"KİMSİN ÇIK ORTAYA" elim ayağım, öyle bir birbirine dolandı ki korkudan, ne yapacağımı şaşırdım. "GECE İYİ MİSİN?"
Deha'ydı bu, ama neden geri geldi ki? Çok mu bağırmıştım? "Gece iyi misin yavrum birşeyin yok değil mi?" Kenetlendim. Açamadım ağzımı onun şoku yetmezmiş gibi birde "yavrum" dedi. "GECE!"...(Not)
Sevgili Gece, uyanırmısın o zamana kadar bilemedim o yüzden, not bırakma kararı aldım. İyi değilsin güzelim, anlatmıyorsunda bana bazı şeyleri korkudan, haklısın. Sonuçta birbirimizi hayliyle aşırı yakın tanımıyoruz. Seni her daim korumaya hazırım ama senden bir isteğim var, güven bana kıymetlim. Niyetim dalga geçmek değil, ama benim için küçük bir kız gibisin. Ama ben sana benzemiyorum. Bende sıkıntı anlayabiliyorum. Bil istiyorum, seni seviyorum. Ve sağlıklı bir hayatın olsun, dilerim ki kendine dikkat et. Sana son cümlelerim bunlar belkide ama seni her zaman seveceğim.Güzel savunmasız kızıma...
Uyandığımda bu not başımdaydı. Her şeyi bir kenara bıraktım,
"küçük bir kız gibi"
"Seni her zaman seveceğim"
"Güzel savunmasız kızım..."
Anlamadığım birşey var ama neden son cümleleri? Bir hastalığımı var acaba, telefona baktığım anda 12 cevapsız arama vardı Ezra'dan,
*Ezra tekrar arıyor*
- Buyur Ezra, bir sıkıntı yok dimi. Baya aramışsın duymamıştım.
- Gece
- Efendim Ezra
-Deha gitmiş
-...
-Geliyoruz.
*kapandı*Son cümleler... anlamalıydım, be sevgilim madem seviyordun neden gidiyorsun hiçbir söz eklemeden aşkımıza. Bende seviyorum seni dön geri sevdiğim muhtacım ben sana, korkum kahrolaydıda, söyleseydim sana. Ama inan bana sevgilim tek korkum seni kaybetmektir. Utandım, korktum, içime gömdüm, küçük değiliz söylemeliydim. Ya bir daha sadece kara toprakla birleşirsek? Nolur ölme sevgilim, sana birşey olmuş olmasın...
*ding-dong*
Geldiler... "hoş geldiniz" Alexa bana hemen sarıldı "biliyorum, biliyorum gel biz senle konuşalım oturma odasında" ağlayacağımı tahmin etmişti. Notu ona verdim, ve ağzımdan sadece "anlat" kelimesi çıktı. "Deha bu akşam uçakla yurt dışına babasının yanına gidecek saat akşam 9'da. Dikildim, "hangi hava limanından gidecek" ellerimden tuttu "yetişemeyiz". Gözlerime yeniden baktı "vazgeçmeyeceksin, değil mi". " ... havalimanından, gidecek". Hemen ayaklandım, başım dönüyordu ama onu durdurmak istiyordum. "EZRA ARABAYI ÇALIŞTIR, ... HAVALİMANINA GİDİYORUZ". Kabul ettiler, ve havalimanına gittik 5dk kalmıştı. Öyle bir koşuyorum ki anlatamam, aşırı kalabalıktı. Herkesi ittire ittire geçmeye çalıştım, geçtim hemen uçağın giriş noktasına gittim merdiven yoktu. Pilota avazım çıktığınca "DUR, NOLUR DUR PİLOT" diye seslendim ama normal olarak duymadı... uçak kalktı. Başaramadım, sevgili korumam seni sanırım kaybettim...