Onu Güven abiye bırakıp cehennemin dibine kendimi atmamın üzerinden saatler geçmişti. İyi değildim, tüm geceyi sırılsıklam bir şekilde dışarıda geçirmiştim. Yamanla Cesurun beni bulması ve eve getirmesine dair hatırladığım tek bir an yoktu. Uykuyla baygınlık arası bir anda, Alaz'ı sayıkladığımı hatırlıyorum sadece. Ne haldeydi, iyi miydi bilmiyordum. 2 gündür sadece uyuyordum. Konuşulanları duyuyordum, ama cevap verecek mecalim yoktu. Ta ki az önce başımda geçen konuşmaları işitene kadar.
"Adama bak ya, gel sür arabayı üstüne. Sonra gel burada şerefsiz gib-" diyen Cesur'u Yaman kesti.
"O iş tam öyle değil oğlum, boş boş konuşma." Cümlesiyle çatıldı kaşlarım önce."Nasılmış Allah Allah, bal gibi öyle işte Yaman. Kızın haline bak perişan oldu."
"Sabah burdan çıkar çıkmaz emniyete gitmiş, teslim olmaya."
"Bak sen, niye olmamış o zaman olsaymış şerefsiz."
"Serhan durdurmuş, zar zor hastaneye götürmüş. Biz Rüyayla kendimize gelene kadar da çıkarmamış oradan."Gözlerim yavaşça aralanmaya başladığında en az benim kadar Cesur da şoktaydı.
"Asi peki, neden gelmiş lan buraya?"
"Oğlum kendin söylemedin mi çocuk o gece haplıydı diye. Kendinde değildi ne yaptığını bilmiyordu demek ki. Hem teslim olmaya gittiyse senin Asiye dediğin, gibi kullanma gibi bi durum da yok."
"Hassiktir oradan. Ne diye sabahın ilk saatleri siktir olup gitmiş kızı öylece bırakmış o zaman?"
"Lan oğlum yükselmesene kız uyanacak. Ben eminim demedim. Ama o kafayla bunu akıl edebilecek birisi değil Alaz, öyle olsa neden teslim olmaya gitsin? Tabii Alaz bu, kesin yapmamıştır diyemiyorum."
"Sen cok çabuk mu sevmeye başladın bu çocuğu, 1 hafta önce üzerinize araba sürdü ölüyordunuz bilmem farkında mısın."
"Oğlum kardeşim lan. Kanlı bıçakla olsam daha mı iyi olacak, annem var arada."
Duyduklarımla bilincim yavaş yavaş yerine gelmeye başladı. Zihnimde seviştiğimiz gece, gözleri yaşlı halde boynuma sokulup uyuyakalmadan önce kulağıma fısıldadığı cümle belirdi.
"İyileştir beni, yanımda ol, Asi kız. Hiç iyi değilim ve beni ancak sen toparlayabilirsin. Beni bırakma ne olur."
"Alaz, ne oldu sana?" demiştim güçlükle.
"Sorma, sorma ne olur. Kapına gelene kadar nefes alırken güçlük çekiyordum, kafam yerinde değildi." demesiyle kesmiştim sözünü.
"Şimdi yerinde mi?" Gülmüştü, boynumda hissetmiştim dudaklarını.
"Değil, aklım yerinde değildi, kalanını da aldın az önce. Ama onu demeyeceğim."
"Ne diyeceksin?"
"Söyleyeceğim şeyi sakın unutma, çünkü ben bulanık zihnime rağmen unutmayacağım."
"Alaz.." Devam etmesini istememiştim, tutamayacağı sözler vermesini de öyle.
"Her şeye ve herkese rağmen, yaşadığım en doğru şeydi Asi kız. Sakın unutma."
Göz pınarlarıma dolan yaşlarla ellerimi saçlarına geçirdim ve okşadım uzun uzun. Güvenmek istiyordum, bırakmak istemiyordum onu. Ama o beni bırakıp gitmişti.
Kurduğu cümlelerin gerçek olabileceği ihtimali zihnimde belirdiğinde açtım gözlerimi tüm gücümle.
"Alaz.. Yaman. Yaman o iyi mi?" diyerek doğrulmaya çalıştığım an Yaman dibimde bitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Healing To Lovers | AsLaz ❤️🩹
General Fiction18. bölümden itibaren AsLaz'a dair göremediğimiz detayların ilmek ilmek işlendiği bi hikayeye başlıyoruz. Keyifli Okumalar. 🫶🏼✨️