Dream 0.2

Buz Pateni -Kısım 2-

Yazım Tarihi: 03/05/2024

Yayımlanma Tarihi: 04/05/2024

Heyyo!

2. Sezonun 3. Bölümünün 2. Kısmına hoş geldiniz!

Yazar Notu: Şovun orijinal karakterleri hariç, geriye kalan tüm gifler temsilidir.

---------------------------------------

Hazel'ın bakış açısından:

Biyoloji öğretmenimiz, Bayan Stinson, bugün işleyeceği ders yerine bir belgesel izletmeye karar vermişti. Boynumun ağrısına daha fazla dayanamayarak başımı masaya yasladım. Yanımda oturan Stiles bana doğru eğilerek, dudaklarını saçlarıma bastırdı. Kaşlarımı çatarak başımı ona çeviriyorum. "Yakalanmaktan korkmuyor musun?"

Gözlerimin içine -gerçekten, tam içine- bakarken gülümsedi. "Bayan Stinson 5 derece miyop ve gözlüğü yanında değil. Kalkıp dans etmeye başlasak, bizi sınıfın ortasında dolanan sinekler olarak göreceğine %100 eminim."

Kıkırdamamı gizlemek için elimi dudaklarıma bastırdım. Stiles ise tekrar başımın üstüne hafif bir öpücük bırakırken bana doğru biraz daha yaklaşarak resmen beni kollarının arasına hapsetti. Çenesini başımın üstüne bıraktığında, gülümseyerek ona biraz daha sokuluyorum. Dersin konusunu daha önce çalıştığım için dinlememe bile gerek yoktu. Masanın üstünde öylece duran elini ellerimin arasına alarak sanki ilk defa görmüşüm gibi incelemeye başladım.

Onun sıcacık elini tuttuğunda, vücudumdan bir ürperti dalgası geçerek tüylerimi diken diken ediyor. Buna alışkındım çünkü; ona ne zaman böyle dikkatli dokunsam, sanki bir alev topu bütün vücudumu sarıyor ama yanmıyormuşum gibi hissediyordum.

Yani, o garip hissi ancak bu şekilde tanımlayabiliyorum.

Elini ters çevirerek parmaklarımı avucunun içinde dolaştırdım bir süre. Sıcak nefesi kulağımı gıdıklarken, başını başımın üstüne yaslayıp fısıldıyor. "Elim sana ilgi çekici mi geldi?"

"Gıdıklanıyor musun?" ellerimi durdurmadan mırıldandığımda kulağımı ısırdı hafifçe. Bunu ilk yaptığında olduğu gibi bir tepki vermeyip, irkilip yanlışlıkla ona dirsek atmıştım, alt dudağımı ısırıyorum. "Hayır, ama dikkatle incelenecek başka bir yerlerim olduğundan emindim... Dudaklarım gibi mesela."

"Sınıfın ortasında seni öpmeyeceğim Stiles." hızla mırıldandığımda kısık bir kıkırdama ile başını kaldırıp belgeselin oynadığı ekrana bakmaya başlıyor. Boşta kalan eli ile saçlarımı okşamaya başladığında rahat bir iç çekiyorum.

Uykumun gelmeye başladığını hissederek saçlarımda olan elini tutup, diğer elimle sanki hayatım boyunca yaptığım en önemli işmiş gibi elini incelemeye devam ediyorum. Elini tekrar ters çevirerek kemikli parmaklarına, özenle kısa kesilmiş tırnaklarına ve elinden parmaklarına doğru uzayan kolundaki ufak tüylere kadar her bir noktayı dikkatli dikkatli inceledim, parmaklarımı gezdirdim. Yönümü koluna doğru çevirerek parmağımın ucuyla dokunduğum anda, irkilerek tüyleri diken diken oldu. Belirgin bir şekilde görülen damarını fark ettiğimde, daha rahat bir alan bulmak için kolunu çevirerek parmağımla takip etmeye başlıyorum. Dirseğinin iç kısmında ortadan kaybolduklarında sırıtarak o noktaya ufak bir öpücük kondurdum.

Bence öpmek, sevgiyi göstermenin önemli yollarından biriydi. Sonuçta ortada bir fiziksel temas vardı ve her insanı tutup da öpemezdiniz.

En önemli kısım ise, dudaklarınızın dokunduğu o şanslı noktanın neresi olduğudur. Yanak ve el gibi bazı noktalar herkes tarafından kullanılabilirken, genelde çok fazla tercih edilmeyen yerler de vardır.