" Üzgünüm oğlum, halledilmiyor işte. Sen orada keyfine bak "Ailemin sayılı bahanesi üzerine bir soluk verdim. Geçiştirip telefonu kapattığım sırada bugünün cumartesi olması rahatlığıyla mutfağa adımladım.
Ailem ne kadar işi gücü bırakıp tekrar buraya yerleşeceklerini söyleselerde onlar sözlerinde duran insanlar değildi. 1 yıldır yanlarındaydım fakat sanki ben orada yokmuşum gibi davranmışlardı. Şimdi ise eski evimize geri dönmüştüm.
Buz dolabını açtım ama içi bomboştu ve bende açtım. Hayvan gibi açtım lan!
" Yemek sipariş etmeliyim.. "
Diye mırıldandım. Fakat sonra aklıma geldi,
Lan bugün Edgar'ın vardiyası vardı!
Hızlıca odama koştum ve üzerime birkaç parça kıyafet geçirdim. Cidden şu an kıyafetin pek önemi yoktu. Edgar'ı görmek istiyordum.
10 dakika içerisinde evden çıkmıştım. Edgar beni görmek istemezdi büyük ihtimalle, bana kırgın olmasını anlıyordum.
Sözde benimle arkadaş olmayacaktı ama şimdi gittiğim için trip atıyordu.
Gülümsedim.
Ne kadar ona zarar vermemek için ondan uzaklaşsamda gene kendimi ona yaranmaya çalışırken bulmuştum. Her zamanki gibi.
İçim değişik bir huzurla dolarken 15 dakika içerisinde gelmiştim kafeye.
İçeriye girdiğimde epey boştu. Kasada isminin colette olduğunu hatırladığım kız dururken Edgar tek tük müşterilere gülümseyerek hizmet veriyordu. Gülümseyen yüzünü epeydir görmemiştim ve özlemiştim.
Normal bir arkadaş başka bir arkadaşının gülüşünü özlemezdi ben bunun farkındaydım. Ama sorgulamıyordum. Sorgularsam içinden çıkamazmış gibi hissediyordum.
Edgar'ın bakışları beni bulduğunda heyecanla kıpırdandım. Ama o beni görmezden gelerek colette'nin yanına gitti.
Görmezden gelinmiştim, ekisi gibi.
Buna kızardım normalde fakat şu an bu beni mutlu ediyordu. Onun beni görmezden gelmesini bile özlemek değişikti.
Eskiden hep oturduğum masaya oturup bekledim. Edgar siparişimi almaya gelince ilk gün sipariş ettiğim şeyden sipariş ettim. Inverno.
Ben ona bolca gülümserken o sadece kafasını sallayıp gitti. Derin bir soluk vererek kafamı masaya koydum.
Gözlerimi hafifçe araladığımda colette'nin sesini duydum ama uzaktaydı ve edgarla konuşuyordu.
Kulak misafiri olsam ne olacaktı ki?
" Ben seni hep idare edemem, yeni birini bulmamız lazım "
" Bizim kadar salak kim var burada çalışacak? Okula da uzak "
Duyduğum şeyle kafamı hızla kaldırıp yerimden resmen uçtum. Colette ve Edgarın yanına adeta TP attığımda ikiside ne olduğunu anlayamazken konuştum
" Ben burada çalışırım lan! "
Yüzümdeki heyecan her şekilde okunurken Colette birkaç saniye gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı ama daha sonra tüm kafeyi dolduran bir kahkaha attı. Edgar ise bana tek kaşını kaldırmış anlamaz bir suratla bakıyordu.
Evet her yönden bu işi Edgar için istediğim belliydi ama şu an bunu umursayamazdım tamam mı!
" Ciddi misin? "
![](https://img.wattpad.com/cover/365254159-288-k776855.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASKE // FANGAR \\
Romancehangisi gerçek hangisi yalan artık ayırt etmek istemiyorum..