day 6

19 5 0
                                    

""Ağacın karşısındayım. Seni göremiyorum.""

Dedi üzgün sesiyle. Cevap geldi hemen.

"Bende seni göremiyorum."

""Ne oluyor? Neden göremiyoruz bir birimizi?""

İsyan eder gibi yakınmaya başladı. Endişeli endişeli konuşuyordu, susmuyordu. Git gide daha çok heyecanlanıyordu.

"Ağacın yosunlu kısmında küçük bir çukur var. Parmağını oraya yerleştirir misin?"

Kendisi yerleştirmişti. Diğerini bekledi.

Diğeri yosunlu tarafı bulmuş, çukuru arıyordu. Bulduğunda oda parmağını yerleştirdi.

İkiside hissettiği parmakla beraber ürktüler.

Duygusal olan parmağını çukurdan çıkarıp kollarını yanındakinin beline doladı. Bıraksa kelebek gibi uçacakmışcasına sıkıyordu sarıldığı bedeni.

Elinde kase olan nefes almakta zorlanıyordu. Ama sebebi diğerinin onu aşırı sıkması değildi. Kalp atışları hızlandığından dolayı böyleydi.

Oda uyuşmuş kollarını doladı diğerine. Elindeki kaseye dikkat ederek.

Biri yakınlaşıyordu, elinde kaseyle olan görmüştü ama diğeri gözleri kapalı olduğundan görmedi.

"Biri geliyor"

Diyerek kollarını diğerinin belinden çekti. Kendi belindeki kolları çekmeye çalışsada başaramadı. Daha da sıkılaştı kollar. Bir kaç kere daha çalıştı ama elde ettiği huysuz mırıltılardan başka bir şey değildi.

Pes etmişti artık. Lakin kafasını diğerinin omzuna gömdü. Yüzü görünmeyecekti böylece. Eliyle diğerinin de yüzünün önünü kapadı.

Adımlar yakınlaştı, ve yeniden uzaklaştı. Hiç duraksama olmamıştı.

Kafasını kaldırıp baktığında yine şaşırmıştı. Annesinin yakın olduğu komşularıydı. Kendisini cisminden bile tanıya bilirdi, ancak görmemiş gibi geçmişti.

Görmemiş gibi.

"Biz bir birimizi göre biliyorsak kimse bizi göremiyor."

""Hm?""

Kapadığı gözlerini açtı, kafasını kaldırdı. Garip bi pozisyon olduğunu düşünüp kollarını boşalttı, biraz arkaya çekildi.

Tişörtünün çekilmesi hissiyle önüne baktı. Karşısındaki tişörtünün ucundan tutmuştu.

"Sen ve ben. Sadece bir birimizle temastayken bir birimizi göre biliyoruz. Ve bu zaman kimse bizi göremiyor. Temasta olmadığımız zaman bir birimizi göremiyoruz ama her kes bizi göre biliyor."

Diye açıkladı karşısındaki şaşkın surata. Yanakları nemli görünüyordu. Burnunu çekiyordu.

O da diğerinin tişörtünden tuttu.

Şaşkınlığını yenemediği ve aklı sorularla dolu olduğu için bir şey demiyordu. Karşısındaki sessizliği yine bozdu.

"Köşk eski haline dönmüş, kollarımda."

Bir eliyle karşısındakinin tişörtünü tuttuğu için çilek kasesini yere koyarak diğer kolunu gösterdi.

"Ve ..."

"Bana bağladığın sargıyı bulamadım."

Son cümlesi mutlu etmişti diğerini. O da konuştu bu sefer.

""Bana verdiğin kekin paketini bulamadım.""

Karşıdaki durdu bir kaç saniye. Gülmeli mi üzülmeli mi şaşırmıştı.

"Neden oluyor bütün bunlar? Her şey normalken birden niye böyle oldu? Hiç bir şeyi bulamadım. Seni bulamadım. Hafızamdaki anılardan başka her şey kaybolduğu gibi, sesinden başka her şeyin kaybolmuştu. Sadece temasla göre biliyorum seni. Seni görmek isteyincede bana dair her şey siliniyor."

Düşüncelere dalmıştı karşısındaki. Kendisi düşüncelerde olsada gözleri kendisine derin bakıyordu.

""Ya bütün bunlar. . . yeniden doğmamız gerektiği içinse?""

Demişti o kadar düşündükten sonra.

"Ne?"

İnanmamış bir sesle söylemişti. Karşısındaki da bunu anlamıştı.

""Bir birimize dair anılar yer yüzünden siliniyor. Sadece aklımıza kazılı. Bir birimizi göremiyoruz. Ne anılarımız ne bir birimiz varız. Ancak görmek için şansımız var. Ama birlikteyken biz yer yüzünden siliniyoruz. Kimse bizi göremiyor.""

Fikrinin devamı olduğu belliydi lakin susmuştu.

"Neden sustun? Ne demek istiyorsun?"

Dikkatle baktı karşısındakinin yüzüne. Birden ona baktığı için göz göze geldiler.

""Teması bırakmayalım""

Dedi gergince. Önündeki kafasını olur manasında hareket ettirip hmladı. Gerginliğinin sebebini merak etmişti. Ama bunu sormadı.

Yere koyduğu kaseyi eline aldı.

"Çilek!"

Karşısındakini gülümsemişti kelimeyi söyleme şekli. O da gülümsemişti.

Tişörtünden çekiştirdi, sol tarafa doğru çevirdi kendini elinde kase.

Diğeride bir eli onun tişörtünde, diğer eli çilek yemekle meşgul, onun götürdüğü yola doğru yürümeye başladı.

. . .

days of reborn | sunkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin