Tövbe haşa ama ben hızlı mı atıyorum bölümleri
Hızlı yazınca kesin güzel olmadı hissini sindirmeye çalışayım siz de bol bol yorum yapın o arada
Arkadaşlar oylamayı mı unutuyorsunuz beğenmiyor musunuz anlamıyorum ama oy oranı düşük gibi :(
°°°
"Sikerim seni, çarpıp durma bana."
İnadına yaparmış gibi bir daha çarpıp kıkırdadığında içimden sabır diledim. Odamda yaşanan olaydan sonra aşağı inip yemeğe devam etmiştim. Onunla göz teması bile kurmamıştım. Halbuki bakışlarını hissediyordum. Onlar bir de çay kahve içeceklerini belli ederken biraz mide problemi çektiğimi söyleyip iki tur atacağımı söyledim.
Tabi peşime Taehyung itini de takıp arkadaş arkadaş gezin diyeceklerini akıl edememiştim.
Liseden sonra akıllanıp dost olacağımıza dair bir inançları vardı, umutsuz vakaydık.
"Taehyung inadına yapma, çocuk musun?" durup ona döndüğümde o da bana baktı. Elleri cebinde sırıtıyordu.
"Büyümediğimi söylerler genelde." dediğinde kafamı kaldırıp gökyüzüne baktım. Ciğerlerime akşamın serin havasını ikram ederken ses etmedi.
"Ne yaptın oralarda?" dakikalar sonra böyle bir soru beklemiyordum ondan. Hele ki sohbet edermiş gibi bir tonla söylemesi daha da garipti.
"Hiçbir şey yapmadım." deyip inadına, merakta kalsın istedim nedense. Kafamı indirip ona baktığımda, elleri cebinde beni izlediğini gördüm.
"Neden gittin o zaman?" agresif ses tonuyla tek kaşım havalanırken boğazını temizledi.
"Seni görmekten midem bulanmaya başlamıştı da ondan amına koyayım." dediğimde omuzları sarsılarak kıkırdadı. Gamsız piç üzülmüyordu bile.
"Sen anlat asıl, tanıyor muyum ben bu şansız kızı?" dedim alay edercesine. Omuz silkti o da, "tanımazsın, liseden falan değil." dediğinde anladığımı belirtmek için kafamı salladım. Umrumda bile değildi.
"Lisedeki çapkın halini hatırlarım Taehyung," dedim yürümeye devam ederken. O da bana ayak uydurmuştu. "Harbiden seviyor musun kızı?" diye devam ettim.
"Çok," dedi iç çekerek. Nasıl oldu bilmiyorum ama ses tonundan gerçekten de sevdiğini kavradım. İçimden bir şeyler kopup giderken aşk duygusunu yaşayan şerefsiz piçe dönüp baktım.
"Ben aşk duygusunu tadamadım senin yüzünden." dediğimde ilkin kahkaha attı sonrasında her ne düşündüyse yüzü düşer gibi oldu.
"Tatmadın mı?" dedi bana bakarken.
"Kıyısından geçemedim." dediğimde cevap vermedi. Kafasını kaldırıp az önce tıpkı benim yaptığım gibi gökyüzüne baktı.
"Tadarsın elbet." dedi iç çekerek. Sanmıyorum demek istesem de çenemi tuttum.
"Havalar da ısındı." dedim sağa sola bakarken. Yol bir türlü bitmemişti. Taehyung malı konuşmadığı için de olabilirdi. Bu kadar mı sarmıyordu sohbetim acaba?
"Seni özledim." dedi aniden.
"Ne?"
"Ne?"
"Ne diyorsun geri zêkalı?" diye bir tepki verdiğimde durup gergince sırıttı.
"Sana sataşmayı diyorum yavrum," dedi şaşkın şaşkın bakan suratıma doğru. "Özlemişim." diye ekleyince dik dik baktım.
"Taehyung büyüdük biz, tanrı aşkına uzak dur benden." dediğimde ciddiydim. Ailemi bu yaşımda üzemezdim, başlarını ağrıtamazdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belong To Me |tk
Fanfiction"Ya şimdi beni reddet arkama bile bakmadan odayı terkedeyim." Dediğinde yutkundum. "Ya da beni kabul et ve seni gün ağarana kadar terleteyim." |Düz yazı
