2-KULAKLIK

20 3 3
                                    

Evet, gayet bulutlu ve yağmurlu bir güne karşı komşum Neslihan ablanın köpeğinin havlaması ile gözlerimi açmıştım. Yataktan kalkarak her zaman ki gibi önce lavaboya gidip yüzümü yıkadıktan sonra tekrar odama girerek yatağımı toplamıştım. Salona girdiğimde ise Birçe daha uyanmamıştı fakat zaten hep geç yatıp geç kalktığı için pek sorun etmemiştim.

Mutfağa girip buzdolabını açarak ne var ne yok yoklaması yapmıştım. Gerçekten peynir, salatalık, domates ve zeytin dışında hiç bir şey yoktu. Birçe'nin uyumasını fırsat bilip üstüme ceket alıp markete gitmek için lila terlikkerimi giymiştim. Marketten sucuk, kaşar, pizza, yumurta ve köfte aldıktan sonra aldıklarımın parasını ödedikten sonra marketten çıktım.

Eve girdiğimde saatin 12:16 olmasına rağmen Birçe hâlâ uyanmamıştı. Bende elimde ki poşetleri mutfağa koyduktan sonra Birçe'nin odasına yöneldim kapıyı tık tık lamama rağmen içeriden ses gelmediği için odaya dalmak zorunda kalmıştım. Odaya girdiğim an Birçe'nin yerde yatan cansız bedenini görmüştüm. Dengemi kaybederek dizlerimin üstüne çöktüğümde elerim ile ağzımı kapamış ve göz yaşlarımın yüzümü ıslatmasına izin verdim.

Sonra ne yaptığımı sorgulayarak hızlıca nabzını kontrol etmek için bileğini alarak iki parmağımı bileğinin iç kısmına koydum fakat ölmüştü. Hızlıca odama girip telefonumu elime aldığımda hemen şifresini açıp 112 numarasını tuşladım çok zaman geçmeden 30 yaşlarında bir adam telefonu açmıştı.

"Alo!! " dedim hızlıca.

"Alo. 112 acil servis nasıl yardımcı olabilirim? "

"A-arkadaşım." dedim kekeleyerek.

"Evet, arkadaşınız? "

"Odasına girdiğimde, " kelimeleri ağzımdan zor çıkartıyordum.

"Adınızı öğrenebilir miyim? "

"Gece."

"Gece Hanım, lütfen sakın olun eğer olmazsanız size yardımcı olamam. Şimdi derin nefes alın ve neler olduğunu anlatın lütfen. " dediklerini yaptıktan sonra sakin kalmaya çalışarak olanları anlatmaya başladım.

"Arkadaşımın odasına girdiğimde yerde yattığını gördüm. "

"Nabzını kontrol ettiniz mi? "

"Evet, fakat şu an atmıyor. Lütfen bir şeyler yapın. "

"Tamam Gece Hanım telefonunuzdan konumunuzu görebiliyorum şu an. Acil ekip servisimize yolladım üç dakikaya orada olurlar. Sizde bu süre zarfında sakin kalmaya çalışın. "

"Tamam, teşekkürler. " dediğimde hâlâ ağlıyordum. İki dakika boyunca Birçe'nin bedenine sarıldıktan sonra kapı çaldı ve koşarak kapıyı açtım. Tahmin ettiğim gibi sağlık ekipleri gelmişti. Birçe'yi sedyeyle yatırdıktan sonra ambulans'a götürdüler bende yanındaydım. Telefonumu çıkartıp Birçe'nin anne ve babasına haber verip gideceğimiz hastanenin konumunu yolladım.

Çok geçmeden hastaneye geldik Birçe'yi bir odaya aldılar fakat beni yada ailesini odaya girmesine izin vermiyorlardı. Yaklaşık 1 saat sonra doktor odadan çıktığında Birçe'nin ailesi ve ben ayağa kalkmıştık. Annesi ayakta durmakta zorlandığı için elimi tutmasına izin vermiştim.

"Doktor Bey n'oldu? Ne olursunuz bir şey söyleyin. " dediğinde zor durduğunu fark ettiğim için koluna girmiştim. "Üzgünüm çok uğraştık ama hastayı kaybettik. Başınız sağ olsun. " doktorun dediğini duyunca dünya başıma yıkılmıştı.

Beraber büyüdüğümüz, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen, her yaptığım harekette beni destekleyen kızı kaybetmiştim. Dengemi kaybettiğimi hissederek yere yığıldığımda göz kapaklsrımın kapandığını hissettim.

ÖLÜMLÜ MÜZİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin