Bölüm Şarkısı: Skylar Grey ~I know you
Küçük kız patronunun haykırışlarını duyduğu anda çantasını alıp kapıya koşması bir oldu.Gördüğü manzara karşısında afallasa da kendisini toparlaması uzun sürmedi .
Patronunu sandalyeye sabitleyen iki adam ve ona öldüresiye yumruk atan diğer bir adam görüş açısına girdi. Yumruk atan adam :
-'Konuş , malları kime kaptırdığını söyle hadi.' diye bağırdı.Patronu
-'Bilmiyorum, buluşma yerine gittiğimde yanıma gelen adam Barlas'ın adamı olduğunu ve parolayı söyledi, ben de malları teslim ettim.' dedi.Yumruk atan adam :
-'Malları kaptırmanın cezasını biliyorsun .' diyerek adeta kükredi.
Patronunun yüzü dağılmış vaziyette her yerinden kanlar akıyordu. Küçük kız patronunun her zaman; olduğundan daha genç ve canlı olduğunu düşünürdü. Şimdiyse patronu sanki on yıl daha yaşlanmış, tükenmiş gibi görünüyordu.
Patronu:
-'N'olur yapmayın, karım iki tane çocuğum var benim.Ne isterseniz yaparım, köpeğiniz olurum.Buralardan çekip giderim n'olur öldürmeyin beni.'diyerek canı için pazarlık yapıyordu ve sonunda gürültülü bir şekilde ağlamaya başladı.
Yumruk atan adam, sandalyenin yanında duran iki adama başıyla işaret etti.Adamlardan biri patronu diz çöktürürken , diğeri kollarından tutuyordu.Yumruk atan adam beline sıkıştırdığı tabancanın ucuna susturucu taktı ve patronun başına iki el ateş ettiği anda giriş kapısının tersi yönünde olan aralık kapıda küçük bir kız hıçkırarak ağlamaya başladı.
Küçük kız olan biten her şeyi duymuştu . Patronunun beyni dağılmış halde kanlar içinde yerde yatıyordu. Küçük kızın vücudu kilitlenmişti sanki, istemsiz bir şekilde göz yaşları yanaklarından akıyor, ağzından acı bir hıçkırma sesi çıkıyordu.Yumruk atan adam ve diğer iki adam yeni fark etmişlerdi kızı.
Küçük kız çantasını yere attı ve tersi yönde olan çıkış kapısına doğru koşmaya başladı.Yumruk atan adam bağırdı:
'Semih ! Okan! Kızı yakalayın .'
Küçük kız büyük adımlarla kapıya doğru koşarken kolunda hissettiği acıyla duraksaması bir oldu.Kolundan tutan adamın kasıklarına geçirdiği tekmeyle adam bir adım geriledi.Küçük kız bunu fırsat bilerek kapının koluna elini attığında , saç diplerinde dayanılmaz bir acı hissetti.Küçük kızın unuttuğu bir şey vardı, adamlar üç kişiydi ve o kapıdan çıkıp gitmesi imkansızdı. Yine de canını kurtarmak pahasına her şeyi yapacaktı, yapmalıydı.
Semih kızın saçlarını bırakmaya hiç niyetli değildi ama kız canının yanmasını umursamayarak karşısında duran Okan'ın suratına yumruklar savuruyordu.Yumruk atan adam kıza doğru ilerledi :
-'Daha küçük bir kıza bile sahip çıkamıyorsunuz , beceriksizler.' diyerek kükredi yine. Küçük kız arkasından gelen sesle duraksadı bir an .O soğuk sesin sahibini şimdi anımsamıştı.
Okan ve Semih kızı yumruk atan adama doğru sürüklüyorlardı.İki adam kızı yere oturttular ve duvara sabitlediler bu kez. Yumruk atan adam:
-'Peki sen küçük hanım birinin ölümüne şahit olmanın cezasını biliyor musun?' dedi alaylı bir tavırla. Küçük kız hayalet görmüş gibi yumruk atan adamın yüzüne bakıyordu . Bu O' ydu... Bu yüzü nerde olsa tanırdı .Yumruk atan adam:
-Ne oldu, bir yerlerden gözün mü ısırıyor yoksa beni?' demesiyle elinde tuttuğu silahı kızın başına doğrultması bir oldu.Okan ve Semih kızı diz çöktürdüler.Yumruk atan adam :
-'Evet küçük hanım tahmin ettiğin üzere ölüm sırası sende. Şimdi hayatın için yalvarmaya başlayabilirsin.' Tükürür gibi çıkmıştı genç adamın ağzından bu sözler.
Küçük kız diz çökmüş bir vaziyetteyken ve başına doğrultulan bir silah varken , kendisini bile hayret ettirecek şekilde sakindi ve gözünü bile kırpmıyordu.Okan:
-'Çağan abi, Barlas başka bir ceset olduğunu öğrenirse bizi ipe dizer.' dedi. Çağan :
-'Öğrenmeyecek.' diyerek duygudan yoksun bir şekilde dudakları aralandı.
Demek ki küçük kızın ölmeden önce bakacağı son gözlerin sahibi -azrailinin- ismi Çağan'dı...
Çağan küçük kıza :
-'Yalvar hadi.' diye bağırdı.
Küçük kız ilk defa konuşuyordu:
'Benim kaybedecek hiç kimsem yok, yalvarmayacağım. Elini çabuk tutsan iyi edersin.' Çağan duydukları karşısında afallasa da kimseye belli etmedi .Tetiği çektiği anda ellerinin titremesi bir oldu. Küçük kız , Çağan'ın gözlerine , gözünü kırpmadan bakıyordu , yüzünde en ufak bir duygu belirtisi yoktu sadece dudakları acı içinde aralanmış gülümsüyordu -AZRAİLİNE-
Onlarca insan öldürmüştü ama birinde bile titrememişti elleri genç adamın.Kendisinden beklenilmeyen bir hareket yaptı, kıza ateşlemek yerine silahın tersiyle başına vurdu ve kız yere yığıldı. Küçük kız başına geleceklerden habersiz yerde yatarken, genç adam Okan ve Semih'e kızı arabaya taşımalarını emretti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUÇ ORTAĞI
Teen Fiction'Yalvar hadi' diye bağırdı. Küçük kız ilk defa konuşuyordu: -Benim kaybedecek hiç kimsem yok , yalvarmayacağım.Elini çabuk tutsan iyi edersin. Çağan duydukları karşısında afallasa da kimseye belli etmedi. Tetiği çektiği anda ellerinin titremesi bir...