Yazım Tarihi: 08/05/2024
Yayınlanma Tarihi: 08/05/2024
Heyyo!
2. Sezonun 3. Bölümünün 3. Kısmına hoş geldiniz!
Dikkat: Bu bölüm hafif derecede yetişkin içerik içermektedir. Lütfen yorum yapmaktan çekinmeyin ^.^
Ufak bir duyuru yapacağım. Bölümler artık saat 13 de değil, bölümün yayınlanacağı gün, herhangi bir saatte yayınlanacaktır. Maalesef ki o saatlerde meşgul olduğum için belirtilen saatlerde yayınlayamıyorum.
Yazar Notu: Şovun orijinal karakterleri hariç, geriye kalan tüm gifler temsilidir.
---------------------------------------
Hazel'ın bakış açısından:
"Hazel!"
Stiles arkamdan tekrar seslendiğinde dolabımın önüne ulaşmıştım. Yaklaşık 5-10 dakikadır, yani onu kapının önünde bıraktığım andan beri, peşimden koşturup kalabalık olan koridorları geçmeye çalışıyordu. O zamandan beri biraz daha sakinleşip durulmuştum ama hâlâ içimde yükselmeyi bekleyen garip bir his vardı.
Kendime sürekli olanların saçma olduğunu, kıza o anlamda bakmadığını söyleyip duruyordum ama o an aklıma geldiğinde tekrar aynı iğrenç hissi hissediyordum. Dolabımın kapısını açarken derin bir nefes aldım. Aniden bileğimden tutulup döndürülerek sırtım dolaba yaslandığında sonunda bana yetiştiğini anlıyorum. "Ne?" dedim sinirle gözlerimi açarken.
Ama ona baktığımda, bir anda bütün sinirim uçup gitti.
Koştuğu için terlemiş, az da olsa nefes almak ister gibi üstündeki gömleğin birkaç yakasını açmıştı. Nefes nefese kaldığı için göğsü kalkıp iniyor, alnında ve yanaklarında boynuna doğru akan terler öğle güneşinde parlıyordu. Büyükçe yutkunurken kendimi ciddi olmaya, tekrar gözlerine odaklamaya çalışıyordum ama olmuyordu.
Tamam, gerçekten... gerçekten etkilenmiştim.
Dudaklarının oynadığını fark ettiğimde dikkatimi inip kalkan göğsünden çekip, dudaklarına çeviriyorum. "Orada ne söylemek istedin?"
"Ne dediğimi duymadın mı?" dibimde durduğu için çok fazla yer olmasa da zorlukla kollarımı kavuşturdum. Kollarım tam olarak göğsüne denk geliyordu ve dayanma sınırımı gerçekten aştığımı hissediyordum. "Gerçekten tekrarlamamı istiyor musun?"
"Duydum, duydum ama bir anda nereden çıktıklarını merak ediyorum." bir elini yüzüme doğru götürerek dağılmış saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Çekilmeden öylece yüzüne bakıyorum. "Bir anda bu sinirli hale nasıl geldin, onu merak ediyorum yani."
Bakışlarımı kaçırdığımda, çenemden tutarak nazikçe kendisine döndürdü. "Hazel?"
Başımı geri çekiyorum. "Sonunda dikkatini çekebildim demek."
"Hmm." kaşlarını kaldırıp gülümserken kollarını belime sararak beni iyice köşeye sıkıştırdı. Kendisini de bana bastırdığında tamamen onunla dolap arasında sıkışmış durumdaydım. "Sorun ne bakalım? Seni tanıyorum ve böyle ani öfke patlamalarının her zaman olmadığını biliyorum."
"Bir şey olmadı." ağzımın içinde mırıldanıyorum bakışlarımı tekrar kaçırırken. Az önce yaşadığım sinirin ve onun bu hali yüzünden ani yükselen libidomun ardından, bana böyle tatlı tatlı sorması beni biraz utandırmış ve açıkçası biraz da şımartmıştı.
"İkimiz de 'bir şey olduğunu' biliyoruz." gülümseyerek mırıldanıyor. Kollarımı zor da olsa onun göğsüne bırakıyorum. Elimin altında hızlı hızlı atan kalbini hissederken yutkundum. "Bunu şimdi mi söylemek istersin, yoksa biraz bekledikten sonra mı söylemek istersin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dream 0.2
FanfictionBelgrave'de olanlardan sonra Hazel hayatının geri kalanını sakin bir şekilde geçirmeyi planlar. Sonuçta bütün sorunlarından kurtulmuşlardı, değil mi? Derek kazandığı yeni güçler sayesinde etrafında yeni bir sürü oluşturmaya başladığında, kurt adamla...