6

128 11 1
                                    

7|DÜZENLENDİ

Hala yemek yememiştim. Acıktım ama kalkıp da yemeye üşeniyordum. Gece yarısı olmuştu. Akşamdan beri yazmamıştı, yazmamıştım. Onu kaybetmiş olmanın hissettirdiği korku içimi kemiriyordu. Acaba onunla görüşmeyi kabul etsem benimle konuşur muydu?

Burnumu çektim. Şu anda arasa, en kötü mesaj atsa defalarca özür dilemeye hazırdım.

Yastığın altındaki telefonum titremeye başladı. Başımı kaldırıp telefonu çıkardım. Annem arıyordu.

"Efendim anne."

"Uyuyor muydun? O nasıl bir ses?"

"Ses işte." dedim donuk bir sesle. "Gelmeyeceksin sanırım."

"Kapıları kilitle tamam mı?"

"Olur."

"İyi geceler kızım."

Telefonu kapattım. Yataktan kalkıp kapıları kilitledim. Dolaptan çıkardığım havucu soyup televizyonun karşısına geçip uzandım. Yarın işe gitmek istemiyordum. Artık işe gitmek de istemiyordum, evden çıkmak da. Ben onunla konuşmak istiyordum. Havucu masaya bırakıp telefonu elime aldım ve vazgeçmeden onu aradım. Denemekten zarar gelmezdi. Duvardaki saate baktım.

00.13

Uyumuş da olabilirdi. Çaldı. Çaldı. Çaldı. Ofladım. Çağrıyı sonlandıracakken ciddi ve mesafeli sesini duydum.

"Efendim."

Şükürler olsun açmıştı.

"Soner?"

"Ne var?"

Kabalığını görmezden gelerek "Açtığın için teşekkür ederim." diye saçmaladım.

"Ne söyleyeceksin?"

"Özür dilerim. Gerçekten çok özür dilerim. Ben dediğin gibi düşüncesiz ve sonrasını düşünmeyen bir aptalım."

"Ben sana aptalsın demedim."

"Ama öyleyim." dedim vurgulayarak. "Lütfen beni affet. Ne istersen yaparım."

"Sürekli böyle mi anlaşacağız? Bir şart koyulacak ve yaparsan ne olur yapmazsan ne oluru mu konuşacağız?"

Ensemi koltuğun arkasına yasladım. "Böyle olmasını istemezdim. Bir kardeşin olduğunu bilmiyordum ve sana ulaşamamıştım. Ona öyle güldüğünü görünce..."

"Büşra, böyle anlaşamayız. Ben sana net bir adam olduğumu söyledim. Aramızdaki kilometreyi benden daha iyi biliyorsun. Kandıracak olsam seni mi seçerdim?"

Füze atsaydın.

"Yani demek istediğim, yakınımda zaten onca kız varken, elimi uzatsam uzanamayacağım bir kızla neden vakit harcayayım?"

"Anladım." dedim mırıldanarak.

"Anlamadın. Ama umarım anlarsın."

"Affettin mi?"

"Bir daha sakın beni yargılama."

"Bir daha tekrarlanmayacak." dedim hemen.

"Göreceğiz."

Kısa bir sessizlik oldu. Birkaç saniye sadece nefesini dinledim.

"Ne yapıyorsun?"

"Uyuyacağım." dedi sadece. Bana sormasını beklemiyordum.

"Kapatalım o zaman." dedim.

"Sen bilirsin."

"Uyuyacağını söyledin."

ÜSAME | DÜZENLENİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin