Gözlerime bak, tek bir
kelimen adımlarımı
durduracak.Ellerimden tut, beraber
yürürsek dikenler yolları kanımıza boyamayacak.Ruhunu ruhuma yasla, seni sevmeme izin ver.
Aldığın tüm yaraları
iyileştirebilmek için,
kalbimdeki tüm sevgiyi
sana vereceğim.**
Bugün yine bir dokunulmazlık oyunu için,iki takımda tekneyle oyun alanına gelmişlerdi. Son dokunulmazlık oyunu olduğu için fazlasıyla rahat davranıyordu herkes. Kendi takımından bir isim yazmak çoğu kişiyi fazlasıyla geriyordu çünkü. Genç kız Yarın ödül oyunu olduğunu hatırlayınca, yanında parkura küfür eden yunus emre ile ellerini tokuşturdu.
Şuan 4 ödül cezası kalmıştı ve kırmızı takım sadece bir oyun kazanabilmişti. Açlıktan bayılacak durumdaydı genç kız onun iyiliğini istediği için ada'da bırakmasını bile söylüyordu fakat dayanıklı bir yapısı vardı, pes etmeye niyeti yoktu.
"Evet arkadaşlar seçmelere başlayabilirsiniz."
Aleyna, dün gece düşüncerini bırakıp bir türlü uyuyamamıştı. Şuan uykusuzluğun da verdiği yorgunlukla bayılacak gibi hissediyordu.
"İyi misin şampiyon? 5 ödül cezası alan benim ama sen benden daha çok çökmüş gibi görünüyorsun bir şey yok değil mi? Benim bilmediğim." Diye sordu emre;
Genç kız ise afalladı
"Hayır tabi ki emre. Sadece 2 gündür başım dönüyor dünde hiç yatamadım zaten onun yorgunluğuda var."
"Anladım kötü hissedersen söyle doktor çağırtayım"
"Tamam teşekkürler yunus."Seçmeler başladığında her zaman ki gibi Nefise Aleynayı seçmişti. Aleyna, Nefise ile 15 oyuna çıkmıştı ve sadece 6 oyunu kazanabilmişti. Sürekli onu seçtiği için kendisini daha fazla oyunlara verip istatistiğini yükseltebilirdi fakat, bugün ki oyunda oyun alabileceğini sanmayacak kadar motivasyonu düşüktü.
Oyun başladığında kendisini yormayacağını ümit ederek koşuyordu şuan oyun almak umurunda bile değildi fakat yinede takımına sayı getirmesi gerekiyordu, o yüzden kendisini zorlayıp nefisenin hemen arkasından atışlara gelmişti.
Atışlar hiç Aleynanın yüzüne bakmıyordu. İçinden lanetler okumuştu genç kız. Toplam 15 atışıda boşa gitmişti, ve sayıyı alan kişi nefise olmuştu. Yerine geçmeye yeltenirken yine başının dönmesiyle beraber kendisini yere atmıştı.
"İyi misin Aleyna?"
Kendisine tepeden bakan, yunusa kafasını sallayarak iyi olduğunu söylediğinde elini uzatıp kalkmasına yardım etmişti.
Genç kız onları sinirle izleyen poyrazın farkında bile değildi. Yerine geçtiğinde yine ona bakan çok tanıdığı ama aslında iki yabancı olduklarını hissettiği gözlerle karşılaştı.
Tekrar kafasını çevirdi. Her seferinde o gözlere bakmayacağına yemin ediyordu, yine yanılmıştı. Genç kız o adama sadece hisleri konusunda yanılmamıştı.
Bakışlarını, yanında karşı takımla atışan sercana çevirdi. Genç adamın yine ona baktığını sanmıştı.
Belki yanılmıştı belkide gerçekten bakıyordu lakin sonuç hep aynı olacaktı.Genç kız Düşüncelerini bırakıp, antreman yapmak için Benchin arkasına geçti gizemle konuşan Merve'ye baktı. Onlarla sohbet etmek istesede, yine orda bir fazlalık olduğunu düşünüp konuşmaktan çekinmişti.