Dünkü kavgadan sonra Esra bana bulaşmaz sanıyordum bu kavgadan yani kavga sayılmayan kavgadan ders alacağını düşünüyorum...Korktuğumdan değil hayvancağıza acıdığımdan
Herzamanki gibi lanet olasıcca telefonumun zili çalı allahım ne zaman bitecek bu çile? Hemen banyoya doğru ilerledim yüzümü yıkadım ,saçımı taradım hazırım hazırım HAZIRIM.
Mutfağa girdim bu sefer sağlıklı beslenmem için kendime söz verdim yemin edemezdim çünkü yemin etmeyeceğime yemin etmiştim yemeğimi yedim , kıyafetimi giydim,suluğumu doldurdum sonra kapıya doğru küçücük minicik adımlarla ilerledim üşeniyom kafamı meraklı melehat gibi kapıdan dışarı soktuğumda bozkurtlarımı gördüm.
Bozkutlarımı hiç bekletmeden ayakkabımı giydim hemen yanlarına koştum "beklettimi" Hepsi bir anda "yok canım ne bekletmesii?"anladım,üç saaten beri beni beklediklerini sanki düğüne hazırlanıyordum.
Konuşa konuşa yürüdük sonunda okula vardık sıraya geçtik müdür konuşmasını yaptı sonra herkes sınıfa geçti sırama oturduğumda sıramın altında bir bileklik olduğunu fark ettim .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
hoca daha gelmediği için her sınıfa girip herkese teker teker sordum hepsi"benim değil"diye yanıt verdi en son o bileziki sahiplendim kimse almıyordu ,sonra bozkurtlarım aklıma geldi bozkurtlarımada sordum onlarda bilmiyordu.
7 ders su gibi akıp gitti zil çaldı hemen çantamı topladım dışarıya çıktım okul çıkışına doğru ilerlerken onur seslendi"nereye gidiyorsun bugün cuma"dedi hocalar bana kızmadan sıraya geçtim istiklal marşını okuduk müdür onbeş tatile girdiğimizi ve herkesin günlük tutmamızı istedi sonra iyi tatiller diyip arabasına doğru yöneldi
sonra evlerimizin yolunu tuttuk o bilezik hâlâ elimdeydi onu bileğime taktım bileğime çok yakıştı bilekliği daha fazla kafama takmadan kapının kilidini açtım içeriye girdim yemeğimi yerken aklıma telefonum geldi hemen telefonumu elime aldım telefonuma baktığımda bildirimler kısmında Berkecan adlı kullanıcının "Bilinmeyen kiwiler" adlı gruba eklendiniz yazıyordu.
Grubun adını içimden tekraladığımda kahkaha attım çok komik ve saçma bir isimdi kahkaham bittiğinde ürktüm çünkü kahkaham durmadan tekrarlanıyordu ama farklı modda korktum ama belli etmedim hemen telefonumu açtım gruba yazdım;
"Bozkurtlarım evime gelirmisiniz ben ben çok korkuyorum"mesajı attiğimda kahkaha daha güçlendi sonra mesajımın alındığının ve bir mesaj geldiğinin bildirimi geldi.
"Hemen geliyoruz damla"
"Damla ne oluyor‽"
"Şaka yapmıyorsun demi?"
"Berke şaka yapmıyorum korkuyorum "
Sonra zil çaldı bozkurtlarım gelene kadar ses dahada güçlenmişti hepsi içeri geldiğinde ağızlarından küçük minicik bir küfür çıktı birkaç dakika Sonra ayna devrildi büyük bir çığlık attım çünkü korkmuştum kalbim tın tın atıyordu onur kaçın diye bağırdı hemen evden çıktık koşa koşa onurun arabasına doğru ilerledik arabaya bindiğimiz gibi hızla onurun evine gittik eve girdiğimizde onurun annesi bizi karşıladı onurun odasına geldiğimizde onurun kardeşini gördüm çok tatlıydı adı demirmiş şimdiden cok iyi arkadaş olmuştuk.1/2 gün orada kaldım onurla ve demirle çok iyi vakit geçiriyordum kurban bayramı yaklaştığı için kurbanlık koyunlar almışlardı birde benim en sevdiğim koyunu kesmeyeceklermiş.
15 günlük tatilimizde her dakikamı onurla ve demirle geçirdim akşam film izledik ve yattık sabah olunca çişim geldi tuvalete giderken koyunlar me liyordu bende pencereden ahıra doğru baktığımda 'acıkmışlardır' düşüncesiyle koyunların ahırına girdim girmez olaydım... en sevdiğim koyunun boynunda bıçak vardı gözümden bir damla yaş döküldü tam ağzımı açacaktım bıçak koyunun boğazına sonra her bölgesine saplandı en sonunda kulaklarımı kapatıp yere çöktüm çok korkmuştum her an bayılabilirdim korkdan çığlık bile atamıyodum birkaç dakika sonra koyununun beyni ile kalbi yanıma fırladı koyuna,kalbine ve beynine baktığımda gözlerim fal taşı gibi açıldı ve büyük bir çığlık attım herkes uyanmış olmalı ki yanıma koştular onur "damla?" Dedi bemde "öldü,lanet,ko-koyun" ağzımdan böyle bir ses çıktı sonra elimdeki bileziğin içinde birisinin bana baktığını gördüm hayır hayır ben değilim başka birisi idi hemen bilekliği çıkardım en yakın göle doğru koştum ve onur arkamdan koşuyordu sonunda gölün yanına geldim bir dua okudum duayı annem bana öğretmişti hemen bilekliği göle attım bilekliği attığım gibi yere düştüm en son onurun bana "damla damla uyan n'olur uyan' dediğiydi.
**** Bölüm nasıl olmuş yorumlarda beklerim Burada bir yıldız sönmüş 👇 🌟
