3. Bölüm

292 36 25
                                    

DERİN AKTAY

Göz kapaklarım acıyordu.

Sadece göz kapaklarımla sınırlı değildi, ancak dayanabilirdim. Bir sürü kez dayak yemişliğim vardı, acıtan tek şey ruhumdaki kanamalardı pekâlâ. Geçiremiyorum çünkü onları, ne kadar uğraşırsam uğraşayım silinmiyor izleri.

Bu sefer yüzüm de dağılmıştı çokça, dokunmazdı abim görür diye. Çok korkardı ona söylememden. Ama ben öyle güzel alışmıştım ki buna terapideymişim gibi hissediyordum.

"Sorarsa arkadaşlarınla kavgaya bulaştın, tamam mı?" Gözlerimin içine baktı sadece. Nefretini hatırlattı kendi kendine. Aklındakileri okuyamıyorsam bile kalbindekileri hissedebiliyordum, o kadar iyi tanıyorum ki onu.

"Tamam, ama devam edeceksin tamam mı böyle yapmaya? Çok iyi hissediyorum!" dedim heyecanla konuşurken. Sırıtmama karşılık gözlerini devirmişti sadece. Ruhumdaki kanlar çekildi onu böyle görünce.

"Psikopatsın sen! Doktora falan görün." Güldüm histerikçe, bana psikopat diyen kişi her gün poliscilik ayağına yatıp dövüyordu beni. İşine karşı sadıktı madem, neden masum bir insana vuruyordu ki? Aptal adam.

"Doktorum sen ol arasım." Sırıttı bana karşı, arada bir bazı şeylerden şüphelenmiyor değildim.

"Kes sesini zıbar velet." Aramızda 5 yaş vardı toplam, ama o her zaman küçük görürdü beni. Bu masum bir duygu değildi, aksine çocuklara vurmayı daha çok sevdiği için kendini telkin ediyordu. Lise son da karşılaşmıştım onunla, tabii şuan gittiğim üniversiteye de ara ara geliyordu ama geçen sene beni okulun lavabosuna sıkıştırarak dövmüştü. Ağzım burnum kan içinde kalıp, zor nefes alış verişlerimi dün gibi hatırlıyorum. Zor zamanlardı... Hala da öyle ona bakılırsa. Ama acıyı hissetmemeye başladım şu zamanlarda, sadece ağlıyorum ruhumun derinliklerinde. Ve o bununla o kadar çok övünüyor ki... Hep mızmız, ağlak bir çocuk olduğumu söylerdi zaten. Başka seçeneğim yoktu ama olsun.

"Uykum kaçtı." Sinirle fırlattı elindeki sopayı. Onu sinir etmeyi o kadar çok seviyorum ki.

"Görüşürüz Derin Aktay. Yarın tekrar gelirim." Gülümsedim güzel sözlerine karşı. Romantik şey.

"Beklerim yarim." Gözlerini devirdi ve hızlıca çıktı odadan. Yakalanmaktan çok korkuyordu. Bende korkuyordum çünkü bir daha beni dövemezdi. Bunu bir kaç kez dile getirdiğimde tımarhaneye taşınmam gerektiğini söylemişti.

Olabilir, ama ben bulunduğum konumu değiştirmekten nefret ederim.

Ellerimi birbirine sürterek yerden kalktım. Güzel bir yüzüm olduğunu inkar edemezdim şahsen. Kaderim güzel olmadığından hiç bir şey ifade etmiyordu benim için.

Yatağıma doğru adımladım yavaşça, odamda dayak yerdim hep. O kadar koruma vardı ki dışarıda, Aras buraya bile zor geliyordu. Beni çıkarıp üzerine geri getirmesi imkansızdı.

Örtüyü üzerine örttüğümde sabah duş almaya karar verdim. Gözlerim dahi kanlanmıştı. Birazcıkta fondöten sürsem abimin farketme olanağı olmazdı asla.

Fikirlerim muhteşem!

Bende muhteşemim!

Hayatımın aksine.

UçurumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin