Başlık bulamadım 😔

168 20 41
                                    


ʕ⁎̯͡⁎ʔ༄

YA BEN BU FOTOYA BAYILDIM DKCKSPKDPSMDPELFLELLFLRF ODAMA ASICAM 🤭

ʕ⁎̯͡⁎ʔ༄

Charles'dan;

Elimdeki eldivenlere bir de önümdeki aracıma baktım.

Mekanikerler yeniden başlayan sezon yüzünden heyecanlı olsalarda bir oraya bir buraya koşturup duruyordu.

"Ne zaman araca binmeyi planlıyorsun Charles beyfendi? Kırmızı halı sereyim mi önüne?"

Başımda dikilen Xavi'ye bakma gereği duymadım. Bu sıralar fazla tatava yapıyordu.

Her aracıma binmeden önce içimde canlanan rekabet duygusu veya heyecandan bir gram dahi iz yoktu. Hayalimin gerçekleştiği bu kırmızı renge bile zevk duymuyordum.

Hayat sanki beyaz gri olmuş gibiydi, zevk algımı yitirmiştim adeta. Aklım sadece tek şeye odaklıydı.

Max'i bulup kurtaralı beş gün olmuştu. Omzunda sandığımız kurşun kalbine yakın isabet ettiği ve fazla kan kaybettiği için doktorlar onu hayatta tutabilmek adına fazlaca çaba göstermişlerdi. Başırılı olmuşlardı şükür.

Ancak bundan sonrası Max'in elinde demişti doktorlar. Ne kadar bizim için yıkıcı olsa da hayat devam ediyordu ve işin kötü kısmı bu lanet şeyin yarış haftasına denk gelmiş olmasıydı.

Max şu an Monako'da istirahat ederken yaz arasının bitimi kendi ülkesine denk gelmiş olması ve bunu kaçırması onun kariyeri açısından iyi olmayacaktı. Hoş, Horner bu karmaşık durumdan pek haz almamıştı ancak yola Perez ile devam etme kararı vermişti.

Aslında bazı şeylerin ortaya çıkmasını ben istememiştim. Ne kadar etrafımızda sıkı bir medya olsa da amcam sağ olsun onları baskılayarak Max'in aniden bir hastalığa yakalandığını ve bir süre yarışlara katılamayacağını hem FIA'e hem de basına sunmuş bulunduk.

FIA'de ne vicdanlıdır Max'in durumu düzelenene kadar yarışlara katılmamasını onaylamıştı. Başka çare de yoktu. Ne kadar insanlar detayı öğrenmek isteselerde Jos, "Oğluma biraz vakit tanımak iyi olacaktır. O fazla açıklama yapmak istemediğini bildirmemi istedi benden." diyerek bir açıklamada bulunmuştu röportajın birinde.

Yani şimdilik her şey yolundaydı. Max'in uyanmakta direnmesi dışında.

Derin bir nefes aldım ve ayağı kalktım. Şu son bir-iki haftada fazla yorucu bir serüven yaşamıştım ve bu yoruculuk yüzümün her yanına yansımış olmalı ki insanlardan her an 'İyi misin? Bir şeyin yok ya?' gibi sorular alıyordum.

"Valla bu hayatta Max'in yarış kaçırdığını gördüm ya, daha da bir şey demiyorum."

Yanımda duran Carlos'a baktım. Hâla aracına binmemişti, beni teselli etmeye geldiğini biliyordum. Ona ve Lando'ya büyük bir teşekkür borçluydum. Diğerlerine bir şey söylememiştik. Hele Lewis beni darlayıp duruyordu kesin neler olduğunu öğrenmişti.

Çünkü o Fethi denilen adam Lewis'i de tanıyormuş ve Lewis ondan zorla öğrenmiş çoğu şeyi. Onun bu işe bulaşmaması iyiydi çünkü bunu hiç kaldıramazdım artık. Ha o gün barda bana sataşan adamı dövdüğü için ona da bir teşekkür borçluydum.

Ancak şu Fethi'yi hâla tanıyamamış olmam garipti. Hiç kendini göstermemişti. Merak etmiştim gerçekten.

"Çok düşünüyorsun Charles. Umarım bariyerlere geçirmezsin."

"Ha ha ha. Sen de girme yeter."

Ona gülümseyip omzuna omzumu çarptığımda yüzüne tatlı bir gülümseme yayıldı. Sabah otelden çıkarken düzenlemek için uğraşmadığım saçlarımı iyice dağıttı.

Accident 🤙🏽🤙🏽Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin