Cover me | Chanmin

▫️30

İyi okumalar

-

Sırtıma sanki birisi soğuk hava üflüyordu. Çıplak derimde hissettiğim bu soğukluk beni uyandırmıştı. Sabaha karşı hep böyle serin eserdi benim pencerem. Gözlerimi hafif aralamıştım ve örtüyü biraz üzerime çekmiştim. Bana kollarını sıkıca sarmış, nefeslerini alnında hissettiğim bedenin üstünü açmamaya çalışmıştım.

Kafamı hafif kaldırdığımda onun yüzüyle karşılaşmıştım. Kapalı gözleri, büzülmüş dudakları ve bembeyaz teni ile hayran kalmıştım ona. Önümde açıkta kalan boynuna öpücük bırakmıştım. Hassas teni ile titremiş ve hareketlenmişti. Kendimi hafifçe yukarıya ittim. Yüzüyle aynı hizaya gelince gülümsediğini fark etmiştim. Çoktan uyanmıştı. Dudaklarıma gözleri kapalı dudaklarıma bastırıp çekmişti. Gülmeden edememiştim.

Güzel gözleri yavaşça aralanmıştı. Hafif kızarık gözleri onu çok tatlı yapıyordu. Elimi yanağına koyup okşamıştım tombul eti. Dudaklarımı araladım.

"Güzel uyudun mu?"

Gülümsemişti.

"Hiç bu kadar güzel uyumamıştım"

Yanağından elimi çektiğimde onun eli benim çenemi bulmuştu. Sırıtarak çenemi okşadı.

"Hele ki dün geceden sonra oldukça iyi uyudum yaramaz"

Utansam da dün gece yaptıklarımdan asla pişman olmadığım için gülmekle yetinmiştim. Örtünün altından kollarımı ona dolamıştım. Sıcacık teni tenime deydikçe mutlu oluyordum.

"Sevgilim"

"Söyle bebeğim?"

"Bunu tekra-"

Sözümü kesen şey çalan telefon olmuştu. Benim tarafımdan geldiği için homurdanarak arkamı dönmüştüm. Arayanın Felix olduğunu görünce daha da sinirlendim. Sabahın köründe neden beni arıyordu bu çocuk?

Telefonu alıp tekrar Chan a döndüm. Telefonu açıp kulağına koydum. Yüzlerimiz birbirine bu kadar yakınken büyük ihtimalle telefondakinin sesini de duyuyordu.

"Sana da günaydın Lix?"

"Seungmin bir iyi bir de kötü haberim var"

"Tamam da neden sabahın köründe?"

"Dayanamadım, dün gece sizin işiniz (!) vardır diye aramak istemedim ama içimde kaldıkça boğulacak gibi hissediyorum"

"İmalı imalı konuşma canım arkadaşım benden birkaç ay büyük olmana bakmadan gelir döverim seni"

"Seungmin! Dinle beni artık! Dün gece ben Hyunjin i öptüm!"

Gözlerim sonuna kadar açılırken Chan a baktığımda o da benimle aynı tepkiyi vermişti. İşaret parmağımı dudaklarına götürdüm konuşmasın diye.

"Ne demek öptüm?"

"Baya öptüm, daha fazla dayanamadım onun başkasıyla olan yakınlığına"

"Dayanamadım derken? Felix bunlardan neden şimdi haberim oluyor? Hani sadece arkadaştınız? Tamam az şakasını yapmadık ikinizin ama bu kadar ciddi olduğunu neden söylemedin bize?"

"Şuan size neden anlatmadığım ile uğraşacak halde değilim!"

"Neymiş bu bizden önemli olan şey?"

"Şimdi her şeyi anlatıyorum hazır ol"

Chan bunları duymaya hazır mı diyerek ona baktığımda yüzüme yaklaşmıştı. Dudaklarını öne çıkardığında dudaklarıma deyecek kadar yakına.