Basketbol ve Taegi

10

Yoongi, Taehyung'u basket sahasının içinde oturmuş onu beklerken görmüştü.
Onu gördüğü an duraksamış ve düşünmüştü. Acaba gitmesem mi? Demişti içinden. Sonra ise cesaretlenip adımlarına devam etmişti.

Basket sahasının içine girdiğinde Taehyoung onu fark etmiş ve hızlıca ayağa kalkıp yanına gitmişti. "saat 3. Bekleyeceğini tahmin etmemiştim" demişti, beyaz tenli. "Sana demiştim. Gerekirse 8'e kadar beklerim." Dedi gülerek, uzun boylu. "Ne istiyorsun" Yoongi orada pek durmak istemiyordu. Hemen sadede gelip, neden onu bırakmadığını sormak istiyordu ve birde anne ile babası onu görebilirdi. Ne de olsa site içerisindelerdi.

Kaşlarını çatarak,"İnsanlarla iletişime nasıl girilir öğrenmedin mi?"dedi,  Taehyung. "Biliyorum" dedi Yoongi, kendinden emin bir şekilde.

"Takıma geri dön" Yoongi kaç kere 'hayır' demesine rağmen Taehyung pes etmiyordu. Bu Yoongi için çok sinir bozucuydu.  "Kaç kere hayır diyicem." Taehyoung bu söze omuz silkerek cevap vermişti.

Taehyung'un gözü Yoongi'nin boynuna odaklandığında oradaki yarayı fark etti. Hemen yanına yaklaşıp eli ile onun boynuna dokundu. Yoongi hızlıca geri çekildi. "Nasıl oldu bu?" Dedi merakla Taehyung. Yoongi yarasını swifti ile kapatmaya çalışarak "hiç." Dedi.

Taehyung kurcalamak istemediği için boş verdi "basketbol oynayalım" dedi. Sonra ise dudaklarını birbirlerine bastırarak, Yoongi'den gelicek cevabı bekledi.

Yoongi her ne kadar evet demek istesede ailesi buna izin vermezdi. Eğer onu burada basketbol oynarken görürlerse, büyük cezalar verebilirler di. "Olur" dedi, bir cesaretli yapıp.

Uzun bir maç ardından Yoongi kazanmıştı. "Ahh! Seni yenmek çok zor." Dedi Taehyung, yorgun hâli ile. Yoongi bu söze sadece gülümsemeyle yetinmişti.

"Ben takıma geri gelmek istiyorum." Demişti şaşırtıcı bir şekilde. "Nasıl?" Dedi Taehyung. Her ne kadar onu ikna etmeye çalışsada onu takmıyıcağını ve geri gelmiyiceğini düşünmüştü.