2' love is a bitch

340 28 205
                                    


Uyarı: bu hikayede argo, cinsellik vardır. Ona göre okuyun.

-rey

Chanyeol ile sevişmemizin üzerinden üç gün geçmişti. Bu süre zarfında onu görmedim ve açıkçası bu işime de geldi. Jongdae ile buluşarak yapacağımız şeyleri kararlaştırmıştık. Ona polisin tekiyle seviştiğimi söylemedim. Gerçi Park Chanyeol'un da polisin teki sayıldığı pek söylenemezdi. Adam Seul emniyetinde komiserdi ve ben onun masasının altında o toplantıdayken, ona ağız işi yapmıştım. Gerçekten akli sorunlarım vardı bunda ben de hem fikirim.

Jongdae ile birlikte geldiğimiz kafede öylece oturuyor ve de kahvelerimizi içerken günlerin bu kadar sıkıcı geçmesi beni çok bunaltıyordu. Jongdae Junmyeon ile olan kavgasını bana anlatırken onu dinlemiyordum. Sürekli kavga etmeleri beni oldukça sıkmıştı ve yaptığımın da bok gibi bir hareket olduğunu biliyorum.

"Hasiktir mesaj atmış benimki, ben kaçtım."

Eşyalarını toparlayıp hesabı ödeyen arkadaşıma bakarken onaylamazca kafa salladım. Bu seviyede enayiliğe sahip olan birisinin yetenekli bir hacker olması gerçekten de aşırı ironik bir durumdu.

Kendi kendime camdan dışarı öylesine bakıp yapacağım işi düşünürken karşımda yer alan sandalyenin çekilmesi ile o tarafa döndüm. Karşımda tüm aseletiyle oturan Park Chanyeol beni elbette şaşırtmamıştı. Ona karşılık olarak gözlerimi devirirken o ise hiç umursamadan önümdeki kahveye bakmış ve yüzünü buruşturup garsonu çağırmıştı.

"Sana oturman için izin vermedim."

Tamam herifle seviştik ve ona ağız işi de verdim ama gerçekten gittiğim her yerde karşıma çıkan bu komiser bozuntusu sinirimi bozuyordu.

"İzin isteyen de olmadı zaten." Yanına gelen garsona siparişini verip ellerini masada birleştirdi ve beni süzmeye başladı. Gerçekten bu herifin bir şeyden çekindiğini görmek hiç nasip olmamıştı.

"Ne laftan anlamadık birisisin lan sen."

Sinirle konuşurken hafiften yükselen sesim kafede oturan bazı insanların bakışlarının bana dönmesi ile normal boyuta geri döndü.

"Bu sıralar fazla sessiz olduğunu gördüm, seni birkaç gündür göremiyoruz." Alay dolu ifadesi yüzünden kahvemi onun yüzüne fırlatmayı çok isterdim. Gerçekten ama sorun şu ki Chanyeol beni yakalamasına rağmen kaçmama müsaade ettiği için kendimi ona borçlu hissediyordum birazcık. Ona sadece bir kez yakalansam da Chanyeol beni günlük hayatımda da nasıl yaptığını hala bilmediğim ve de korkunç ve çabuk bir şekilde bulmayı başarmıştı. Ben yani Kızıl, onun tarafından enselendim ama buna rağmen beni adeletin kollarına teslim etmek yerine serbest bıraktı. Gerçi benimle karşılaştığı ilk fırsatta işin sonu yatakta bitmişti.

"Benim de halletmem gereken bazı işler  var."

Ben sırıtarak konuşurken garson da bu sırada onun kahvesini bırakmış ve de gitmişti. Bu dediğime karşılık bir şey demedi.

"Ne zaman enseni ele vereceksin?" Kaşını kaldırarak sorduğu soruyla oldukça ciddi ve de seksi durduğunu itiraf etmem gerekiyor sanırım. Seul emniyet teşkilatında olan tüm polisler böyle yakışıklı mıydı acaba?

"Hiçbir zaman, gerçi." Masanın altından ayağımı onun bacağına sürterken bir yandan da sırıtmayı eksik etmedim. "Sana yakalansam da sen beni ele vermemiştin değil mi?" 

Bacağına sürtünen ayağıma bakmış ardından ayak bileğimi sıkıca tutup okşamıştı. "Seni orada hiç alakan olmayan bir olay yüzünden yakalasalardı eğer, üzerine senin yapmadığın suçlar da kalacaktı. O yüzden beni sınama Baekhyun."

Bir Tutam Kızıl - ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin