05

54 30 0
                                    

17 Şubat

Aradan iki hafta geçmişti ve Yankının da dediği gibi seansların hiç birine gelmemişti durumu hakkında da hiç bir bilgi almamıştım

Telefonumun çaldığını görünce hemen arayanın kim olduğuna baktım

Ali arıyordu Ali yankı ya avukat olarak ayarladığım arkadaşımdı tek etrafımda bildiğim avukat o olduğu için onu uygun görmüştüm ve işinde iyi biri olduğu içinde ona güveniyordum

"Alo Ali "

"Naber lavin "

"İyidir senden "

"Benden de iyi sana bazı haberlerim var "

Yankı ya bir şey mi olmuştu acaba

"Bekliyorum "

"Senin şu hastan var ya iyice şizofren çıktı kızım acilen tedavi etmen lazım onu "

Yine ne yapmıştı aşırı merak ediyordum

"Ne oldu "

"Şey nasıl anlatayım bilemiyorum Yankının ailesiyle alakalı koğuşta biri laf söylemiş o da adamın dilini koparıp geri adama yedirmiş şuan hücreye aldılar çıkarmam biraz zor gibi duruyor "

Kalbimim ritmi duyduklarımla teklemişti bunu yaptıysa nasıl böyle bir ruh haline bürünüyordu anlamış değildim

"Onu ordan çıkarman gerekiyor bu yaptıkları şey onu daha da tetikleyebilir "

"Deneyeceğim ama söz veremem bu ilk vakam hiç böyle bir müvekkilim olmamıştı beni uğraştıracağa benziyor "

"Sana güveniyorum "

Dedikten sonra telefonu kapattım ve hızlıca. Çantamı toplamaya başladım onu hapishaneden çıkaramasam da hücreden çıkarmam gerekiyordu yoksa piskolojisi daha da kötü bir hale gelecekti biliyordum

Hızlıca ofisten çıktıktan sonra direk arabama binip ceza evine sürdüm cezaevinden içeri girip bir gardiyanın yanına gidip

"Kusura bakmayın rahatsız ediyorum ama ben cezaevi müdürüyle görüşmek istiyorum bana yardımcı olabilir misiniz "

Gardiyan yüzüme uzun bir süre baktıktan sonra hiç konuşmadan eliyle ilerlememi ima etti ben önden o arkadan giderken bir yandan da onun dönüp dönmediği ne bakıyordum benim bildiğim yolu bilen önden giderdi bu tam tersiydi garip

Bir kapının önüne gelip baktığımda

Ceza evi müdürü

Harun Yılmaz

Yazıyordu umarım zor biri değildir diye içimden dualar ederken kapıyı çaldım içeriden gel komutunu aldıktan sonra derin bir nefes alıp içeri girdim

Oda genellikle kahve tonlarındaydı ahşap masa sandalye takımıyla gayet klasik duruyordu

"Buyrun "

Odadaki gözlerimi masada oturan adama çevirdim yani harun beye hafif saçları kırlaşmış 50'lerinin başlarında biriydi iyi birine benziyordu tabi beni zorlamazsa

Psikolog Hanım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin