Ön yargı JENLİSA

19

Merhabalar
Napiyonuz

Yorum yapınız

İyi okumalar

JENNİDEN

Bazen bir an vardır, anlam veremezsin. Neden böyle hissettiğin, bu hissin ne demek olduğu, bu hissin kime karşı olduğu ve bu hissin çok güzel hissettirmesi bitmesini istenmemesi.

Neler oluyordu bilmiyordum. Uzun zamandır anlamdıramadığım bir çelişki içerisindeyim çok saçma hissettiriyor her şey.

Tahmin edilesi bir his peki ben istiyormuyum?

Kafam çok karışıktı ve hâlâ taşlar yerine oturmamıştı. Bu durumu jisooya bile söylememistim.

Oysa duysa hislerimden eminse bana destek çıkardı. Fakat son zamanlarda bu histen kurtulmak istiyordum.

Onunda bana aynı hisler beslediğini düşünmüyorum. Öyle diyorum fakat peki ben hislerimden emin miyim ki.

Ama o birini seviyor.

Başkasını

Öyle bir şey demedi

Ama çok yakınız dedi. Başkasını seven birine karşı hisler beslemem doğrumu ki.

Yakınız dedi. Sevgilim demedi. Senle jisooda yakınsınız. Sevgilisimizin?

Tamam peki. Dediğinde çok haklısın iç ses fakat bu durumda ne yapacağımı bilmiyorum. Yakınız dedi ve bir daha cevap vermedi. Ne düşünmem gerektiğini bilmiyorum.

Sana değerli hissettireceğini söyledi sana değerini göstermek istiyorsa tamamlayamadığı cümlesini sana açıklayancaktır

İç sesim her ne kadar beni rahatlatmaya çalışsa bu çelişki ve düşünceleri başka birine de anlatmak istiyordum. Tek başıma hislerimin çatışmasını yapmak çok saçma.

Lisaya karşı küçük bir hoşlantım olduğunu biliyordum erkenden farketmiştim. Fakat bugün onun yanında başka birini gördüğümde vücudumda çok yüksek bir kıskançlık hissettim.

Bir sonuca varacak olursamda. Bu sonucun küçük bir hoşlantıdan olacağını kafamdan silmek zorunda kaldım.

Roseyi onun yanında gördüğümde bilinmemezlikten, merak duygusudan ve en önemlisi diyalogların sonucunda sadece merak ve başka bir his daha hissetmiştim tabi sonrasında bunun kıskançlık olduğunu anlamıştım.

Tanımadığım ve sadece söylentilerden nasıl biri olduğunu hayal ettiğim, kıza karşı böyle hissetmek garip gelmişti. Sonrasında bunun küçük bir hoşlantı gelip geçici olan sadece küçük bir merak duygusu olduğunu kanaat getirmiştim.

Tabi bu durum onunla vakit geçirdikçe içimde dahada farklı hisler uyandırmasından sonra beni çelişkiye sokmuştu.

Yinede inat ediyordum.

Gülüşünden, bazen çocuk ruhunu orta koymasından, yürüyüşünden, bakışlarından, bir şey düşünürken dudaklarını buzüp elini dudaklarına götürmesinden -bu hareketi derste bir şey anlamak istediğindede yapıyordu- her konuştuğunda gözlerimin içine bakıp başka şeyle uğraşmayıp tamamen bana odaklanmasından,  bana değer verdiğini hissettirmek istemesinden -hissetirmesinden- lunaparkta elimi tutup koşmasından, okulu bir kere bile -içindeki angutlar olması bile bunu etkilemeyip- asmayan biri sırf benim gönlümü almak için ve benimle vakit geçirebilmek için okulu asmak istemesi, bunları hepsi beni etkiliyordu. Liste dahada uzayabilirdi. Fakat bunlar benim için basit bir hoşlantıydı

Çok az vakit geçirmiştik birbirimizi tanımıyorduk ve ben ona karşı büyük hir his beslemek istemiyorum.

Fakat bugün çok karmaşık bir gündü. Ne olduğunu anlamamıştım. Önceden ikisi bir arada çok görmüştüm ve hâlâ aralarındaki bağı bilmiyordum. Bilinmemezlik beni dahada ürkütmüştü. Hiç sormamıştımda