Dikkat KOCA Aranıyor! 1 (KİTAP OLDU)

3-Bahtı Kara Kızcağız

Tüm gece uyanıp tekrar tekrar uyudum. Kâbuslarımda iki koca adayı vardı. Biri üçgen ağızlı Hasan, diğeri hödük Hamdi'ydi. Sürekli onlardan kaçıp sonra kendimi Esra Erol da buluyordum. " Elektirik alamadım Esra Hanım. Hem benim değil, annemin kriterlerine uymaları lazım." diyordum.

Size annemin damat kriterlerinden bahsetmek istiyorum. Bunlar Terminatör Şakire'nin istemediği damat adayları.

1. Kel... Damadı yakışıklı olmalıymış.

2. Evin tek çocuğu... Tek erkek çocuğu mu yoksa tek çocuk mu? Bilmiyorum.

3. Asker→→

4. Polis→→ Bu üç meslek için değişik görüşleri var. Sormayın bile.

5. Doktor→→

6. Öğretmen... Cimriymişler. Katılıyorum!

7. Şoför... Her durakta bir sevgili yapma potansiyelleri varmış.

8. Pazarcı veya Pazarlamacı... Bunlar iyi yalancılarmış.

9. Çok zengin... Seni hor görür tepeden bakar diyor.

10. Fakir... Bol çocukla sürünmeye mahkûm kalırsın diye düşünüyor.

"Geriye bir şey kaldı mı acaba? Hayır! " O yüzden turşumu kuracak. Ahh nasıl unuttum? Ayrıca mesafe kriteri var. 2 yıl önceki kriteri; Rize - Giresun arası. "Ahh be annem, bari az daha esnek olsaydın. Neden Samsun'u katmadın araya?" Son 1 yıldır kriteri; Şehir içi Çamlık-Erdoğdu-Yeşiltepe mahalleleri. "Yani koskoca Trabzon'da 3 mahalleden damat kabul edebilir. Birde bana seçici diyorlar. Ben değil Şakire seçici yahu."

Neyse ki sabah olunca kâbustan kurtuldum. Ama Şakire'nin uyandırma servisinden kurtulamadım. Odanın kapısı hışımla açıldı. Kapının açık kalmasını sağlamak için önüne 3 litrelik su bidonu koydu. "Güli kalk gız. Akşam oldi bir işin ucundan da sen tut."

"Im ne yaa?" Yarıya açtığım gözlerimden elinin belinde olduğunu gördüm. "Bırak yakamı kadın!" diyerek bu kez soluma döndüm. Tabi durur mu Şakire? Asla!

"Annesinin feruğu... " Annemin küçüğüymüşüm, peh 28'lik küçük. "Benim gızım çok güzel ama evde galuk kaldi." Bana yine evde kalmış dedi. Gözlerimi hikayelerdeki gibi devirmek istiyorum. Saçlarımı okşarken söylediği sözlere bakın! Beynim bu işkence karşısında yanmak üzere.

"Sağ ol anne. Zaten ne beklenir ki Pazar sabahı uyandırma şeklinden? Kuymak yap bana kadın! Yoksa kalkmam" diye cevap verip sırıttım. Başka türlü kalkmam yoksa.

"Terhal o yataktan kalk! Almiyayım seni ayağumun altina!" Yine esti gürledi ve kapıyı küt diye çarpıp gitti. Pehh atarlı Şakire! Ama bu kadını kızdırmaya gelmez vesselam yoksa üzerinize bıçak fırlatabilir. Yaptı mı? Evet Kesinlikle. O yüzden ona Terminatör Şakire diyoruz. Ayrıca kendisi Trabzon nüfus memuru gibidir. Kim, kaç yaşında, hangi ay doğmuş, ne zaman evlenmiş, düğünü hangi aylarda olmuş veya ölmüş, nasıl ölmüş... Hepsinden haberi var. Fahri Nüfus Memuru sanki.

Odadan çıkar çıkmaz banyoya kaçacakken, annemden başka bir kadının sesini duydum. Bilin bakalım kahvaltıya kim gelmiş? Tırıt Melahat! Bizim mahallenin, bekâr takılmak isteyen kızlarına, koca bulma meraklısı Melahat. "Kesin bir işler dönüyor. Nasıl olsa dökülecek ikisi de" dedi iç sesim. Mutfağa dönmeden önce odadaki telefonumu almak için geri döndüğümde, Masal'ın "kanki acil durum ara" mesajını gördüm. Aceleyle aradığımda ilk çalışta açmadı. Sinirlenmeye başlamıştım ki açtı. Açar açmaz " o telefonu nerende taşıyorsun? Sakat" deyiverdim.