Part 10

34 3 50
                                    

^
^

-Emre: KAAAAAAAAAAAAAANNNN!!!!!! KANIYORUUUUUUUMM!!!!!! ÖLÜCEEEEEEMMMMM!!!!! AAAAAAAAAAAAAA!!!

-?: O benim kanım salak.

-Emre: NEYY!!

Yüzünü sert zeminden kaldırmaya çalıştı fakat başındaki ağrı çok kötüydü. Kollarında bile güç kalmamıştı ki yüz üstü düştüğü yerden dahi kalkamamıştı.

En sonunda pes edip yerde yuvarlandı ve sırt üstü uzanmaya başladı. Elini ağrıyan başına getirdi ve geçmesi için sabır diledi.

...

Bir saniye

Onunla konuşan kimdi?!

Ve neden kanıyordu???!!!

Uzandığı yerden aniden doğruldu.

-Emre: SEN KİMSİN LAN?!!

Hızla ayaklanması yüzünden başının ağrısı bıçak gibi saplanmıştı. Dengesini kuramayıp dizlerinin üstüne çöktü.

Emre (1. Şahıs)

Acıya dayanamayıp sert ve boğuk bir s*ktir çektim. Başımı iki yandan tutup bastırdım ve kafamı aşağı eğdim.

Dayanamayacağım sanırım.. Gözlerim kararıyor. Kulaklarım çınlamaya başladı.

Ölüyor muyum aq?

-?: Başını kaldır. Sabit dur.

-Emre: ??

Tanımadığım adamın sesiyle iki elimi başımdan çekip kafamı kaldırdım. Yüzü görünmüyor. Gözümü açıp kapamaya yeltenmeden hızlı bir harekette bulundu.

"KILIÇ SESİ"

Kafamın içine keskin bir ses doldu. O kadar ince ki kulağım feci şekilde çınladı.

Ne oldu?

Alnımdan akan bir şey var... Giderek artıyor...

Kafamdaki bu his ne lan??

Şakaklarıma doğru yol almış sıvıya elimi götürdüm. Parmaklarıma bulaşan yoğun sıvıyı yarı görebildiğim gözümün hizasına getirdim.

Kırmızı... Kan mı?

Kafamı kaldırıp ne olup bittiğini anlamaya çalışırken karşıdaki aynanın yansımasıyla kendimle göz göze geldim.

Yüzüm kana bulanmış.

Alnımda uzunca bir kesik var... Kanıyor.

Önümdeki adamın elinde tuttuğu kılıcı olanlara şahitlik ediyordu. Kılıçtan kan damlıyor.

Benim kanım damlıyordu.

-Emre: "Bu herif beni öldürecek"

Daha fazla dayanamayacağım...

Gözlerim...

Kararıyor..._

^
^
^

(Kaan'dan)

Kılıç sayesinde düşüşümü az da olsa hafifletebildim. Fakat yine de sert zemine omzumun üstüne düşmem yüzünden iyi bir ağrıya sahip oldum. Yavaşça doğruldum ve ayağa kalktım. Hemen yanıma düşen kılıcı tek elimle yakalayıp sırtımdaki kabzasına yerleştirdim. Omzumu sıvazlayıp nerede olduğumu çözmeye çalıştım.

Evet sanırım evin içindeyim.

Nostajinin yanı sıra sanki karanlık küçük bir saraydaymışım gibi bir hava vardı etrafta. Altın renginde eski ama güzel eşyalarla düzülmüştü ve garip bir mimarisi vardı. Düştüğüm yere bakmak için kafamı kaldırdım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Escape For Freedom》》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin