Cover me | Chanmin

▫️14

09.03.2024💜🥺

İkinci düz yazımız

İyi okumalar

-

"hoş geldiniz"

"hoş bulduk"

Minho nun kibar ses tonuyla söylediği kelimelerin ardından saniyeler geçmeden Jisung neşeli bir ses tonuyla cevap vermişti. Jisung çok mutluydu. Minho yu gördüğü için oldukça neşeliydi. Tüm evreni içinde sakladığına inandığı Minho nun gözlerine uzun uzun bakmıştı. Aşıktı. Gerçekten çok aşıktı bu güzel çocuğa. Seungmin e minnetardı. Araları iyiydi çünkü. Şuan boynuna atlasa yanlış anlamazdı Minho. Jisung bunu bildiği için çok mutluydu.

Bu kapı önünde mutlu olanlar sadece onlar değildi tabii. Bir de Felix vardı işin içinde. Biraz da Hyunjin. Güçlü 'arkadaşlıkları' vardı. Birbirlerini özlemişlerdi. Felix küçük tebessümler, çekingen bakışları ve elleriyle oynayışıyla kendini ele veriyordu. Hyunjin ise... Değişikti. Gözlerini kendisine göre kısa olan bu çocuktan ayırmıyordu. Oldukça uzamış sarı saçlarını kulakları arkasına sıkıştıran Felix Hyunjin in kendisini izlediğini fark edince gülümsemişti. Hyunjin bu utangaç gülümsemeyle içini bir mutluluk sarmıştı.

Sana da onlar içindeydi. İlk defa geldiği bu evde gözünü her yerde gezdiriyordu. Kardeşinin aşık olduğu çocuğun bu düzende yaşadığını bilmek iyi gelmişti sanki. Doğru düzgün biriymiş bile demişti içinden. Etrafı böyle incelemesine sinir olan Minhoyu kendisi değil de Jisung fark etmişti neyseki. Jisung ablasının koluna girip Minho nun yanına doğru bir adım attı.

"Tanıştırayım, ablam Sana. Ablacım Minhoyu zaten tanıyorsun"

"Memnun oldum Minho"

Elini kibarca uzattığında karşılığını birkaç saniye sonra almıştı. Başını sallayarak onaylamakla yetinmişti Minho. Buradaki kimse Sana yı tanımıyordu bu yüzden hepsiyle el sıkıştı sırayla. Son kişi Chan dı. Sana yüzüne belli etmek istemediği heyecanı ile elini uzattı. En içten ve samimi gülümsemesiyle, o güzel yüze baktı. Chan onunla el sıkıştığında heyecandan yere yığılacak gibi bir hale gelmişti. Herkes başka şeye odaklıydı o an. Jeongin hariç. Chan on yanında duran beden direkt olarak Sana nın bu hareketlerine anlam vermeye çalışıyordu. Kafasında kurduğu birkaç hikaye ile çoktan düşman olmuştu bu kıza.

"Minho hyung arka bahçen müsait mi?~"

Seungmin in tatlı olmaya çalışarak söylediği cümleye herkesle beraber kendisi de gülmüştü. Minho sırıtarak, hem hyung demesine şaşırmış, hem de neden böyle söylediğini çözememişti.

"Evet müsait, neden sordun?"

Seungmin Chan a gözleri şaşkınca baktı. Chan ın gülümsemesiyle karşılaşınca küfür etti içinden ona.

"Hani buraya Chan ile ders çalışmaya geldik ya"

"Öyle mi? Chan bana bundan bahsetmemişti"

Bunları konuşurken salona doğru yürünmeye başlanmıştı. Chan Seungmin in sırtından aldığı çantasıyla arka bahçenin kapısını araladı.

"Seung"

Seungmin ona baktığı gibi kafa hareketi ile dışarıyı gösterdi. Seungmin yanından geçtiği Felix in yanağını sıktı ve dışarıya çıktı. Yanağı acıyan Felix mızmızca koltuğa oturmuştu. İkili, yemyeşil ve geniş arka bahçede sakince yürüdüler. Arkından yılbaşı ağacı gibi ışıklarla donatılmış çardağa oturdular. Karşı karşıya oturduklarında Seungmin etrafı süzmekle meşguldü. Chan ise bu meraklı ve heyecanlı çocuğun yüz hatlarını gülümseyerek izlemekteydi.