Darbe

Giriş/Siyah Adam

Yine aynı saatte adam evinden çıkarak, kapısını kapatıp, soğukkanlılığıyla arabasına bindi. Hemen hemen son bir ayda yaptığı gibi günün sonunda yine aynı yola sürer.

Gecenin verdiği karanlıkla, sokak lambalarının kaldırımları aydınlattığında adam siyahlığıyla geceye karışmıştı: Siyah botlar, siyah kot pantolon, siyah tişört ve siyah kapüşon...

Bir az ötede, eski bir evin kapısında durmuş yine aynı noktaya, aynı pencereye odaklıydı. Gün içerisinde bir gölge gibi genç kızın etrafında geziniyor ve aynı bu saatte, aynı yüzü bekliyordu. Aslında bir kaç ay içinde kızın her şeyini çözmüştü. Neleri sever, neleri sevmez, nerelere gider, kimlerle oturup-kalkar, nelere kızar, nelere güler ve ne zaman penceresine çıkıp geceyi izler...

Mutlu olduğunu gördüğünde adamın kaşları çatılır ve gözlerini kısıp sinirine hakim olmaya çalıştı. Kızın mutlu olduğu an dedimse gülücükler saçtığını söylemiyorum. Kızın yüzü genellikle somurtkanlığı ile tanımlanır, dışarıdan her zaman mutsuz ve uzak görünür. Mutlu olduğunda ise pek belli etmez, fakat her şeyile beraber gülmek ona böyle yakışırken... Ancak bu siyah adam onun her şeyini biliyordu. Mesela, eğer kız gün içinde bir şeye kızdıysa sol elinde tuttuğu kahve kupasını her 5 saniyede bir, eğer mutluysa iki eliyle kahveni sarıp kısa zaman aralıklarıyla içer, tam aksine mutsuzsa bu ise adamın en sevdiği durumdur, kahvesinden bir yudum aldıktan sonra pencerenin önünde bırakıp, soğuduğunu fark edince içten bir 'of' çekip yerinden kalkar. Ha, bir de gün boyu öyle farklı bir şeyler olmamışsa gece pencereye çıkmaz. Ve daha çok şey...

Siyah Adam hızla arabasına doğru ilerler ve kapısını açıp sinirle kapatarak tüm hızıyla ordan uzaklaşır.

Bir yıl boyunca içinde büyüttüğü intikamına bir ay önceden başlamıştır. Artık büyük oyunlar oynamalıydı.
Ona göre intikam önce süründürüp acı çektirerek, en sonda ölümü izleyerek bitecektir, hem de en ağır Darbeyle...