Sabah gözlerine vuran rahatsız edici turuncu ışıkla homurdanarak yerinde kıpırdandı omega. Tam da o an boynuna çarpan sıcak bir nefesle yerinde donup kalmış, nefes almayı bile bırakmıştı.
Göz kapakları telaşla hızlıca aralanırken gözleri az uyuduğundan yansa da o an bunu umursayacak bir durumda değildi. Şu an delta dibindeydi ve... beraber uyumuşlardı!
Önceki geceyi hatırladığında birden kulakları yanmaya başladı. Resmen rüya gördüğünü sanarak karşısındaki deltaya beraber uyumayı teklif etmişti. Delta daha hareket dahi edemeden kavradığı kazağından onu kendisine doğru çekmiş, yanındaki küçük boşluğa yerleşmesini sağlamıştı. Ona sarıldığını bile hatırlıyordu. Çok utanç vericiydi. Özellikle de dün gece film izlerken yaşanılanlardan sonra...
Şimdi ise tam olarak birbirlerine karışmış bir haldelerdi. Seungmin'in kafası yastıkta, deltanın başı ise onun omzundaydı. Bir kolu deltanın boynunun altından geçmişti, delta omzunu tam olarak bir yastık gibi kullanıyordu. Burnu feromon bezlerine dayanmış, sanki oksijen kaynağı oradaymış gibi boynundan nefes alıp veriyordu.
Bacakları birbirine karışmıştı, deltanın bir kolu ise Seungmin'in belinin altından geçiyordu. Nasıl bu pozisyonda rahat uyuyabildiklerine aklı ermiyordu fakat sanki bulutların üstünde uyumuşçasına rahat hissediyordu omega.
Omega birkaç dakika boyunca öylece ne yapacağını bilemez bir halde beklerken dibindeki beden birden titreyerek sarsıldı. Boynunda deltanın kirpik kırpışlarını hissederken uyandığını anlamıştı omega. Insomnia böyle bir şey sanırım diye düşündü. Uyusan bile titreyerek uyandığın, belki de bir daha uykuya dalamadığın bir hastalıktı. İnternetteki araştırmaları da bunları gösteriyordu.
Tepki vermeden uyuyormuş gibi yapmaya devam etti Seungmin. Her ne kadar okula gitmesi gerekse de şu an yataktan ve deltanın yanından kalkmak istemiyor, mümkünse onun biraz daha uyumasını sağlamak istiyordu.
Delta birkaç kez daha kirpiğini kırpıştırmasının ardından kafasını omeganın omzuna sürterek biraz daha sokuldu dibine. Burnunu iyice boynuna bastırdıktan kısa bir müddet sonrasında ise tekrardan huzurlu nefes alış verişleri duyulmaya başlamıştı.
Feromonlarının deltanın üzerindeki etkisine karşı tekrardan şaşkınlıkla kalakalmış, onu uyandırmamak için hareketsizce olduğu yerde yatarken kendisi de tekrardan uykuya teslim olmuştu.
&
Çok uyumaya alışık olmadığımdan uykularım ara ara bölünse de burnumu tekrardan boynuna dayadığım an bayılırmış gibi gözlerim geriye kayıyor, istemsizce kendimi yeni bir uykunun kollarına bırakıyordum. Bu koku büyülü olmalıydı.
Ben parfüm kullanma dediğim günden beri daha az sıkar olmuştu. Bugün ise o itici kokuyu hiç almamak beni tamamen tatmin etmişti. Çünkü onun beni düşünmüş olması ihtimali anlamadığım bir şekilde içimi ısıtıyordu.
Bu kadar hırçın görünmesine karşın kesinlikle içinde barınan gerçek kişiliği dünyanın en saf varlığıydı.
Başlarda ona bilerek benimle yattığını düşündüğüm için sert davranmış olmam şimdi içimi acıtıyordu. O ruh eşliliğine istemsizce bu kadar değer verirken benim ona herkes gibi davranmış olmam kolay kolay atlatabileceği bir konu olmadığını biliyordum.
Ona birlikte olduğum omegalara bile sergilemediğim bir tavır sergilemiştim. Ruh eşimin birden var olması beklemediğim bir şeydi fakat bunun bahane olamayacağını biliyordum. Hayatı birden tepetaklak olan sadece ben değildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gasoline | chanmin
FanfictionÜlkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.