•Yapamazsın•

489 49 57
                                    

Aradan günler geçmişti, tamı tamına 4 gündür Jisung, Minho ile vakit geçiyordu. Onunla eğleniyor, gülüyor hatta uyuyordu. Bu Minho için harikaydı çünkü hep hayalini kurduğu şeyler gerçek oluyordu, Jisung bu süre zarfında Felix'e sadece meraklanmaması için haber vermiş, onun dışında da doğru düzgün konuşmamışlardı.

Felix, bu durumdan fazlasıyla rahatsızdı, sürekli Chan ve Chamgbin'e dert yanıyordu ancak ne Chan onu teselli edecek hevesi buluyordu kendinde, ne Changbin.

Yine o günlerden biriydi, Felix tekrar ve tekrar Jisung'u arıyor ancak tek bir yanıt bile alamıyordu.

"Yok açmıyor, kafayı yiyeceğim!" Telefonu sinirle koltuğa fırlattı, ciddi anlamda delirmek üzereydi.

Changbin öylece koltukta yayılmış telefonunu kurcalıyordu, Chan ise tedirginlikle Felix'e bakmaya devam ediyordu. "Lix sakin ol, belki işi vardır." Sinirle çıkışmıştı. "Ne demek işi vardır ya? 4 kere aradım hepsinde de meşgule attı, napmaya çalışıyor anlayamıyorum." Koltuğa oturup parmaklarını saçlarına geçirdi ve dirseklerini dizlerine yasladı.

"Yapamaz, bunu bana yapamaz."

Chan ise sakince ellerini sarışın gencin dizlerine koydu, içini rahatlatmak istercesine. "Bak, her zamanki Ji işte. Hem akşam olmak üzere, gelir birazdan."

Elinden bir şey gelmiyordu, bu onu deli ediyordu.

{}

Minho eve gittikten sonra Jisung da Felix'in yanına gitmişti, fazlasıyla mutluydu; Minho'nun gönlünü almayı başarıyordu, yavaş yavaş kalbini tamir edebildiğini hissediyordu. İçeri girip Felix'in duymasını istediği için sesli bir şekilde;

"Felix, ben geldim sevgilim!"

Ses yok, tekrar seslendi.

"Felix!"

Hala ses yok, evde ama ayakkabılarını görmüştü.

"Uyuyor musun Felix?!"

Ses yok.

Hızlıca odaları gezdikten sonra yatak odasına girdi, oradaydı; cama yaslanmış dışarıyı izliyordu.

"Felix-"

"Mükemmel eşinle eğlendin mi?"

Afallamıştı, bunu duymak onu dağıtmıştı.

"Ne anlatıyorsun anlayamadım Felix, bir şey mi yaptım istemeden?"

Yanına yaklaştı, kollarını omuzlarına koydu; ama kalp kırıklığını gizleyemiyordu Felix, o kadar iyi değildi duygularını saklarken.

Kollarını geri ittiğinde temaslarını kesmişti, kendini cama daha çok yapıştırdı.

"Böyle olacağını biliyordum, ama sana güvenmiştim ben."

"Naptım Felix, söylesene naptım?"

Artık sakin kalamıyordu.

"Beni kandırdın sen! Ayrılmayacağımızı ve eskisi gibi seveceğini söylemiştin, tutamayacağın sözler vermeyi ne zaman bırakacaksın Han!"

"Hangi sözümü tutmadım? Söylesene Felix!"

Sinirle saçlarını karıştırdı, delirmek üzereydi.

"Sevgilimin formaliteden de olsa, eşiyle baş başa kalması beni geriyor. Kıskanıyorum evet, sonuna kadar kıskanıyorum. Kalbim var benim Han, senin yüzünden duygularım köreliyor görmüyor musun?"

Formalite // MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin