-7-

45 10 3
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.

Eskiz defterinin sayfalarını karıştırdığı sırada iki sene öncesinin tarihiyle karalanmış bir eskizle karşılaşıyor Suguru. Yirmi beş ağustos, Mikawa Körfezi, sahil boyu ve Irago Deniz Feneri. Eskizin altında ise yazmış olduğu birkaç satır var.

öğrendiğim bir şey varsa, insanın dünyada bir yeri olmalı
eğer birinin kalbinde, ruhunda veya zihninde bir yer edinememişse insanın dünyada bir yeri olmalı
ben kimsenin kalbinde, ruhunda veya zihninde yer edinemedim
bu yüzden benim yerim burası

O günü çok net hatırlıyor Suguru. Ne kadar kayıp ve çaresiz hissettiğini, ona bu satırları yazdıranın ne olduğunu, hiçbir yere ait hissetmeyişini ve nasıl da zorla kendine bir yer edinmeye çalıştığını çok net hatırlıyor.

Bir kez daha bakmayı reddedip sayfaları çevirmeye devam ediyor ve yeni bir eskiz için boş bir sayfa açıyor.

.

Cuma ve cumartesi günlerini projeye dair hiçbir şey yapmadan geçirdikten sonra pazar gününün eziyetli geçeceğini tahmin edebiliyordu. Ve sahiden de öyle olmuştu. Sabah yine bir baş ağrısıyla uyanmış, önceki gün giydiği kıyafetleriyle uyuduğunu görünce yüzünü ekşitmiş, saatin çoktan öğleni geçtiğinin ve kahvaltıyı çoktan kaçırdığının farkındalığıyla ağzından çıkan ilk kelimeler de zincirleme küfür tamlaması olmuştu. Mahito hala yoktu. Gelmiş olsa sesine uyanacağını biliyordu. Hızlı bir duş, markete gidip gelirken içtiği iki dal sigara ve almış olduğu hazır bentonun ardından bilgisayarının başına oturmuş ve eskizlerini önüne almıştı.

Kendisini çalışmaya zorladığı tüm bu süre boyunca hiçbir şey düşünmemeye çalışmıştı Suguru.

Düşünmemeye çalışmak zordu. Yaşadığı ve öğrendiği onca şeyden sonra dikkatini projesine yöneltmesi oldukça zor olmuştu. Bir şekilde odaklanıp aldığı son kritiklere göre projesini değiştirirken bile zaman zaman mesajlaşma uygulamasına girip Gojo'nun profilini kontrol etmekten kendini alamıyordu siyah saçlı genç. Kendisine itiraf etmek istemiyordu ancak Gojo'nun profiline yeni bir fotoğraf eklemesinden ve bu fotoğrafın yine Toji'yle birlikte çekilmiş bir fotoğraf olmasından uykularını kaçıracak kadar korkuyordu. En sonunda telefonunu yatağının üzerine fırlatmış ve çizimleri bitene kadar masadan kalkmayacağının sözünü vermişti kendine. Beş defa kalkmıştı.

Akşama doğru Mahito gelmiş ve o da panik içinde bilgisayarının başına geçmişti. Mei-Mei'nin onu ne şekillerde öldüreceğini düşüneceği kadar projesini düşünse çok daha hızlı ilerleyeceğini söylemek istiyordu Suguru. Ancak bir şey söylememişti. Mahito'nun kızıp ortak çalışma alanına gitmesini istemiyordu. Yanında çalışan başka biri varken daha iyi odaklanıyordu Suguru. Ancak ortak çalışmaya da inmek istemiyordu.

Çizimleriyle işi bitip grafik anlatımlara başladığı sırada akşam yemeği için yemekhaneye inmeye karar vermişlerdi. Mahito'nun anlatttığı dedikodularla kafası nihayet dağılmıştı ve çizimlerinin de bitişiyle biraz daha hafiflemiş hissediyordu. Ancak uzun sürmemişti. Çünkü Gojo, köşe masalardan birinde tek başına oturmuş önündeki telefona bakarak yemek yiyordu. Gojo'yla karşılaşabileceğini tahmin etmemişti Suguru. Ama oradaydı. Uzun zaman sonra ilk kez onu yurt yemekhanesinden yerken görüyordu. Ancak daha garip olan tamamen siyahlar içinde olmasıydı. Eğer silüetini zifiri karanlıkta bile tanıyabilecek kadar iyi biliyor olmasa onu fark edemeyeceğini düşünmüştü siyah saçlı genç. Çünkü Gojo siyah giymezdi. Onu en son ne zaman siyahlar içinde gördüğünü hatırlamıyordu bile. Ve Gojo neredeyse kaybolmak istermiş gibi sivitinin kapüşonunu kafasına geçirmiş, gözlerini önündeki telefondan kaldırmıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ārdeō - sugusatoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin