu.
Bir süre sonra Jeongin haklı olarak, Hyunjin'den bir açıklama bekliyordu.
"Neden böyle bir şey yaptığımı sorgulayacağını biliyorum, söylediğim gibi jeo. Bana o konuşmayı yaptıktan sonra gece boyunca düşündüm ve haklıydın. Minho sadece abimdi, dostumdu."
Jeongin, en azından bunu anlamasının gururuyla gülümseyerek Hyunjin'i dinliyordu.
"Sonra senle her geçirdiğimiz vakitte daha çok dank etti kafama, sana çok fazla el şakası yapıyordum ama duygularım şaka olmaması gerektiğini hissettiriyordu bana; daha fazla direnemedim."
"Ne demek bu?"
"Aşık oldum, çok fena aşık oldum Jeongin."
Hayatta bazı anlar vardır, her zaman hissettiğinden daha iyi hissedersin, bulutların üstünde yürümek gibidir adeta; Jeongin şu an öyle hissediyordu.
"Seni çok seviyorum Hyunnie."
"Ben de seni çok seviyorum İnniem."
{}
"Hadi Jisung!"
Yaklaşık 15 dakikadır öylece Jisung ve Yuqi'yi bekliyordum. Birkaç dakikanın ardından, apartman boşluğunun ışığı yandı.
O an gerçek bir aile sıcaklığı hissettim; Yuqi, Jisung'un elini tutmuştu. Jisung ise onun çantasını taşıyordu, küçük hanım artık okula gidecekti.
"Prensesim yine çok güzel."
Kıkırdayıp arabaya bindiğinde, Jisung'un da binmesiyle önce Yuqi'yi kreşe, ardından kendimizi ekiple buluşacağımız parka atmıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Formalite // Minsung
Fanfiction'Söyle bana yine nerdesin? Bu gece kimin evindesin? Duymak istiyorum sesini, Aç telefonu son bir defa.. S.