her bölümde
en az 50 yorum olmadan
yeni bölüm gelmeyecek 🙏🏻asklarm
çalışsın mı parmaklar😭***
"üç günlük tatilden sonra böylesine çökeni de ilk defa görüyorum."
minho, ofise girdiğinden beri onla uğraşan arkadaşının yemekhaneye girip de oturduklarından beri ellerini yüzünden çekmemesiyle gülümsemesine engel olamadan kendini küçük parmakların tatlı eziyetinden kurtardı.
"çok özlemişsin beni herhalde jisung....ayrılmıyorsun yanımdan bugün."
alay kokan ses jisungun kaşlarını çatmasına neden olurken minho karşısına oturan jeonginle oturuşunu düzelterek sarışın bedeni inceledi.
"bugünki yemek de güzel duruyor baya..."
"aşkım dene ve hayalkırıklığına uğra."
jeongin'in dediğine karşılık jisung yüzünü buruşturarak lapa olan pilava bakarken mırıldandığında sarışın beden omzunu düşürerek ofladı."amınakoyayım bir gün de güzel bir şey çıksa da mutlu olabilsem şu yemekhanede ya."
hayıflanışı minho'yu güldürürken yeşil elmayı onun tabağına koyarak göz kırptı."daha demin son kalan yeşil elmayı senin için kapmıştım."
jeongin en sevdiği meyveyle gözlerini büyültürken ona uzatılan yeşil elmayı mutlulukla aldı.
"minho süper kahramanımsın benim.""abartma abartma."
tatlı bir şekilde mırıldanıp önündeki pilavdan bir kaşık daha aldığında maalesef ki dikkatini çeken şey jeongin'in kızarmış yanakları değil de arka masadaki müdürün konuştuğu kadındı.
jisung arkadaşının baktığı yeri fark ettiği gibi onun aksine sesli bir şekilde "oha." dedi. "müdür seo nişanlısını mı getirmiş yemekhaneye?"
"oğlum bir de cimri mi bu adam? insan nişanlısını güzel bir yemeğe götürür."
yanlarına gelen chan jisungla minho'nun arasına yerleştirdiği gibi güzel bulduğu kadına bakarak hayıflandı yeniden."benimle olsa en güzel yerlere götürürdüm bu güzelliği."
"milletim nişanlısına da azmazsın amınakoyayım."
jisung homurdanarak gözlerimi devirirken chan başını ona çevirip tek kaşını sorgularcasına kaldırdı. "sanane lan ahlak bekçisi mi oldun?"
"niye tartışıyorsunuz?"
hyunjin sıradan dolayı fazlasıyla geç aldığı yemekle arkadaşlarının masasına geldiğinde jeongin'in yanına yerleşirken bir yandan da gergince birbirine bakan bedenlere de laf atmayı ihmal etmemişti.
"chan'ın azgınlıkları işte."
jisungun yanıtıyla arkadaş grubundaki muhabbetin ateşi harlanırken minho onların sesini duyamıyor gibi hissediyordu.
ne hissedeceğini bilemeden gözlerini fazlasıyla güzel olan kadından alamıyor, changbin'in kendisinden bu kadın için ayrıldığını düşünmeden edemiyordu.
"minho...sen de kadını güzel buldun sanırım?"
kendi içinden ayrılmasını sağlayan şey jisungun huysuz mırıltılısıyken bir şey belli etmemeye çalışarak omuz silkti.
"evet güzelmiş baya... müdür seo baya şanslı bir adam.""oğlum bak.. şu gey çocuk bile kabul ediyor kadının tanrıça gibi olduğunu."
chan eliyle kapak yaparak jisung'a sırıttığında minho ikisinin birbirine olan bu love-hate benzeri ilişkisinden zevk alarak güldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
if you wanna be with me / minbin
Fanfictionyetişkin içerik ⚠️ seme minho uke changbin