Bölüm 5:Nerelerdesin Koruma

27 4 1
                                    

Saat 04.45, hâla uykum yok. Korumacım neden gittin beni bırakıp? Özledim seni.

Evet sana hep tuhaf davranırdım. İki gram bile birşey hissetmiyomuş gibi, ama hiç öyle değildi. Sabah yüzüm kine aşina, gece olduğunda ise kıskançlığımla baş başa kalırdım, bebeğin gibi seviyordun ilgi veriyodun. İlgine muhtacım şuanda koruma, gel yine sev beni, gel yine sarıl bana, gel yine bağımlı olayım sana.

Gel sevgili,
Namert sanar idim seni.
Mert olsan ne yazar,
Bana ait misin ki sevgili?

Özlemişim misali,
Gözlerimden geçer gider sular,
Bardaktan boşalırcasına,
Seni anlatır dururlar bana.

Para değil isteğim,
Artık ilgide değil,
Sensin sevgilim.
Dön görsün seni bu gözlerim.

Ela gözlerim, kahroldu.
Senin gözlerini arar dururken.
O kalabalıkta bile,
Parlar inci tanesi misali.

Kara toprakta buluşalım madem sevgili,
Soğuk toprakta,
Bedenlerimiz sıcakken,
Hayli birseyler hissederken.

Haykırıyorum,
Seni kalbime gömüyorum.
Kalp en son çürür.
Ölü bedenimde bile yaşa sevgili.

"Naber edebiyatçı, napıyorsun bu saatte?" Korktum birden, Alexa'nın bizde olduğu aklımdan tamamen çıkmıştı. "Öyle şiir falan işte" yüz ifadesi değişti şiir diyince "Gece. Deha'mı" okudu Beni resmen "özler misali" ışığı kapattı, "birazda uyur misali olur mu?" Uyumam gerekiyordu harbiden saat 4 olmuştu sonuçta, yattım ama Deha aklımdaydı. Zorla uyumaya çalıştım.

-Vay vay, şunlara bak sen hele. Neler yazmış güzellik, ama çok yazık sevgilisine veremeyecek bunu.

"Ha?" Fısıltılar duydum, "Alexa sen misin?" Ses yoktu ama ışık acıktı, kimsede yoktu tabi. Kalktım, kahvaltı hazırlanacaktım, "naber güzellik" Ezra bu ama bu samimiyet neden? "Ezra ne bu samimiyet sabah sabah, hatırlarsan derdimiz var" sınırlı sesle ağzına tıkadı lafı Görkem.

Alexa çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı, koştu bana doğru. Sarıldı, anlamıştım. Ben mutlu olayım, unutayım biraz diye yapiyorlardi. Ama nafile
'Mert bir kadınım ben unutmam'
Aklımda yine bin türlü soru tabi
Nerde?
Nasıl?
Mutlumu anlaşabileceği insanlar varmi?
Onu önemseyen varmı?
Başına bir şey geldimi?

"Gece hadi otur, çok düşünme şuan. Hadi kanarya kardeşim benim" yüzümde minik bir tebessüm oluştu.
Ölüp ölüp diriliyorum gülerken, acılarım derinlere ince ince yayılıyor ama çok acıtıyordu. Yakınımda ol artık, şimdiden muhtacım sevgine koruma.

"GECE!" Ezra bağırdı birden, "düşünmeyi bırakıp kahvaltını yap, HADİ!" Görkem kaşlarını çattı, onunda hassas noktasıyımdır, "SES TONUNA HAKİM OL, EZRA YANCAR" Alexa bana bakıp durdu tabağım bitene kadar. Bittiği anda kolumdan tuttu, yukarı çıktık. Giyindim ve kemanımıda aldım, çıktık. Ezra'nın evine gittik, annesi beni bir güzel sevdi, öptü kokladı. Cici kızım diye sevdi beni her zaman yaptığı gibi.
Hepimiz Ezra'nın oyun odasına gittik. Ben ve Alexa sonradan Ezra'nın annesi Eda teyzenin yanına gittik birşeyler hazırlamaya, muhabbetimiz başladı.

Bu konuların arasından Deha olayınıda anlattım. O konuya gelince Eda teyze hiçbir kelime etmedi. Korkmuş gibi bir surat ifadesi oluştu yüzünde, etrafa bakınıp durdu, dikkatimi çekti. Eda teyze lavaboya gittiği gibi etrafa baktım. Tamda düşündüğüm gibi kamera... ama neden? Alexa'yla gittik ama o şüphem hala yenik düşmemişti. Oyun odasında oyuna çokta odaklanamadım, Ezra lavaboya gittiği anda "Alexa biz seninle boş odaya geçelimmi, biraz keman çalacağım" anında "valla iyi olur bunaldım oyun oynamaktan" geçtik, ama benim aklıma Deha dışı hiçbir şahıs  gelmiyordu. Başladım o şarkıya 'Carol of the bells' şarkısına yine anısına. Hıçkırık ve ağlama seslerim birbirine karışıyordu.

(Deha Yancar)
Bu keman, bu şarkı GECE. Duvarı tekmelemeye başladım ve "Gece" diye bağırdım, duy nolur beni Gece. Ama sonra durdum, ya Ezra fark ederse. Kendimi kurtarmaya çalışırken onu dibe çekersem.

"Sevgili karanfil, umarım gözlerim gözlerinle son kez buluşur"

(Gece Soydan)
"Bu tak tak sesler nerden geliyor?"
Dinlemeye başladık "GECE" Deha'ydı bu..
Alexa'yla hayretle bakıştık. Ezra geldi birden, birşey demedik. Hiç birşey olmamış gibi devam ettik ama, "SİZE BURAYA KİM GİRİN DEDİ?" İrkildim, çok korkunçtu Ezra, değişmişti. Oradan ayrılana kadar, hiç konuşmadık. Ben Görkem ve Alexa eve gittiğimizde anında Görkem'e "sana anlatmam gereken şeyler var" dedim. Şaşırırcasına baktı "buyur" duraksamadan "Deha, Ezranın elinde sesini duyduk, gittiğimiz odanın yan tarafındaydı. Duvarı tekmeledi önce sonra 'GECE' diye
bağırdı" Görkem'in gözleri parladı "vay seni ... herif, peki onu nasıl kurtaracağız" aklımda tek bir kişi vardı. "Sizi bir aile üyemle tanıştımam gerekiyor sanırım".

KaybedenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin