➰5➰

189 30 28
                                    

Ay ben geldim galiba leğdlüwşd

Nasıl benim bebeklerim?

Yorum sınırı koyalım da sessizlik olmasın 😘

Sınır:40

İyi okumalar ❤

🍙🍙🍙

Jimin dolabın karşısında omuzlarını düşürmüş bir şekilde kıyafetlerine bakıyordu. Neden bu kadar düşündüğünü bilmiyordu ama hoş görünmek istiyordu. Gerçi kime, niye hoş görünmek istiyordu onu da anlamış değildi. Sonuçta yalnızca Jungkook ile bir şeyler yapıp eve geri dönecekti. Bu kadar düşünecek ne vardı , kendine anlam veremiyordu.

En sonunda hoş görüneceğini düşündüğü birkaç parçayı çıkarıp yatağa koydu ve banyoya ilerledi. Banyoya girip kısa bir duş aldıktan sonra üzerinde bornozla odaya döndü. Kurutma makinesini alıp saçlarını kurutmaya başladı. Saçını kuruturken bir yandan da şarkı mırıldanıyor ve olduğu yerde sallanarak minik minik dans ediyordu. Saçlarını kuruttuktan sonra düzleştirici ile şekil verdi. Makineleri topladıktan gözü tırnaklarına takılınca gülümsedi. Dün gece canı sıkıldığı için birkaç tırnağına oje sürmüş, bir şeyler çizmişti ve çok tatlı olmuştu.

Bornozunu çıkarıp iç çamaşırını bacaklarından geçirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bornozunu çıkarıp iç çamaşırını bacaklarından geçirdi. Aynadan vücudunu süzdüğünde memnuniyetle gülümsedi. Çok hoş ve tatlı görünüyordu.

Aşağı indiğinde annesi Jimin'i farketmiş ve kısaca üstündekilere göz atmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Aşağı indiğinde annesi Jimin'i farketmiş ve kısaca üstündekilere göz atmıştı. "Nereye gidiyorsun bakayım sen? "

"Jungkook ile buluşacağım anne. "

Annesi şaşkınlıkla kaşlarını kaldırıp ona baktı. "Sen haftasonu arkadaşınla buluşmaya mı karar verdin? Ciddi misin? Ayyy! Şükürler olsun Tanrım, oğlum asosyal değilmiş! "

Jimin annesinin ellerini birbirine kavuşturup havaya bakarak konuşmasına ve yalancı gözyaşlarını silmesine karşın gözlerini devirdi. "Bayılıyorsun abartmaya değil mi?"

Annesi kıkırdayıp göz kırptığında kendisi de istemsizce gülmüştü. "Jungkook denen çocuk şu geçen gün kapıya gelen yakışıklı mı?"

Jimin aynadan kendisine bakıp küpelerini düzeltirken onaylarcasına mırıldandı. Bayan Park yüzünde muzip bir gülümsemeyle oğluna yaklaştı. "Yakışıklı olduğunu kabul ettin demek, çok iyi! Buluştuğunuza göre onu elinden kaçırma sözümü dinliyorsun sanırım hm?"

Jimin kocaman olmuş gözleriyle annesine döndü. "Anne ne diyorsun sen ya? Yok öyle bir şey! "

Jimin'in bu çıkışmasıyla, annesi gözlerini kısıp kendisine baktığında derin bir nefes aldı. "Bu kadar cırladığına göre haklıyım. " Bayan Park'ın kendinden emin bir şekilde konuşması Jimin'in daha çok gerilmesine sebep olmuştu.

Neden gerildiğini bilmiyordu. Ama üzerinde zaten sebebini anlamadığı ve engel olamadığı bir heyecan varken bir de annesinin kendisine imalar yapıp durması gerilmesine sebep olmuştu Yine de koz vermek istemediğinden duygularını fazla yansıtmamaya çalışarak annesine döndü. "Sen kendi kendine gelin güvey olmaya devam et güzellik. Ben şimdi çıkıyorum, ne zaman gelirim belli olmaz."

Bir yandan konuşurken bir yandan da portmantoda asılı olan montlarından birini alıp giyinmiş ve botlarını da ayağına geçirmişti. Ardından annesine öpücük atıp evden dışarı çıkmıştı.

Tam yürümeye başlayacakken bahçe kapısında gördüğü bedenle duraksadı. Jungkook'un burada ne işi vardı?

Jungkook karşısında gördüğü nedenle ön dişlerini gösterecek şekilde , güzelce gülümsedi. Jimin bugün ayrı bir güzel olmuştu sanki. Sarışın bedenin kendisine ilerlediğini görünce üstündeki ceketi düzeltti.

Jimin sekerek ilerleyip -ki bunun farkında değildi- uzun bedenin yanına geldi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jimin sekerek ilerleyip -ki bunun farkında değildi- uzun bedenin yanına geldi. Başını kaldırıp kendinden uzun olan bedene baktı. "Jungkook, burada ne işin var? Hani orada buluşacaktık?"

Jungkook duyduğu soruyla dudağını dişledi. Jimin evine gelmesinden rahatsız mı olmuştu?

"Şey ben... Ben belki motorla gideriz, sen otobüsle uğraşmak zorunda kalmazsın diye gelmiştim."

Jimin, Jungkook'un cümlesiyle elinde olmadan gülümsemişti. "Teşekkürler, ama gelirdim ben yorulmasaydın hiç... "

"Sorun değil~ Hem yorulmadım motorla geldim." Jimin, Jungkook'un gösterdiği yere baktığında kaşlarını kaldırdı. "Motor sürebiliyor musun sen? "

Jungkook alınmış gibi bir yüz ifadesiyle kendisine baktığında kıkırdadı. "Hakaret sayarım güzelim, tabii ki sürebiliyorum. "

Jimin gülümseyip başını salladı. "Pekala, gidelim mi? " Jungkook hızlıca başını sallayıp onaylamış ve ardından motorun yanına ilerlemişlerdi. Jungkook kasklardan birini alıp Jimin'in başına takmış ve alttan klipsini kapatmıştı. Gözleri sıkışan yanaklara ve öne çıkan dudaklara kaydığında yutkundu.

Hemen gözlerini kaçırıp kendine gelmek adına başını iki yana salladı. Jiminle bir randevuya çıkıyordu -yani o en azından randevu olarak kabul ediyordu- ve bunu berbat etmek istemiyordu. Jimin'in bugün eve keyif almış bir şekilde dönmesini istiyordu.

Kendi kaskını da taktıktan sonra motora bindi ve Jimin'e döndü. "Atla güzellik" Jimin dudaklarını birbirine bastırıp bacağını motorun diğer yanına attığında kolları direkt kaslı bedenin belini bulmuştu. Jungkook nefesini tutmuş bir şekilde karnında birleşen minik ellere bakmış ve gülümsemişti. Umuyordu ki bugün günü mutluluktan bayılmadan bitirebilirdi.

Motoru çalıştırdığı zaman belindeki kolların sıkılaştığını hissetti ve derin bir nefes aldı. Motoru hızla sürmeye başladığında ise mutlulukla birlikte kahkaha atmalarına sebep olacak bir bağırış duydu.

"JUNGKOOK BU ÇOK GÜZEL"

🍙🍙🍙

Aylar sonra gelen bir bölümm🥺
Geçiş tadında ara bir bölüm gibi oldu bir sonraki bölümde bakalım randevuları nasıl geçecek? -Jungkook için bir randevu bu unutmayın 😚-

Sorularınız varsa alabilirim bebeklerim 🤍

Umarım bölümü beğenmişsinizdir❤
Seviliyorsunuz💋

CRAZY~JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin