~
⊹ ࣪ ────── 𓆝 𓆟𓆞 𓆝𓆟──────⊹ ࣪
Bai Liu arabaya binmeden önce ön taraftan güçlü bir balık kokusu almıştı. Sabahın köründe bir sürü kızartılmış balık yediği için kokunun Andre'den geldiğini düşünmüştü. Kokunun kaynağının şoför olmasını beklemiyordu. Dün arabadaki balık kokusunun sebebi de muhtemelen şofördü. Bugünle karşılatırıldığında, öncesinde koku o kadar da yoğun değildi. Şoförden bugün gelen balık kokusu daha güçlüydü.
Bai Liu burnunu kıstırdı ve şoförün yan tarafına döndü. Bu şoför de... bir canavar olmalıydı.
[ Uyarı! Kimlik tahmini hatası! NPC bir canavar değil! Canavarlar Kitabına giremez! Bu sadece bir başkalaşım. ]
[ Oyuncunun kimlik tahmini yanlış, NPC'nin size olan güveni hızlıca azaldı. Npc belki oyuncuya karşı daha kötü davranabilir~ ]
Şoför elindeki sandviçi yavaşça ısırdı. Kötü bir tonda konuşmadan önce Bai Liu'ya titreyen gözleriyle bir süre baktı. "...Benden gelen kokunun mide bulandırıcı olduğunu mu düşünüyorsun?"
Bai Liu tüm kalbiyle "evet" diye düşündü ama dışından aceleyle reddetti: "Hayır."
"Bana canavarmışım gibi bakıyorsun. Lanet olası kaba piç züppe." şoför kasvetli bir şekilde konuştu. Sonra tıkınmaya devam etti, Bai Liu'nun sorularını artık cevaplamıyordu.
Bu birazcık sıkıntılıydı. Böylece, Bai Liu'nun daha fazla bilgi alması zorlaştı. Panel şoföre Bai Liu'ya karşı kötü davranmasını aşıladığından beri ısrarla soru sorması imkansızdı.
Bai Liu bakışlarını Lucy'e kaydırdı ve onu şoföre soru sorması için ikna etti. Şoför homurdandı ama Lucy'nin sorusunu cevapladı.
"Siren kasabasının manzaraları doğal olarak denizkızlarıyla ilgili." Şoförün gülüşü insanın tüylerini diken diken ediyordu. Gözleri sürekli titrediği için kimle konuştuğunu veya kime baktığını söylemek zordu. "Yakaladığımız balık sıradan bir balık değil. Sadece gece yapılan özel bir denizkızı avlama etkinliği. Ayrıca müzemiz de sıradan bir müze değil. Balmumundan denizkızı heykelleri yapıyoruz ve onları müzede sergiliyoruz. Yakaladığımız ilk denizkızı kemikleri de müzede sergileniyor."
"Denizkızı avlama etkinliği?" Bai Liu sordu: "Gerçekten denizkızı yakalayabilir misin?"
Şoför Bai Liu'yu siklemedi. Sonra Lucy aynı soruyu tekrardan sordu ve şoför yanıtladı.
Şoför anlamlı bir şekilde gülümsedi: "Evet, yakaladığımız denizkızı sonradan değersiz olabilir ve ilkine kıyasla çok güzel olmayabilir ama gerçekten de onlar denizkızı."
Andrew aniden küçümseye küçümseye homurdandı: "Bu gerçekten saçmalık. Buna gerçekten inanıyor musun?"
Jeff konuşmak için ağzını açmıştı ama geri kapadı. Muhtemelen sabah andre tarafından dövüldüğü için reddetmeyi göze alamamıştı. Yine de Lucy farklıydı. Andreye memnuniyetsizlikle dik dik baktı ve yüksek sesle homurdandı: "Ben inanıyorum! Bai Liu, ya sen?" sinirle Bai Liu'ya döndü.
"Görmeden inanmam." Bai Liu yavaşça cevap verdi. "Gece yapılan yakalama etkinliğinde hepimiz öğreneceğiz."
Andre Lucy'den azarlanmak istemiyordu ama Bai Liu ile alay etmeyi bekleyemedi: "Umarım geceki avlanma etkinliğini izlerken birileri aglayarak korkudan topuklamaz." bakışları Bai Liu'ya kayarken yüzünde kötü bir gülümseme belirdi. "Eğer suya düşersen belki balıkçılar tarafından-denizkızı yakalayanlar- deniz adamı muamelesi görürsün ve seni bir heykel yaparlar. Seni kesinlike kurtarmayacağız ama heykelini görmek için müzeye geleceğiz. Zavallı Bai Liu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Became a God in a Horror Game
FantasyBai Liu işini kaybettikten sonra birçok çeşit canavarla ve öldürme niyeti yayan oyuncularla dolu durdurulamaz canlı yayın korku oyununa katıldı. Başlangıçta herkes Bai Liu'nun öylesine oyuna katılan sıradan biri olduğunu düşündü. Fakat sonra onlar...