Metresin Kızı (Abilerim)

Hayal Kırıklığı

Merhaba canımın içleri yeni bölümle geldim. Umarım beğenirsiniz.

Amber Azeroğlu

Evden içeri girdiğimde üstümde daha çok ruhsal bir yorgunluk vardı. Duyduklarımı bir türlü sindiremiyordum. Ruhsuz hareketlerle odama doğru ilerledim. Üstüme hastanenin kokusu sinmişti. Banyoya girip sıcak suyun altına girdim. Saçımı şampuanlarken Berzan abiyle konuştuklarımızı düşünüyordum. 

Hastane çıkışı

Hemşire gidebileceğimizi söyledikten sonra toparlanıp çıkmış ve hastanenin yakınlarındaki bir kafede oturmuştuk. Gelen garsona siparişlerimizi söyledik. İkimizde sessizdik. Bir süre sonra siparişlerimiz gelince Berzan abi konuşmaya karar vermiş olacak ki boğazını temizledi. 

"Hastanede de söylediğim gibi bir planım var ama öncelikle bazı gerçekleri öğrenmemiz lazım."

"Nasıl gerçekler?"

"Uzatmak istemiyorum. O yüzden direkt söze gireceğim. Annenin soyadı resmi belgelerde dahil her yerde 'Azeroğlu' ve o adamla evli olarak gözüküyor. Aynı şekilde annemde öyle. Bir kişi iki kişiyle aynı anda evli olarak görünemez. Yasalara aykırı. Yani ya senin annenin ya da benim annemin evliliği sahte. Sadece sahte evlilik değil tabiki. Başka gerçeklerde var. Bunlar da yine yasa dışı işler. Ama dediğim gibi. Bunların gerçek olup olmadığını öğrenmek için yardımına ihtiyacım var. Sen hala bana yardım etmek istediğine emin misin?"

Bana karşı son derece anlayışlıydı. Beni hiç bir şeye zorlamak istemiyordu. Biraz düşününce böyle bir iğrençliğe göz yummak istemediğimi fark ettim. Sonuçta ortada aldatılan bir kadın vardı. 

"Eminim. Sen yasa dışı iş derken neden bahsettin?"

"Biliyorum kabullenmesi zor ama... uyuşturucu ticareti."

Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Bu adam ne dediğinin farkında mı? Her şey tamam ama uyuşturucu ticareti çok ağır bir suçlamaydı.

"Sen ne dediğinin farkındasın değil mi?"

"Malesef evet. İnan bana ilk başta bende konduramadım. Bu aldatma olayını tahmin ediyor olmama rağmen inanamadım. Ama sonra araştırınca öğrendim.

Tamam Amber sakin ol. Sakın celallenme. Detaylıca öğrenmeden aptalca tepkiler verme.

"Peki nasıl öğrendin bunu? Hatta sen bana her şeyi en başından anlat."

Derin bir nefes alıp arkasın yaslandı.

"Ben daha 8 yaşlarındayken babam çok çalışırdı. Hatta Yekta doğduğunda bu daha da artmıştı. Sürekli iş gezilerine çıkardı. Bir hafta evde kalır, bir hafta iş gezisine giderdi. Bende bu esnada üniversiteyi bitirip kendi holdingimi kurdum. Amacım babamla ortak olup yükünü hafifletmekti. Ama babama bunu söyleyince pek memnun olmadı. Bende şüphelendim. Çünkü babam hep işlerin yoğunluğundan şikayet ediyordu. Daha sonra bu şüphelerim iyice artınca babamın şirket hesaplarına gizlice girdim. Orada gördüğüm şeyle şok oldum zaten. İş gezilerine gidildiğinde her şeyi şirket öder. Bu hesaplar dosya halinde tutulur. Babamın en son gittiği iş gezisi 4 ay önceydi. O an aklıma bir çok şey geldi. Ama gördüğüm  işle zerre kadar ilgisi olmayan bir kaç belgeyle uyuşturucu işlerine girdiğini anladım. Tabi inanmadım ilk başlarda. Sonra bir adres buldum. Hemen oraya gittim ve uyuşturucuyla ilgilenen insanların orada sanki işle ilgili konuşuyormuş gibi buluştuğunu gördüm. Oraya kendi ismimle gitmemiştim o yüzden kimse tanımadı. O adamın adını verdiğimde herkes tanıdığını söyledi. Oranın. Kurucusuymuş."