Bölüm 1

238 16 16
                                    

ÖNSÖZ

Hayatın içinde her zaman belirsizlikle ilerleyen durumlar vardır. Genelde karmaşık ve kafa karıştırıcı olmakla birlikte insanı çileden çıkarabilecek bir hale sokar. Çünkü insan çoğu zaman kapasitesinin üstünde yükleme yapar kendine, hal böyle olunca da altından kalkamayabilir.

Çok fazla şeyi aynı anda başarmak ister ama hayat buna müsaade edecek kadar iyimser yaklaşmaz. İstenildiği gibi ilerlemediği zaman ise psikolojik darbeler almaya başlar, belki de bu darbeleri kendi kendine verir. Ancak insan olmanın doğası gereği birçok şeye arzu duyması da normal ve alışılmış bir durumdur. Her insan, isteklerinin şekillendirdiği bir hayat yaşar. Bazen başarmış bir vaziyette olur bazen de başaramamıştır. Her iki durumda da aklını sürekli o istekleri kurcalar. Yapabildiği ve yapamadığı tüm o istekler. Keşke dememek için yaşanır, keşke diyerek ölünür.

Tüm bu karmaşadan kaçmak veya uzaklaşmak istediğinde de kendini yollara verecektir. Hızla giden bir trenin camından gökyüzünü izlerken rahatlar o içinden çıkılamayan düşünceler. Bazense evindeki koltukta sakince oturup loş bir ışığın altında gözlerini kapatarak olur bu dinginleşme. Herkesin ihtiyaç duyduğu ama vakit ayırıp da yapamadığı bir gereksinimdir.


DEMİRYOLU

-Dostum, bence ilk olarak biletlerimizi alalım. Sonra da şehirde biraz turlarız. Karnım da çok aç zaten, yemek yesek iyi olacak.

Rob, Barn ile çıkacağı yolculuk için çok heyecanlıydı. En yakın arkadaşıyla yaptığı için ayrıca mutluydu. Barn ile bir şeyler paylaşmak onun için çok değerliydi, birçok arkadaşı vardı ama Barn'ın yeri her zaman ayrıydı. Barn her ne kadar soğuk, içe kapanık biri olsa da Rob onu çok seviyordu.

Yakın arkadaşlar genelde böyle zıtlıklardan beslenir. Birbirilerinin eksiklerini giderebiliyor olmak, aralarındaki o bağı daha da güçlendirir.

Barn, yarım bir gülümseme ile:

-Ben sana tabiiyim Rob, rotayı da sen çiz, mekanları da sen seç. En kaliteli yerleri seçeceğinden hiç şüphem yok.

Rob, sırıtarak:

-Benim zevklerime mi güveniyorsun yoksa sıkıcı işlerle uğraşmak mı istemiyorsun?

Barn, yakalandığını fark etti.

-Beni iyi tanıyorsun Rob, detaylarla ilgilenmek acı veriyor bana. Zaten sen de seviyorsun plan yapmayı, bir taşla iki kuş vuruyoruz.

-Evet dostum, hiç sevilmez mi. Çok keyif alıyorum bu işten, tüm yolculuğumuzu planlamak için sabırsızlanıyorum. En güzel şehirlerde en lezzetli yemekleri yiyip en kaliteli mekanlarda vakit geçireceğiz. Şüphen olmasın.

Barn, arkadaşının enerjisiyle başa çıkamayacağının farkındaydı. Bu yüzden Rob'un dediklerine çok fazla karşı çıkmadan plana uymaya çalışacaktı.

DemiryoluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin