2

80 15 6
                                    

Elindeki kül kabına bakarak ağlıyordu Yoongi, bugün yakılmıştı arkadaşının bedeni, ailesi Hoseok'un ailesi ile konuşmuş, küllerin bir kısmını Yoongi için almışlardı.

"Tanrım... Özür dilerim"

Kendini suçluyordu çocuğun ölümünden, sağına soluna baksa ölmezdi Hoseok.

"Tanrım özür dilerim, lütfen bana arkadaşımı geri ver lütfen"

Yere çöktü, annesinin dua ederken yaptığı gibi iki elini birleştirip gözlerini kapattı.

"Özür dilerim Tanrım, lütfen, lütfen bana onu geri ver. Lütfen"

Annesi hep çocukların duası kabul olur derdi, böyle bir dua da kabul olur muydu?
Kabul olsun istiyordu.

"Özür dilerim Tanrım, söz daha iyi bir çocuk olacağım. Lütfen bana onu geri ver"

Hıçkırıklarının sesi arttı, burnu ağladığı için akıyor, yanakları tuzlu suyun etkisiyle kaşınıyordu.

"Yoongi hyung"

Duyduğu korkmuş, fısıltı gibi çıkan sesle gözlerini açtı, kendisine korkarak bakan, gözleri ağlamaktan kızarmış çocuğu görünce donakaldı.

"Hoseok..."

"Hyung!"
Hoseok iki eliyle yüzünü kapatmış ağlıyordu.
"Çok korktum hyung, çok canım acıdı, çok korktum"

"Buradasın..."

"Yaktılar beni hyung, kurtarın beni diye bagırdım niye durdurmadın hyung"

Çocuk hıçkırarak ağlıyor, korkuyla yanına doğru emekliyordu.

Kollarını açtı Yoongi, kendisine sarılmaya çalışan çocuğun kolları içinden geçince ikiside korkuyla baktı.

"Hyung... Bana ne oldu?"

"Sen... Sen öldün. Hoseok sen ölüsün!"

hayalet Seok (Sope) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin