2. BÖLÜM| Muhtaç Ruhlar

971 77 26
                                    

Çok Sevgili Gönülçelen sokağı sakinleri, mahallemize hoş geldiniz. 

12.05.24

🎵

Cehennemin Dibi- Mert Demir

Birtanem- Yaşar

Gel Bana- Mustafa Sandal

Lan- Zeynep Bastık 

Ellerin Uzansa- Ufuk Beydemir

Açık Adres- Sertab Erener

Günü Gelir- Dedublüman


2. BÖLÜM| Muhtaç Ruhlar

(29 Aralık 2023)

[Yazarın Anlatımından)

Yeri döven öfkeli adımlarıyla yürüyordu Eda. Zaten şu eve bir gün çıldırmamış, sakin bir şekilde girse şaşıp kalırdı. O hayatında huzur isterken sakinlik isterken, hayat ona tam tersini biçiyordu hep. 

Evlerinin bulunduğu sokağa giriş yaptığı gibi hedefine kilitlendi gözleri. Terden ıslanmış yüzü ve dağılmış saçlarıyla oradan oraya koşturup duruyordu. Üzerindeki yedi numara Qouresma formasıyla başına geleceklerden habersizdi Mustafa Can. Oysa top ona geldikçe pas veren onun dışında oyunun gerisinde durup hakemlik yapan Cihangir, burnundan soluyarak sokağın başından dönen Eda'yı görür görmez birilerinin başının fena halde belada olduğunu anlamıştı.

Yaklaşık bir saat önce şirketten çıkmıştı Cihangir. Bugün Eda'nın nöbetinin olmadığını bildiğinden eve girerken de olsa yakalamak istemişti onu. Birkaç dakika da olsa görse, iki kelam etse yeterdi ona. 

Topuklu çizmeleri ve beyaz boyunlu bir elbisesiyle onlara doğru ateşler saçarak gelen Eda'yı içi giderek süzdü ancak bu yalnızca birkaç saniye sürdü. Sinirden gözü dönmüş bir Eda belaların en büyüğü demekti çünkü. Bu veletlerin yanında karizmayı çizdirirse sittin sene geri toplayamazdı

Bugün Eda'yı kızdıracak bir şey yapmamıştı çok şükür. Sabahtan beri aralıksız toplantı ve görüşmelerle uğraştığından daha yeni görüyordu onun gül yüzünü. Bütün gün onu görememiş olmanın sinirinden kudurmuştu ancak bir noktada ilahi bir güç tarafından korunduğunu da kabul etmeliydi. 

"Mustafa Can! Çabuk eve geliyorsun peşimden çabuk." diye bağırdı Eda elleri belinde, öfkeli bakışlarını kardeşine sabitlemişken. Mustafa Can ablasını hiç takmayıp, arkadaşına pas atması için bağırmaya devam ederken Cihangir aralarındaki birkaç metrelik kısa mesafeyi kapatarak Eda'nın yanına geldi. 

"Eda'm hayırdır? Ne yaptı sana Mıstık?" dedi Cihangir ılımlı yaklaşmayı deneyerek. 

Hazır sinirden köpüren Eda, dibine kadar giren avına yöneldi. Sonuçta bu sinirin hepsini içinde tutamazdı değil mi? Birazını püskürtmesi gerekiyordu. "Ne yapacak?" dedi ellerini belinden indirmeden Cihangir'in üzerine yürümeye başladı. Bu çıkışı beklemeyen Cihangir ise bir iki adım geriledi alenen üzerine yürünürken. Görülmüş şey değildi üzerine yürünürken kaçması ama karşısındaki kadının öfkesi kimseninkine benzemezdi. "Kendine örnek ala ala kabadayıları, serserileri alıyor herhalde. Daha ne yapsın?" dedi serseriler derken başıyla Cihangir'i işaret ederek. 

SOL YANIMDA AÇAN ÇİÇEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin