Ben denizin kumları üzerinde durdum
Ben, diyorum, demek oluyor ki bir anlamım var benim de
Değişen bir şey olarak ve değiştiren
Bir anlamım var
Peki öyleyse neden hep başkaları tanımladı beni şimdiye kadar
Neden
Gerçi sessiz ve ünü olmayan bir yaratıktım, biliyorum
Ve onlar güçlüydüler, biliyorum
Ne zaman biraz öfkelenmeye kalksam, bu bile
Onların istediği bir öfke oluyordu ki
Sonra ben susuyordum
Ama bir suçluluk da duyuyordum ki, bu da bir başkaca düşmanımdı benim
Ben neydim.
Edip Cansever
Eleni Karaındrou, Ulysses' Gaze; Ulysses' Theme
Can Bonomo, Kal Bugün
Birsen Tezer, Sanki Rüya
"Dünya büyük bir tiyatro sahnesi gibidir. Herkes bu sahnede rolünü oynar, rolü bitince de bu sahneyi sonsuza dek terk eder." diyordu Sheakspeare.
Ben, kimine göre maktul, kimine göre katil...
Yine ve yine...
Hala ve hala...
Sahnedeydim. Kimse yüzümü görmüyordu. Ama orada olduğumu biliyorlardı.
Benim varlığım onlar için daha büyük bir korku sebebiydi aslında, ne yapacağımı ne edeceğimi hiç kestiremiyorlardı. Beni bir kukla, bir figüran gibi görüyorlar çoğu zaman dikkate dahi almıyorlardı.
Fakat artık yer değiştirmiştik.
Sahnede olmak öyle güven veriyordu ki, eğer daimi bir oyuncu olsaydım hiç inmek istemezdim sahneden.
Sakince piyanonun bacağına yasladım sırtımı. Yorulmuştum
Hayat meşgalesi insanı yoruyordu hoş hayat bazen çok zordu.
Ve kesik kesik cümleleri olurdu insanların. Bir cümleyi toparlayamazdınız. Kesik cümleler hep benim dönüm noktam olmuştu.
"Hayatın kırılma noktaları vardır." dedim koca salona doğru. Kendi kendime konuşuyor gibiydim daha çok. Oysa hep öyle değil miydi? Benim en yakın arkadaşım yine bendim hep. Kafamın içini bir görseydiniz aslında fikir ayrılığını değil, fikir yalnızlığını görürdünüz.
Siz hayatınızda hiç fikir yalnızlığı yaşamış mıydınız?
"Hayatın insanı güçlü durması gereken yerde kırdığı bir nokta vardır. O noktanın üzerine toparlanamaz insan. Oysa o güçlü durması gereken yerde kırgınlıktan ölecek gibi hisseder. Öyle zor gelir ki güçlü durmak. Can acısından değil, kırgınlıktan ağladığı yerden gidemez insan. Çok kırılır ama gidemez. Kırılmak acıtır muhakkak ama kırgınlık hissi daha farklıdır. Buruk bırakır insanı. Oysa acının tadı hep damaktadır. En istenmedik, en beklenmedik anlarda hatırlatır kendini."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİBRİT İLE BARUT, METASTAZ
ActionTarih, 06.12.2017 Biri cansız; tam dört beden bir salonda kaldı o gün. O salondaki hiç kimsenin bir cinayet işlemeye cesareti yoktu. O salondaki hiç kimsenin cinayet işlemeye mecali yoktu. Kimsenin gözlerinden tek damla yaş dökülmezken, geçmiş he...