07

249 44 85
                                    

Merhabaa

Uzun aradan sonra merhaba gerçekten, vpn ile girmek çok zor geliyor bana arkadaşlar

NEYSE öbür bölümü hatırlamak için son kısımları tekrar gözden geçirmenizi öneririmm

Keyifli okumalar..

°°°
Taehyung'un düşünce gücüyle bana kafa göz dalıp beynimi dağıtmasının üzerinden saatler geçmişti. Fakat hâlâ üzerimde korkutucu bir telaş ve anlam veremediğim bir heyecan vardı.

İşin aslı Taehyung'u bu kadar dağıtan elemanın ben olması gerçeğini hâlâ idrak edebilmiş değildim.

"Abi tuzu versene."

Yani tamam yakışıklı çocuktum ama onunla yıllardır kavgalıydık. Zincirleme bir şekilde yıllarca birbirimizden nefret ettik. Ne ara diye düşünüyordum. Ne ara bana karşı dile bile getiremediğim duygular beslemişti ki?

"Abii?"

Acaba lisedeyken hadimden fazla mı yüzüne yaklaşıp dövüyordum diye düşündüm. O zamanlar piçin gözleri parlıyordu çünkü. Fakat ben bunu bana yükseldiği için değil de hırstan sanıyordum. Eh, Taehyung mazoşist piçin teki olduğu için o anda gözlerinde yıldızlar çıkması normal geliyordu şimdi bakınca.

Gerçi Taehyung'un bir erkeği seviyor oluşuna ne ara alışmıştım? Sabahında tek derdimin bu olduğunu sanarken asıl sıkıntımın sadece onun birini seviyor olması olduğunu dahi şimdi fark ediyordum.

"Oğlum tuzu uzatsana kardeşine."

Evet kesinlikle benden hoşlanmasını istemiyordum fakat başkasını sevme ihtimali beni çılgına çevirirken içten içe anlam veremediğim bir ferahlama duyuyordum.

"Jungkook!"

Babamın sesiyle irkilirken hızla ona baktım. "Efendim baba?" babamın düşünceli ve hafif sinirli haliyle karşı karşıya kalınca hafifçe tebessüm ettim. "Düşüncelere daldın?" dediğinde yutkundum. Sanırım dalgınlığımı eve taşımıştım.

"Biraz yorgunum baba, afedersin." deyip önüme döndüm.

"Gözün yollarda kalmış diye duydum abi, çok mu özledin beni?" sevimsizin sesini duyunca gözlerimi yumdum. "Lan ne ara söyledi o piçler?" babam boğazını temizlediğinde, "afedersin baba." diye mırıldandım. Babamın yanında sokak ağzıyla konuşmamaya dikkat ederdik.

Junhoon ekmeği ağzına atıp dalga geçerken iç çektim. Tıp fakültesini kazandığına inanmak zordu. "Abi 21. Yüzyıldayız telefon diye bir şey icat edildi, adamlar neler yapıyor duysan aklın şaşar." diye konuştuğunda göz devirdim. "biraz bile olgunlaşmamışsın, sevimsiz."

Annem küçük oğlunun başını okşarken ve küçük sevimsiz oğlu bana nispet yaparmış gibi anneme sırnaşırken masanın altından telefonumu çıkardım. İnstagrama girip biraz kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı. Fakat arama yerine tıklayınca parmak uçlarım istemsiz onun adını yazmıştı bile.

Profilinin etrafını kırmızı görünce heyecanlanırken bir an bile düşünmeden hikayesini açmıştım. Çünkü bugün duyduklarımdan sonra Taehyung benimle bu konu için yüz göz olmazdı. Belki onun bana başka yaklaştığını anladığım için utanıp hiç konuşmazdı artık benimle? Bu ihtimal beni huzursuz etmişti.

Yarım saat önce atılan hikayede Taehyung tanıdık olmayan tiplerle bir mekandaydı. Gözlerimi kısıp incelediğim fotoğrafta Taehyung'un yanında sırıtarak ekrana bakan üç oğlan ve Taehyung itinin sol tarafa kıvrılmış gülümsemesi bile dikkatimi çekmemişti. Çünkü Taehyung'un oturduğu sandalyenin arkasından Taehyung'a sarılan kıza kitlenmiştim.

Belong To Me |tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin