Take Me From The Dark -Chansung-

5.

18 olma şerefine bölüm atıyorum!!
Buradaysanız oy vermeyi unutmayın ve belli edin kendinizi heloo

Changbin akşam bıraktığı Jisungtan hala bir haber almazken olduğu yerde stresle bir ileri bir geri ilerliyordu. Tabi, uzun sürmemiş ve yavaşça ayaklanmıştı.

Yer yarılıp içine giren çocuğu sorması lazımdı. Adımları evden dışarı çıkarken hızla arabasına atlamış ve dün bıraktığı karakolun önüne sürmüştü.

Geldiği karakol ile arabayı önüne park ederken üzerindeki şık takım elbise ile elleri cebinde içeri girmiş ve etrafa bakınmıştı.

"Merhaba nasıl yardı-"

"Ben ilgilenirim, Hwa. Kime bakmıştınız?" Changbin önüne gelen sivil adamı süzerken boğazını temizledi.

"Akşam Han Jisung adında Birisini bıraktım ve akşamdan beri haber alamadım"

Chris duydugu isim ile hızla başını sallamıştı. "Han Jisung, cinayetten suçlanıyor"

"Anlamadım?" Şaşkınlıkla çıkan sesi yerine siniri bırakırken kaşları çatılmıştı. Bu sırada arkadan gelen sesle Chris oradan uzaklaşmıştı. Aklında diğer adam kalırken arkadaşının yanına ilerledi.

Bu sırada Changbin aklına gelen şeyle adımlarını karakoldan çıkarırken cebindeki telefonunu çıkarmış ve bir arkadaşını(?) aramaya başlamıştı.

Kısa bir konuşma ve onay ile kapatırken telefona düşen bildirim ile diğer numarayı arayıp beklemişti. Kısa bir konuşma daha yaptıktan ve rüşvet sonrası işleri hallolurken cebinden sigarasını çıkararak bir dal almış ve dudaklarına yerleştirmişti.

Şimdi Jisungu bekliyecekti...

Jisung ne kadar burada kalacağını bilmezken sıkıntıyla iç çekmişti.

Evet, kimsesizdi ama bu arkadaşlarına haberidemi vermeyecekti. Sıkıntıyla iç çekerken içeri giren memur ile doğrulmuştu.

"Tch, şanslısın. Emir büyük yerden, çıkıyorsun" ve açılan kapı ile ayaklanmıştı şaşkınca "Eşyaların şuradaki dolapta" ve sonrasında giden memurun arkasından bakınmayı keserek eşyalarını alarak dışarı çıkmıştı.

Adımları bir süre uzun koridorda ilerlemiş sonra ise ana yere gelmişti. Tabi, onu gören Chris şaşkınca kaşlarını çatarak yanına ilerlemişti.

"Sen dışarıda olmamalısın. Kim çıkardı bunu?!"

Jisung kendisine 'bu' diye hitap eden polise gözlerini devirirken suçlu olmadığının açığa çıkmasına mutluydu. Birde bu polisin haberinin olmadan salınmasından büyük bir zevk almıştı.

"Emir büyük yerden başkomiserim" içeriden bir memurdan duyduğu söz ile eline telefonu alarak dışarı çıkarken kenarda daha demin gördüğü bedeni gören Chris daha çok sinirlenmişti.

Bu sırada Changbin karakoldan sinirle çıkan polise kısa bir bakış atıp sigarasından bir duman daha almıştı.

Bu sırada Jisungta içeriden çıkarken, Changbin gördüğü bedene direkt yapışmıştı.

"Sonunda çıktın" Jisung Şaşkınlıkla arkadaşına bakarken başını sallamıştı ve yandan kendilerine bakan polisin umursamadan onunla arabasına ilerlemişti.

"Bana herşeyi anlatacaksın"

"Şuan yorgunum. Bütün gün buz gibi bir odanın içinde kaldım" Changbin anlayışla başını sallarken Jisung kendisini koltuğa iyice yaymış ve gözlerini kapamıştı bile "Sattın mı saati?"

"Alıcı daha gelmedi ama yarına hallolur. Yarın bana gel. Hem parayı halledelim hem de şu işin aslını adam akıllı anlat bana?" Ve çalışan arabada sadece motor sesi kalmıştı.

Tek gözünü aralayarak araba süren adama bakındı, Jisung. Ne diye öğrenmeye meraklanmıştı ki? Kesinlikle bunu yarın yanına gittiğinde sormalıydı. Şimdi dolu olan kafayla pek uğraşmak istemiyordu.

Sessizliğin sonu Jisungun evine gelmeleri ile dururken Jisung teşşekkür ederek arabadan inmiş ve evin kapısına ilerlemişti.

Çevirdiği kilit ve açılan kapıdan karşısına çıkan ev arkadaşı ile kısa bir korku yaşarken hızla onun gazabına uğramıştı.

"Ya! Neredesin sen iyi hoş arkadaşındasın ama insan arar, haber verir! Aklım çıktı!" Jisung arkadaşını içeri sokmaya çalışırken, sigarasını içmek için arabanın camlarını açan Changbin eve bakınmıştı. Kapıdaki bakışları ikilide dolanmış ve Jisunga kıyasla azıcık uzun boylu çocukta gözlerini gezdirmişti. Yüzündeki gülümsemeyle içeri girene kadar durmuş ve sonra arabayı çalıştırarak oradan uzaklaşmıştı.

*****

Jisung evde dinlenmesi ve Seungminin azarları üzerine bir gününü bitirirken bir sonraki günün sabahı Changbinin kendisine attığı mesaj ile kısaca hazırlanmış ve evden çıkmıştı.

Seungmin evde değildi. Bu yüzden rahatça evden çıkmış ve adımlarını otobüs durağına ilerletmişti. Bugün üç güm ömcesine kıyasla daha dikkatli ve koşmadan ilerlemişti.

Bu sırada arkadında onu, jisungu, fark eden polis bakınmıştı. Jisung ise hızla yaklaşan otobüsüne küçük adımlarla yetişerek binmişti.

Bakışları boşyer olmamasıyla dışarı dönerken iç çekti ve geleceği durağa kadar öylece durdu.

Geldiği, yaklaştığı durak ile hızla düğmeye basarak duran otobüs ile inmiş ve adımlarını az uzagındaki müstakil eve ilerletmişti. Herhalde fazla para düşkünü diye düşündü. Geldiği kapı ile zile basmış ve kapıyı açan hizmetli ile içeri girmişti. İçeridende Changbinin sesi yankılanmıştı

"Siz çıkabilirsiniz! Jisung salona gel!" Ve Jisungun ağır adımları salona gitmişti. Şimdi dünki gibi bir posta açıklama yapacaktı karşısındaki adama...

~~~~~~~~~~~~~~~~
Bölüm sonu bessssti
Biraz kısa bir bölüm oldu üzgünüm malesef ama idare etcezz

Kendinize iyi bakın muaah