SÖNMEYEN YANGINIM

5

İki gün sonra *

" Kızlar biz yarenle havuza giriyoruz" diye seslenmisti pera içeride oturan kızlara. Alara onlara bakarak "Tamam iyi eğlenceler" dedi.

"Dikkatli olun, özellikle de sen pera" demişti fatih abi bahçeden içeri girerken. Odada oturan kızların yanına gelmişti. "Napıyorsunuz bakalım"
"Öyle sohbet ediyorduk " dedi hera yanına oturan fatih abiye bakarak ve çalan zille ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledi. 

" Hera hanım geldiler " demişti kapıdaki koruma.  "Tamam alın içeri"
2 dakika sonra gelen adamlara bakıp "Selam beyler, hoşgeldiniz " dedi
" Buyrun " dedi eliyle içeriye geçmelerini işaret ederken. "Hoş bulduk" demişti karan.

Onlar girdikten sonra hera da kapıyı kapatıp arkalarından içeriye doğru yürüdü. " Bu kadar erken geleceğinizi düşünmemiştim "

"Ha geleceğimizin emindin yani Efsun" dedi karan imali bir bakış atarak. 
" Evet "

Mirza karşısında duran heraya bakarak "Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun " dedi.

"Çocukluk arkadaşlarımı çok iyi tanıyorum diyelim " dedi hera yandan bir gülüş atarken. "Hiç değişmemişsin hala eski küçük inatçı ve dik başlı herasın" dedi mirza ona gülümserken. İki adım atarak heranın önüne gelip ona sarılmıştı. Hera böyle bir şey beklemediğinden dolayı şaşırmış daha sonra oda ellerini mirzanın beline dolayıp sarılmıştı. " Özlemişim seni sister"im" dedi saçlarını karıştırırken.
" Bende seni özlemişim çakma abi "

"Sarılmanız bittiyse bende sarılabilir miyim ?" Demişti Alara mirzaya bakarken. "Gel buraya minik" diyerek ona da sarılmıştı mirza. Kaya ise hemen heraya sarılmıştı. " Hera yaş olarak büyük olabilirsin ama boy olarak her zaman ben büyük olacağım demiştim küçükken, bak gördün mü oldum işte " dedi kaya eliyle aralarındaki boy farkını göstererek.

Herkes birbirine sarıldıktan sonra " Sizi keratalar sizi gelin bakayım buraya" diyerek kollarını açmıştı Fatih abi. Hepsi sırayla sarılmıştı. "Zaman çok çabuk geçmiş " dedi fatih abi hüzünle. "En son gördüğümde 10, 12 yaşlarındaydınız"
"Abi biz özür dileriz yüzü-"
"Önemli değil kaya elinde baya sertmiş ama olsun. Çocuklar benim biraz işlerim var siz keyfinize bakın" deyip yanlarından ayrıldı.
"Eviniz çok güzelmiş" dedi mirza etrafta dolanıp evi incelerken.

" Öyledir EVİMİZ" dedi hera evimiz kelimesinin üstüne bastırarak.

Onlar sohbet ederken mirza büyük cam kapının önünde durmuş ordan bahçeye bakıyordu. Yaren havuzdan çıkmış sandalyeye oturmuştu. Pera ise kendini havuzun derinliklerine bırakmıştı. Mirza dikkatli bir şekilde izliyordu perayı. Peranın havuzun dibinde cansız bir şekilde durduğunu görünce hızla kapıyı açıp havuza atlamış perayı kucakladığı gibi havuzdan çıkarmıştı. Yüzüne vurup uyandırmaya çalışıyordu ki pera bi anda gözlerini açtı.
" SEN KİMSİN " diye bağırıp bi anda mirzayı havuza atmıştı.
"Napıyorsun be "

Bağırma sesleriyle beraber hepsi bahçeye çıkmıştı "Noluyor burda " dedi hera havuzdan çıkmaya çalışan mirzaya bakarak "Mirza havuzda ne yapıyorsun sen? "

"Benim yüzümden oldu" dedi pera pişmanlıkla.
"Hâlâ üşüdüm ben" dedi yaren heranın bacağına sarılarak. "Gel bitanem üzerini giydirelim" deyip yareni kucağına alıp içeri girdiler. "Alara mirzaya havlu getirde kurulansın"

Yarenin üzerini değiştirip aşağı indiklerinde herkes odadaydı.

"Ben özür dilerim sen olduğunu bilmiyordum, bilseydim yapmazdım, zaten niye yapıyım ki sonuçta manyak mıyım! Ee ben bir an da yabancı birini görünce refleks olarak şey ettim yan-"