Aslaz
Ukiyo: Japonca'da yaşamın tüm dertlerinden uzaklaşıp anı yaşamak.
İkinci dönemin başında havalar ılık seyrederken Soysalan evinde basit tabirle sıradan bir gün geçiyordu. Sitenin kaotik altısı olarak geçen ve yaşlıların korkulu rüyası olan gen...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
<<<<<<<<<<|||||>>>>>>>>>>
Biz maldık, enayiydik, salaktık, aptaldık...
Sitede yaşamaya başladığım andan beri düşman olduğumuz ikizlerle - Rüzgar ve Alev- şu an, tam şu an onlarla birlikte kavga ediyorduk. Tekrar etmekte fayda var onlarla 'birlikte' diyorum. Onlarla değil. Alev'in çarptığı çocuğun sevgilisi onun saçlarını döndüre döndüre yolarken zevk alabilmeyi çok isterdim mesela ama bunun için çok meşguldüm. Kızın arkadaşlarından birini üç tokatla manyak etmekle.
"Oğlum nasıl çıkıcaz lan burdan?!" demişti Cesur Alaz'ı yerden kaldırırken. Yaman koşarak onlara doğru gidiyordu.
"Lan siz kimin kardeşlerini yumrukluyorsunuz oğluum?!" adamın üstüne mi uçmuştu o?
"İşin gücün laf! İşin gücün şov abisi!" çıkış kapısından kaçan kızları görmemle rotamı değiştirmiştim. Aynı şeyi Rüya ve Çağla da görmüş olacaktı ki Rüya elindeki boş şişeyle sağıma, Çağla da tuttuğu iki bardakla soluma geçmişti. Elindeki bardaklardan birini bana uzattığında gülümseyip reddettim. Arka cebimden baba yadigarı kelebeğimi alıp açtım. İkisi de ellerindekileri duvarlara fırlattığında kargaşa alanına döndüm.
"Gençler!" sesimi kavgaya duyurduğumda kısa bir süre bana bakmıştı herkes. Alaz'ın yakasından tutan, kızın sevgilisi olan çocuk bana doğru koşarken kelebeği hızlı bir hareketle kapatıp cebime geri koydum. Bir tekmeyi karın boşluğuna geçirdiğim esnada Rüya birine Çağla öbürüne yumruk atmıştı.
"Asi!" bir cisim arkamdan sağ tarafa doğru uçarken arkamı döndüm. Alaz az önce elemanın birini uçurmuş olmanın verdiği gurur ve egoyla aynı elemana ilerledi ve üstten üstten konuştu.
"Bu kıza bi' daha yaklaşırsan seni yok ederim!" tabii efendim.
Yanımdaki masanın üstünde duran boş bardağı Alaz'ın arkasında kalan adamın kafasına indirip benim mala döndüm hızla.
"Sen önce kendini koru geri zekalı! Benim sana ihtiyacım mı var sence?!" göz devirdi söylediklerime. Etrafı dışarıdan gelen mavi kırmızı ışıklar sardığında hepimizin ağzından küfür çıkmıştı.
"Cesur arabayı çalıştır geliyoruz!" deyip Cesur'u kapıya ittim. O koşarak çıkarken kızları yolladım bu defa. Hepimiz kapıya koşarken bar tezgahındaki dolu şişeyi kaptım. Başka bir şey feda edemem gibi görünüyordu. Hepimiz bir arabaya doluşurken Alaz'la ben ön koltuğa geçmiştik.
"Takip edecekler Cesur! Ara sokaklardan git!" diyen Yaman'la Cesur tekerleri yakarak arabayı hareket ettirdi. Camı sonuna kadar indirdim.
