Bulunamayan Katil bxb

Bölüm 6

"pekala Baran sana istediğin her şeyi anlatacağım" dedi. Odadaki mutfaktan içicek bir şeyler aldı.

İçiceği bana uzatırken karşıma oturdu. Ayağımdan dolayı alabileceğım en rahat pozisyonu alırken

Üstü de daha yeni fark ettiğim ceketini çıkarttı. Kravatını çıkartıp bı iki dügmesini açarken kollarını katladı.

Oda rahat olduğunu düşündüğüm bir pozisyon aldı. Bir iç çektikten sonra "sana en başından anlatıcağım her detayına kadar"dedi.

Birazcık merak etmedim değil. Soğuk icicekten bir yudum alırken içine bir wey katıp katmadigini düşünmedim.

Sonuçta zaten istediği şeyi yapabilecekken bu sefer neden icicege bir şey katsınki. Gözlerine bakarak ağzından çıkacağı kelimeleri bekliyordum.

Ama nedense gözlerinde yaptığı hiç bir şeyden pişman görünmüyordu. Eğer gözlerinde bır yalan yakalarsam benim için herşey bitti.

Mert nazik bir sesle "herşey ben 16 yaşımda iken başladı. Her zamanki gibi hocaları ve öğütlerini felan dinliyorduk.

Bı gün sınavların bittiği gün işte hocalar ders işlemiyordu. Herkes kafasına göre takılmasın felan diye oyun felan oynayak dediler.

Ondan sonra bir şekilde hoca bize geçmişinden bahsetmeye başladı. Hocanın kızı ve babası trafik kazasında öldü diye söylenmişti.

Ama meğersem öyle olmamış. Her şey trafik kazası sanılıyordu ama raporda gerçekler yazıyormuş.

Hocanın eşi o bunu bilip kin beslemesin veya duyduğu şeye katlanamayacağı için daha fazla üzülmesin diye söylememişler.

Gerçek şu ki aslında onlara miğdem pek kaldırmaya bilir ama tecavüze uğramış ve bu sadece tek seferde değilmiş.

Onlara bir şey söyleyemem işler çünkü adamlar çok tehlikeliymis sürekli para gibi eşyalarını da almışlar.

Bı kere bile aksatma olsun ya eseri yanar yada aileden birinin başına bir şey gelirmiş. Tabi bunları ben sonradan öğrendim.

En sonunda onlardan sıkılıncs yani işleri bitince öldürmüşler. Ölümlerini ise trafik kazası şeklimde göstermişler.

Sonradan öğrendiğim bu şeylerden sonra işte o 16 etraf o kadarda kötü görünmezken değisti.

Bı anda fark ettim ki meğersem dünya sandığımız kadar masum değilmiş. Herkesin özendiği tabi ben asla öyle şeylerle ilgilenmedim.

Herkesin çok ama çok ileride anlayacağı veya anlamıs olan bir kaç kişi gibi bende her şeyi fark ettim.

Dünyada bunu yapan insanlar gibi iğrenç tiksinç insanların çok fazla olduğunu fark ettim.

Ve dedimki dünyanın bir şekilde her ne kadar dengesi için iylik ve kötülük bir arada olsada ben onlardan kurtulmak istedim .

Sonra polis oldum ve kötülük yapan herkesi yakalamak için uğraştım ama sonradan onların parmaklık ardından yatmaları

Hiçbir şey yapmadan dertsiz bir şekilde orada yatıp yemek yemeleri hoşnut etmedi. Sonra bı gün hapishane de birini şişlediklerinde fark ettim ki.

Benim istediğim onların yakalanması değildi. Onların ölmesi bana o kadar cazip geldi ki bende öldürme kararı aldım.

Tabiki bu hepsi için geçerli değildi sadece ölmeyi cidden hak edenler içindi. Bu ilk cinayetim ise 3 yıl önceydi.

O iğrenç varlığı öldürmek için önce ona yaklaşmalıydım. Bu tabiki hiç zor olmadı. Ona yaklastığımda arkadaş grubu ile ne kadar iğrenç olduklarını

Tekrar ve takrar gözlerimle şahit oldum. Yaptıkları şeyler her ne kadar beni deli etsede kendime hakim oldum.

Sabırla yaptıkları her şeye göz yumarak bana güvenmelerini sağladım. Grupta iki kişi hariç hepsi de pislik iğrenç bı orospi çocuğu idi.

2 kişi hariç dediğim kişilerden biri Can ailesinin kızı Deryaydı. O masumları nasıl içlerine kattılar bilmiyorum ama onların orada olmasını istemedim.

Anlayışlı birisiydi ve mantıklı ama neden mantıklı bir insan ordaydı orası bir muamma .

Onlarla konuştum bir şekilde bahane üreterek onlardan uzak durmasını sağladım ama gruptaki herkesi tek tek aralıkla öldürürken.

Ben onlardan birini öldürürken beni gördüler. İlk başta gitmelerine izin verdim ama sonra beni ihbar etmeye kalkınca ben...

Ben ... onları öldürdüm. Aslında amacım onları öldürmek değildi. Onlarla konuşurken üstlerine gittim.

Omuzlarına o kadar fazla yük yüklediğimi fark edemedim. Ormanda onları durmaları için ikna etmeye çalıştım ama sinirlenince üstlerine fazla gittim.

Hal böyle olunca kaçmaya kalktılar. Kaçarken çok hızlı akan suya düştü. Diğeri

ne yapacağını düşünürken bı kaç yerimde onları durmaları için koşarken ağaç tarafından kesilmişti

Öyle daha korkunç böyle kötü karakter gibi takip ediyormus gibi olunca geri doğru bı kaç adım atarken ayağı takıldı ve kafasını taşa vurduktan sonra oda o nehre kapıldı.

Eminimki boğazındaki el izinden dolayı cinayet sandın ama durum şu ki aslında o izi yapanda ekibin kendisiydi.

Onları da tehdit ettiğini öğrendim bu yüzden öldürdüğümu gördüklerinde ihbar etmeyeceklerini biliyordum.

Tabi onlar bu kadar şeyi kaldıramayacağını fark etmedim. Bu yüzden beni ihbar etmeye kalktıklarında iletişime geçip onları konuşarak ikna etmeye çalıştim.

Ama sonucu ise böyle oldu. Ben ... Öyle bir şey olucağıni ve benden korkucaklarini da tahmin edemedim.

Çok salagim öyle değil mi" dedi. Sessizce anlattiğı her şeyi dinledim gözlerinin en derinliklerine kadar baktım.