Hayal Kırıklığı

146 11 0
                                    

Süsen'lerin evine gelmiştik. Süsen tüm malzemeleri alıp yanıma geldi.

S:İlk elbise seçelim.

E:Elbise mi?

S:Elif! Kaç kere daha demeliyim acaba o pantolon giyilmeyecek! Sen kendini bana bırak.

E: Çok abartm-

S:Bence bu güzel olur sana.

Dedi elindeki elbiseyi göstererek.

E: Saçmalama Süsen! Çok abartı durur bu! Düğüne gitmiyoruz sonuçta.

S:Yani.. Haklısın.

Uzun bir süre sonunda hazırdım artık. Aynanın karşısında kendime baktım.

E:Yok ben vazgeçtim! Çıkartıyorum bunu baksana çok abartılı durdu!

S: Saçmalama Elif! Sana çok yakıştı bu elbise.

E:Emin misin?

S:Eminim tabii! Makyajında güzel oldu elbisende. Ayakkabıları da hallettik zaten. Hazırsın artık. Sarp attı mı konumu? Benim arabayla bırakalım seni. Bende seni beklerim hem biraz gezerim.

E:Yok atmadı.

S: Tamam o zamana kadar ben de hazır olurum.

E:İstersen gelme. Yani ben tek gideyim.

S:Sen nasıl istersen. Ben yanında olmak içi-

E:Biliyorum..Ama bence senin Ömer'in yanında olman lazım artık. Hadi hazırlan ve Ömer'in yanına git. Hem ben Ömer'e mesaj attım!..

S:Ne?

E:Ya özür dilerim ama..Benim yüzümden çok ayrı kaldınız gibi hissettim,bende mesaj attım.

S:Elif ne yaptın ya! Ben ne giyeceğim şimdi!?

E:Bana ilk gösterdiğin elbiseyi giy. Sana çok yakışır. Sarp konumu attı ben çıkayım.

S: Güzel olacak, endişelenme..

E: Umarım..

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Konumun olduğunu yere gittiğimde gözlerim Sarp'ı aradı. Sesin olduğu tarafa baktığımda gördüm onu.

Lidya ile..

Hem de çok yakın..

Sanki yeni yapıştırdığım bardak tekrardan parçalanmıştı..

Gözümden bir damla yaş düşmüştü yere.

Koşarak çıkmıştım mekandan.

Sadece bir an olsun inanmıştım eskisi gibi olabileceğimize..

Yanılmışım..

Sahile geçip oturdum kayalara.

Rüzgar derime işliyordu resmen..

Sadece ağladım..

Ağlamak çare değildi..

Telefonun çalmasıyla ekrana baktım.

Sarp

Sesimi düzeltip telefonu açtım.

S:Elif nerdesin?

E:Sarp ben.. Gelmeyeceğim kusura bakma.

Diyip telefonu kapattım.

Tekrar çalmıştı.

Tekrar,

Tekrar,

Ve tekrar..

Açmayacaktım..

Kendimi yine o günkü gibi hissediyordum..

Bir ormanın derinliklerinde "yapayalnız!"..

Sanki ormanın rengi değişmiş,simsiyah olmuş,ben o derinliğin içinde kaybolmuştum..

Süsen'in aramasıyla telefonu açtım.

S:Gittin mi?

E: Süsen..

S:Ne oldu!? Bir şey oldu! Anlat ne oldu!?

E:Beni alır mısın?..

S:Tamam,tamam konum at geliyoruz biz.

Bulunduğum yerin konumu atıp kapattım telefonu.

Hafif yağan yağmur ve rüzgarın etkisiyle üşümüştüm artık.

Süsen yarım saat sonra gelmişti yanıma Ömer'le.

S:Ne bu halin!? Sarp nerde!?

E: Lidya..

Dedim zar zor.

Ö:Donmuşsun be kızım! Ne işin var bu havada burda!?

Ömer ve Süsen'in yardımıyla arabaya geçmiştim. Süsen üstüme yorgan saçıma sarmam için havlu vermiş ve klimayı sıcak açmıştı.

S: Isınırsın şimdi..Anlat ne oldu?

E:Ben gittim mekana. Lidya'yı gördüm Sarp'ın yanında..

S: Şu kızın heryerden çıkması sinir ediyor beni!

Ö:Sarp aramadı mı seni?

E: Aradı bende gelemeyeceğim diyip kapattım..

S: Sormadın mı Lidya'nın neden orda olduğunu?

Hayır anlamında salladım başımı.

E:Lidya Sarp'a kendi bardağından bir şey içiriyordu..

S:Ben şimdi arıyorum Sarp'ı!

Ö:Sen dur,ben halledicem.

E: Aramayın..Bilmesin gittiğimi,sizde konuyu kapatın olur mu?

S:Ama-

E: Lütfen..

Hayallere kapılmak cidden can yakıyordu..

Oylamayı unutmayınn

Eski Sevgilim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin