-2- TÂRUMAR

111 5 4
                                    

Salondaki tüm gözlerin teker teker üstüme çevrildiğini hissedebiliyordum.Fısıltılar yavaş yavaş artıyordu.Oturduğum yerde huzursuzca kıpırdanıp koltuğuma biraz daha gömüldüm.Kamera şakası falan mıydı bu?Nereye el sallayacaktım?

Doruk'un okkalı bir küfür mırıldandığını duydum.Ekin gözlerimi kocaman açmış bir bana bir ekrandaki Tuna'ya bakıyordu.Duru kusmak istercesine elini midesine götürmüştü.Aras ise eliyle çenesini sıvazlıyordu.

Ne düşüneceğimi bilemiyordum.Kafamın içine aynı anda o kadar çok düşünce akın etmişti ki.Hangi birini tutacağımı şaşırmıştım.Hislerinde gerçekçi miydi bilmiyordum ama anlattıklarında doğruluk payı olduğunun farkındaydım.Gerçekten küçükken dans etmek için sürekli deniz kenarına giderdim.Bileğindeki o kırmızı tokayı bana anneannem almıştı.Kaybettiğim için ne kadar da üzülmüştüm.Hırkamı ise o günden sonra çok aramış ama bulamamış nihayetinde bir yerde unuttuğuma ikna olmuştum.

Kamera,fotoğrafların üstünde gezinmeye başladı.Bizimkilerle yemek yerken,alışverişteyken,okuldayken,yürürken,dans ederken,gülerken... Hayatımın tüm anlarının fotoğraf karelerinin içinde olduğunu fark ettim.Birileri benim her hareketimi izliyor muydu?Rahatsızlık hissi ile ürperdim.Bu çok bencilceydi.Kendi istekleri doğrultusunda benden izinsiz benim hayatıma bu kadar dahil olması kesinlikle yanlıştı.

Doruk sinirle koltuğa vurdu."Sapık herif!Seni bir elime geçirsem öyle bir fotoğrafını çekeceğim ki bir daha kendine gelemeyeceksin."

Aras da hızlıca başını sallayarak onu onayladı."Bakalım kamerayı tutabilecek parmağı kalacak mı?" İkisini de bakışlarımla susturdum."Sakin olur musunuz?Kendim halledeceğim.Siz karışmayacaksınız."

Doruk tam karşı çıkacakken Duru onu susturdu."Beyler,Füsun haklı.Siz dövdünüz diye o fotoğraflar yok olmayacak.Çekeceğini çekmiş zaten.Susun da dinleyelim."

Duru'nun bana destek olmasına şaşırmıştım.Minnettar bir şekilde kafamı eğdim.Güzel bir gülümseme ile o da bana karşılık verdi.O sırada kamera tekrar Tuna'ya döndü.Elinde kocaman bir kutu ile ayakta dikiliyordu.

"Şimdi anlatmaya devam edebilirim.Olayın şokunu biraz atlattıysan beni daha dikkatli dinleyeceğini umuyorum.Bu kutunun içi ağzına kadar seninle dolu.Tıpkı kalbim gibi.O da tıka basa seninle dolu."

Doruk tekrar sinirle ofladı."Hala kalbim diyor,dolu diyor,seninle diyor.Olmayan aklını da alacağım birazdan şunun."

Ekin atıldı bu sefer."Tamam abi,sakin olun biraz ya.Çocuğun sapık gibi bizim fıstığı izlemesi takıntılı tamam ama baksanıza seviyor gibi.Siz kimseyi sevmediğiniz için anlamazsınız tabi."

"Kimseyi sevmediğimizi nerenden uydurdun acaba Ekin?Sizin için sevmek bu mu?Kızı tecavüzcü Coşkun gibi izleyip sonra da sözde bunu sevdiği için saf duygularıyla yapmış olmasına rağmen tüm okulun önünde ballandıra ballandıra prim yaparak anlatmak mı?Uzaktan sevmek mi bu şimdi?Kıza nefesinden daha yakınmış baksanıza.Hadi onu geçtim.Bunları sadece Füsun'a anlatabilirdi.İşi gücü gösteriş başka bir şey değil."

Aras'ın bu sözleri kulaklarımı doldurmuştu.Haklı olabilirdi.Şu an Tuna tüm kızların onu daha fazla istemesine neden oluyordu.Kendini daha da ilgi çekici hale getiriyordu.Ama bir yandan -eğer gerçekse- hislerini bu şekilde tüm okulun önünde itiraf etmesi kızlık gururumu da okşamıştı.

"Çocuk yüzlerce insanın önünde söylüyor bunları.Medeni cesareti yeter beyler.Kendinize gelin." diye uyarıda bulundu Duru.Tuna'nın tekrar konuşmaya başlamasıyla bu tartışmaya son verip hepimiz ekrana döndük.

Tuna elindeki kutunun kapağını açıp kucağına almıştı.Kutunun içinde bir kaç şey çıkardı.Sonra kutuyu yere bıraktı.

"Bunları sana zaten vereceğim.Hepsini tüm okulun önünde göstermem uygun olmaz.Birkaçını göstermeliyim yine de.Bu sinema bileti.Evet,Ekin ve Duru ile beraber gitmiştiniz.Bu filme gitmek için gün saydığınız haberini almıştım.Üçünüz de o kadar heyecanlıydınız ki arka koltuğunuzda oturan beni fark etmediniz.Tüm film boyunca seni ve mimiklerini izledim.Filmin sonlarına doğru ağlamaya başladın.Filmin sonunda artık hıçkırıyordun.O an o kadar sinirlendim ki.Seni herhangi bir şey,öylesine bile ağlatamazdı.O lanet filmi kapattırmayı deli gibi istedim.İstersem yapabilirdim ama o zaman daha çok üzüleceğini hatta sinirleneceğini biliyordum.

HİPNOZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin