7

6 3 10
                                    

Okuduğu şiir defterimi bir kenara koydu ve bana biraz ciddi bir ifade ile bakti. Söyleyeceği şeyi tahmin edebiliyordum ama duymak istemiyordum..  duyacagim şeyin bütün dengemi bozacağını biliyordum. Bu adam sadece beni yine sarsacaktı. Bilmediğim şey tekrar toparlayıp toparlamayacagiydi.

"Bir süre sonra tekrar gideceğim Chuuya. Ama bu sefer sadece senden değil, tamamen bu lanet dünyadan."

"O halde neden beni görmeye geldin? Yoksa verdiğimiz söz için mi?"

Sakince bakmaya devam ediyordum. Dazai nin tanımı ile okyanus mavisi olan gözlerim, önceden olduğu gibi fırtınalı değil askine şu an dingin bir dere gibiydi. Fakat içim.. kalbimin derinlikleri ona yapma diye bağırmak istedi. Fakat söylesem de dinlemeyecekti, biliyordum.

"Evet, bu sözü birlikte gerçekleştirelim istiyorum. Bu lanet dünyaya karşı birlikte kaybedelim istiyorum Rosa Rouge."

"Bana neden hala Rosa Rouge diyorsun? O kirmizi guller solalı cok oldu Rosa Blanche."

"Ben senin için hala Rosa Blanche isem senin kırmızı güllerin sonsuzluğa dek solmaz Chuuya, sen benim daima Rosa Rouge'm olacaksın."

Rosa Blanche ve Rosa Rouge.. ilk tanıştığımızda sahilde bir kitap bulmuştuk, fransızca bir çiçek sözlüğüydü. Içinde binbir çiçek ve hikayesi vardı. Dazai az da olsa Fransızca bilmesiyle o zamanlar bana hep hava atardı, sahilde bulduğumuz kitapta iki çiçek vardı. Rosa Rouge ve Rosa Blanche. Kırmızı gül ve beyaz gül. Aynı sayfanın iki yüzünde yazılıydılar. Aynı bizim gibi. Birbirlerini tamamlayan ve asla ayrılamayan fakat aynı zamanda asla birlikte olamayan.

O zamanlar bana şunu söylemişti, çok net hatırlıyorum gene bir yaz günüydü ve bu manyak yine palto giyiyordu.

-5 yıl önce-

"Sen artık benim Rosa Rouge'm sin Chuuya. Sadece kızıl saçların değil, yakıcı askinda benim için alevleri hatirlatiyor. Biz.. Rosa Rouge ve Rosa Blanche olalım, aynı bu sayfalardaki gibi ayrılmadan birbirimizi tamamlayalım."

"Bir sayfanın iki yüzü asla kavuşamamasi ile ünlüdür Dazai"

"Neden biz yeni bir şey eklemiyoruz o zaman? Asla ayrılmayan ve birbirini tamamlayan iki yüz, iki ruh. Olmaz mı? Ne o yoksa batıl inancın falan mı var?"

"Ppff her neyse tamam, yani artık sen benim Rosa Blanche'm sin öyle mi? Liseli aşıklar gibiyiz of.."

"Hadi ama Chuuya sadece hayata odaklan ve yasa! Boşver ne 'gibi' olduğumuzu! Ne olduğumuza bak! Biz iki aşık insaniz"

Bu anıyı hatırladığımda yüzümde istemsizce bir gülümseme belirmişti..  Dazai ye baktığımda o da gülümsüyordu. Sanırım bu cümleyi bu anıyı hatırlamam için kurmuştu. Aptal herif..

"Bilerek yaptın değil mi?"

"Evet, hatırlamak iyi hissettirmedi mi? O kitabı hala saklıyorum"

"Saklamıyorsun benden çaldın Ve geri vermemek için de cehenneme gomdun"

"Senden çalmadım sadece uzun vadeli ödünç aldım ve geri vermeyi düşünmüyorum."

Aptal herif.. Aptal rosa blanche..

Rosa Blanche Ve Rosa Rouge-{soukoku}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin